İçişleri Bakanlığına bağlı AFAD Başkanlığından misyonlu olarak geldiklerini söyleyen 11 kişilik şebeke, Kastamonu’nun Hanönü ilçesi Kavak köyünde geçtiğimiz pazar günü incelemelerde bulundu.
Akabinde köy halkı ile görüşen şebeke üyeleri, internette hazırladıkları uydurma evrakları köylülere göstererek bölgede heyelan ve zelzele önleyici, yer altındaki gazları çıkarıcı çalışmalar yapacaklarını belirttiler.
KÖYLÜ REAKSİYON VERMEDİ
Köylülerden rastgele bir reaksiyon almayan 11 kişilik şebeke, toplantıdan 3 gün daha sonra kepçe, delme makinesi üzere iş makineleri ve araçlarla kaçak hafriyat yapacakları ormanlık alana geldi.
GAZ SIZINTISI PALAVRASI UYDURULDU
Ormanlık yerde çadırlar kuran şebeke, ağaçları kesip yaklaşık 400 metre niye olurak iki farklı bölgede kaçı çalışması başlattı. 3 gün boyunca hafriyat çalışmalarını bölgede sürdüren şebeke, köylüleri bölgeden uzak tutabilmek için de köy muhtarına cami hoparlöründen gaz sızıntısından dolayı vatandaşların ziyan görmemesi için meskenlerinde kalmaları tarafında anons yaptırdı.
CAMİ ANONSUYLA 100 METRELİK ÇUKUR KAZDILAR
Bölgede rahat çalışabilmek için mescitten yapılan anonsta köy halkının ve hayvanlarının hafriyat yapılan bölgeye gitmelerinin tehlikeli ve yasak olduğunu ilan ettiren şebeke, bu vakit zarfında 20 metre ve 100 metre derinliğinde çukurlar açarak hafriyat çalışmalarını sürdürdü.
AFAD’TA ÇALIŞMADIKLARI BELİRLENDİ
Köydeki durumu haber
11 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Kendilerine sunulan tüm yazı ve evrakların internet ortamında hazırlandığını ve evrakların geçersiz olduğunu tespit eden Kastamonu Vilayet Jandarma Komutanlığı ve Orman Bölge Müdürlüğü grupları, kaçak hafriyat yapan ve ormanlık alana ziyan veren Ü.F. (45), H.T. (40), O.Ö. (35), T.Y. (43), O.Ç. (40), K.L. (34), Ö.S. (38), İ.Ü. (37), S.Y. (30), G.D. (28) ve M.K.’yi (45) gözaltına aldı.
DEFİNE ARADILAR
“BAL DUDAKLARIYLA BİZLERİ KANDIRDILAR”
Pazar günü köylerinde bir yangın çıktığını ve bu sırada definecilerin geldiğini söyleyen Sultan Çapar isimli vatandaş, dedi.
“RAHAT HAFRİYAT İÇİN MESCİTTEN ANONS YAPTIRDILAR”
AFAD’tan geldiklerini söyleyerek köy halkını kandırdıklarını belirten Çapar, “Cami hoparlöründen anons edildi. Dışarı çıkmayın denildi. Kolayına altınları alacaklardı lakin beceremediler. Foyaları çıktı meydana. AFAD’tan geldik diye kendilerini tanıttılar. Biz inandık. 6 ay biz burada birlikteiz.
70 kişi falan olacağız. Komşuyuz, çay içmeye geliriz. Yani bal dudaklarıyla bizleri kandırdılar. Zelzele ve heyelan olacak, zehirlenme olur diye anons ettiler. O da yalanmış, oraları delip bıraktılar. Onların sahtekarlıkları ortaya çıktı. Geçersiz evraklarını görür görmez temel olmadığını anladık.” diye konuştu.
“KORKUMUZDAN KAPILARIMIZI KİTLEDİK, KONUTTAN ÇIKAMIYORDUK”
Geçtiğimiz pazar günü bir aracın köye geldiğini anlatan Zeliha Aslan ise, “İki bayan ile iki erkek vardı. Buralarda dolaştılar, sonraki gün bir daha geldiler, gezdiler. Üçüncü günde kepçe ile geldiler, 5-6 tane de otomobil vardı. Köyden geçip ormanlık alanda hafriyata başladılar. Üç gündür kazıyorlar. Ben oraya gidip baktım. Oraları talan etmişler, koca kayaları çıkarıyorlar, oturup bir süre seyrettim. Konuta gelene kadar muhtar geldi. Güya karakolu, sağı solu aramışlar. Muhtar gelip mescitten anons etti. Dışarıya çıkmayın, camları kapıları kapatın diye. Gerekirse bahçeye gitmeyin. Gaz varmış, zehirlenirmişiz, taş gelirmiş, ziyan görürmüşüz, bunları söylemiş olduler. Dışarıya çıkamıyorduk, konutun önünde duramıyorduk. Otomobiller gelip gidiyordu. Gece gündüz birebir otoban üzereydi. Korkuyorduk, kapılarımızı kilitliyorduk. Çocuğu konutun önüne çıkartamıyordum.” halinde konuştu.
Akabinde köy halkı ile görüşen şebeke üyeleri, internette hazırladıkları uydurma evrakları köylülere göstererek bölgede heyelan ve zelzele önleyici, yer altındaki gazları çıkarıcı çalışmalar yapacaklarını belirttiler.
KÖYLÜ REAKSİYON VERMEDİ
Köylülerden rastgele bir reaksiyon almayan 11 kişilik şebeke, toplantıdan 3 gün daha sonra kepçe, delme makinesi üzere iş makineleri ve araçlarla kaçak hafriyat yapacakları ormanlık alana geldi.
GAZ SIZINTISI PALAVRASI UYDURULDU
Ormanlık yerde çadırlar kuran şebeke, ağaçları kesip yaklaşık 400 metre niye olurak iki farklı bölgede kaçı çalışması başlattı. 3 gün boyunca hafriyat çalışmalarını bölgede sürdüren şebeke, köylüleri bölgeden uzak tutabilmek için de köy muhtarına cami hoparlöründen gaz sızıntısından dolayı vatandaşların ziyan görmemesi için meskenlerinde kalmaları tarafında anons yaptırdı.
CAMİ ANONSUYLA 100 METRELİK ÇUKUR KAZDILAR
Bölgede rahat çalışabilmek için mescitten yapılan anonsta köy halkının ve hayvanlarının hafriyat yapılan bölgeye gitmelerinin tehlikeli ve yasak olduğunu ilan ettiren şebeke, bu vakit zarfında 20 metre ve 100 metre derinliğinde çukurlar açarak hafriyat çalışmalarını sürdürdü.
AFAD’TA ÇALIŞMADIKLARI BELİRLENDİ
Köydeki durumu haber
11 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Kendilerine sunulan tüm yazı ve evrakların internet ortamında hazırlandığını ve evrakların geçersiz olduğunu tespit eden Kastamonu Vilayet Jandarma Komutanlığı ve Orman Bölge Müdürlüğü grupları, kaçak hafriyat yapan ve ormanlık alana ziyan veren Ü.F. (45), H.T. (40), O.Ö. (35), T.Y. (43), O.Ç. (40), K.L. (34), Ö.S. (38), İ.Ü. (37), S.Y. (30), G.D. (28) ve M.K.’yi (45) gözaltına aldı.
DEFİNE ARADILAR
“BAL DUDAKLARIYLA BİZLERİ KANDIRDILAR”
Pazar günü köylerinde bir yangın çıktığını ve bu sırada definecilerin geldiğini söyleyen Sultan Çapar isimli vatandaş, dedi.
“RAHAT HAFRİYAT İÇİN MESCİTTEN ANONS YAPTIRDILAR”
AFAD’tan geldiklerini söyleyerek köy halkını kandırdıklarını belirten Çapar, “Cami hoparlöründen anons edildi. Dışarı çıkmayın denildi. Kolayına altınları alacaklardı lakin beceremediler. Foyaları çıktı meydana. AFAD’tan geldik diye kendilerini tanıttılar. Biz inandık. 6 ay biz burada birlikteiz.
70 kişi falan olacağız. Komşuyuz, çay içmeye geliriz. Yani bal dudaklarıyla bizleri kandırdılar. Zelzele ve heyelan olacak, zehirlenme olur diye anons ettiler. O da yalanmış, oraları delip bıraktılar. Onların sahtekarlıkları ortaya çıktı. Geçersiz evraklarını görür görmez temel olmadığını anladık.” diye konuştu.
“KORKUMUZDAN KAPILARIMIZI KİTLEDİK, KONUTTAN ÇIKAMIYORDUK”
Geçtiğimiz pazar günü bir aracın köye geldiğini anlatan Zeliha Aslan ise, “İki bayan ile iki erkek vardı. Buralarda dolaştılar, sonraki gün bir daha geldiler, gezdiler. Üçüncü günde kepçe ile geldiler, 5-6 tane de otomobil vardı. Köyden geçip ormanlık alanda hafriyata başladılar. Üç gündür kazıyorlar. Ben oraya gidip baktım. Oraları talan etmişler, koca kayaları çıkarıyorlar, oturup bir süre seyrettim. Konuta gelene kadar muhtar geldi. Güya karakolu, sağı solu aramışlar. Muhtar gelip mescitten anons etti. Dışarıya çıkmayın, camları kapıları kapatın diye. Gerekirse bahçeye gitmeyin. Gaz varmış, zehirlenirmişiz, taş gelirmiş, ziyan görürmüşüz, bunları söylemiş olduler. Dışarıya çıkamıyorduk, konutun önünde duramıyorduk. Otomobiller gelip gidiyordu. Gece gündüz birebir otoban üzereydi. Korkuyorduk, kapılarımızı kilitliyorduk. Çocuğu konutun önüne çıkartamıyordum.” halinde konuştu.