kunteper
Member
Türkiye Personel Partisi (TİP) Genel Lideri Erkan Baş, Irak ve Suriye tezkeresine tereddütsüz bir biçimde “hayır” diyeceklerini söylemiş oldu. Baş, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Suriye ve Irak tezkeresinin bugün TBMM Genel Şurasında yedinci sefer görüşüleceğini belirtti. Tezkerenin altı kere TBMM’de onaylandığını anımsatan Baş, “Bu tezkereler ülkemizin gereksinimi değildir, halkın çıkarına değildir. Tek sıkıntısı, iktidarın sallanan koltuğunu sağlamlaştırma umududur” dedi.
‘EKONOMİ TABLOSU KARIN DOYURMAYINCA TEZKERE GÜNDEME GELİYOR’
Baş, şöyleki konuştu:
“Türkiye Emekçi Partisi olarak, tereddütsüz ‘hayır’ diyoruz. Kelamda dış siyasetin iç siyaset için kullanılmasının en makus örneklerinden birisi, sık sık TBMM gündemine gelen tezkereler. AKP iktidarı eliyle çürütülen ülkemizde parlak iktisat tabloları da vatandaşın karnını doyurmayınca, daima bildiğimiz oyun devreye giriyor ve ‘tezkere’ gündeme geliyor. Bu tezkerelerin en kıymetli sebebi, halkın yaşadığı yıkımın üzerini milliyetçilik örtüsüyle ile örtmektir. Biz Türkiye Emekçi Partisi olarak, net olarak söylüyoruz: Bu tezkereler ülkemizin gereksinimi değildir, halkın çıkarına değildir. Tek kaygısı, iktidarın sallanan koltuğunu sağlamlaştırma umududur.
Yalnızca sallanan koltuğu, yıkılmaya giden iktidarı kurtarmak için öbür bir ülkenin topraklarına asker göndermek, savaşı göze almak, ülkenin fakir çocuklarının vefatına yol açacak kararlar almak başlı başına utanç vericidir. Bu tezkerenin de daha evvelkiler üzere tek bir manası var. Savaş siyasetleriyle bir yandan halkımızın açlığına, yoksulluğuna mazeret olarak gösterip içeride vatan millet edebiyatı yapıyorlar. Öteki yandan ortaya çıkan göç meselesini Batı’ya karşı koz olarak kullanıyorlar.
‘HALKIN HİSSESİNE DÜŞEN YOKSULLUK, İŞSİZLİK OLUYOR’
Bir yanda tezkere var ise halkın hissesine düşen mevt ve yoksulluk, işsizlik, açlık oluyor. İşte bütçe bunun ispatı. Bakın, detaylarını kısa müddet içerisinde paylaşacağız fakat önümüze bütçe diye konan paçavranın sayfalarını şöyleki bir karıştırdığımızda bu tezkerenin manasını daha güzel kavrıyoruz. Nasıl utanmazca halkın malına, zenginliğine el koyduklarını rahatça anlıyorsunuz. Tezkere konusundaki telaşın ipuçlarını daha bütçede görüyorsunuz.
Önümüze konan kelamda bütçeye göre, Cumhurbaşkanı direkt kendisine bağlı olan başkanlıklar ve örtülü ödenek üzerinden günde 113 milyon 300 bin TL harcama yetkisi almak istiyor. Bu sayı geçen sene 58,9 milyon TL idi. Kendi bütçesini iki kat artırmayı hedefliyor.” (ANKA)
‘EKONOMİ TABLOSU KARIN DOYURMAYINCA TEZKERE GÜNDEME GELİYOR’
Baş, şöyleki konuştu:
“Türkiye Emekçi Partisi olarak, tereddütsüz ‘hayır’ diyoruz. Kelamda dış siyasetin iç siyaset için kullanılmasının en makus örneklerinden birisi, sık sık TBMM gündemine gelen tezkereler. AKP iktidarı eliyle çürütülen ülkemizde parlak iktisat tabloları da vatandaşın karnını doyurmayınca, daima bildiğimiz oyun devreye giriyor ve ‘tezkere’ gündeme geliyor. Bu tezkerelerin en kıymetli sebebi, halkın yaşadığı yıkımın üzerini milliyetçilik örtüsüyle ile örtmektir. Biz Türkiye Emekçi Partisi olarak, net olarak söylüyoruz: Bu tezkereler ülkemizin gereksinimi değildir, halkın çıkarına değildir. Tek kaygısı, iktidarın sallanan koltuğunu sağlamlaştırma umududur.
Yalnızca sallanan koltuğu, yıkılmaya giden iktidarı kurtarmak için öbür bir ülkenin topraklarına asker göndermek, savaşı göze almak, ülkenin fakir çocuklarının vefatına yol açacak kararlar almak başlı başına utanç vericidir. Bu tezkerenin de daha evvelkiler üzere tek bir manası var. Savaş siyasetleriyle bir yandan halkımızın açlığına, yoksulluğuna mazeret olarak gösterip içeride vatan millet edebiyatı yapıyorlar. Öteki yandan ortaya çıkan göç meselesini Batı’ya karşı koz olarak kullanıyorlar.
‘HALKIN HİSSESİNE DÜŞEN YOKSULLUK, İŞSİZLİK OLUYOR’
Bir yanda tezkere var ise halkın hissesine düşen mevt ve yoksulluk, işsizlik, açlık oluyor. İşte bütçe bunun ispatı. Bakın, detaylarını kısa müddet içerisinde paylaşacağız fakat önümüze bütçe diye konan paçavranın sayfalarını şöyleki bir karıştırdığımızda bu tezkerenin manasını daha güzel kavrıyoruz. Nasıl utanmazca halkın malına, zenginliğine el koyduklarını rahatça anlıyorsunuz. Tezkere konusundaki telaşın ipuçlarını daha bütçede görüyorsunuz.
Önümüze konan kelamda bütçeye göre, Cumhurbaşkanı direkt kendisine bağlı olan başkanlıklar ve örtülü ödenek üzerinden günde 113 milyon 300 bin TL harcama yetkisi almak istiyor. Bu sayı geçen sene 58,9 milyon TL idi. Kendi bütçesini iki kat artırmayı hedefliyor.” (ANKA)