kunteper
Member
İzmir Buca’daki Seyfi Demirsoy Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Servisinde bakılırsavli Tabip Uğur Alabaş, nöbetçi tabip arkadaşıyla 973 hastaya müdahale etti. Şeker hastası Alabaş hasta muayene ederken bayıldı. Kalp krizi geçirdiği belirlenen Alabaş, ambulansla Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.
Hasta yoğunluğu ve yetersiz tabip sayısı tabiplerin hayatını tehdit etmeye başladı. İzmir Buca’daki Seyfi Demirsoy EAH Çocuk Acil Servisi’nde nöbeti tutan iki hekimden biri olan Uğur Dalbaş, hasta yoğunluğuna dayanamayarak kalp krizi geçirdi.
Edinilen bilgi ve elde edilen nöbet tutanağına göre nöbetçi iki hekim 973 çocuk hastaya baktı. Sabaha karşı 04.25 sıralarında şeker hastası Alabaş, hastalığı için kullandığı insülin ilacını kendisine uyguladı.
Ancak hasta yoğunluğu niçiniyle yemek yemeye fırsat bulamadı. Kan şekeri olağan bedellerinin altına fikir de, hasta muayenesi sırasında şuurunu kaybedip, bayılarak yere düştü.
Sözcü’den Latif Sansür’ün haberine bakılırsa doktor arkadaşının müdahale ettiği Dr. Uğur Alabaş’ın kalp krizi geçirdiği belirlindi. Alabaş, çağrılan ambulans ile Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderilerek tedavi altına alındı.
REKOR SAYIDA HASTA BAKILIYOR
İki tabibin bakılırsavli olduğu Çocuk Acil Servisi Nöbet Notuna nazaran, Dr. Uğur Alabaş ile tabip arkadaşı 10’u isimli olay, 973 çocuk hastaya müdahale etti. Ortopedi, Yenidoğan, Çocuk Cerrahi, Bayan Doğum, Göz, KBB, Çocuk Servisi ve Çocuk Enfeksiyon kısmında 23 konsültasyona katıldı.
İki doktor dinlenme, yemek yeme yahut öbür gereksinimlerine vakit bulamadı. Doktor arkadaşları maddelere göre şeker hastası Alabaş’ın gece nöbetine, üstelik bu biçimde bir yoğunlukla başbaşa bırakılmaması gerektiğini söylemiş oldu.
“iŞ KAZASI SAYILMALI”
Şeker hastası doktorun gece nöbetine bırakılmasının maddelere muhalif olduğunu belirten Dr. Eren Yağcı, “Dahiliye uzmanıyım, işyerlerinden görüş sorulduğunda ‘gece nöbet tutması vardiyalı çalışması uygun değildir’ halinde kanaat belirtiyorum. Bu olay hem de iş kazası olarak değerlendirilmeli” derken, öbür bir tabip ise , “Bu insanlık dışı çalışma temposuna acil tahlil bulunmalı” sözlerini kullandı.
“BUNUN İSMİ MOBBİNG!”
Hasta yoğunluğu ve mobbing tehdidinin şifa dağıtması gereken tabipleri hasta ettiğini belirten doktorlar yaşananlara teki gösterdi. Hekimler, ağır hasta yükünü az sayıda doktor ile karşılamak zorunda kaldıklarını, işler dönsün mantığı ile sıhhatlerini kaybettiklerini, en küçük dinlenme yahut yemek içinde bile Sıhhat Müdürlüğü, Sıhhat Bakanlığı ve CİMER’e şikayet edildiklerini söylemiş oldu.
Hasta yoğunluğu ve yetersiz tabip sayısı tabiplerin hayatını tehdit etmeye başladı. İzmir Buca’daki Seyfi Demirsoy EAH Çocuk Acil Servisi’nde nöbeti tutan iki hekimden biri olan Uğur Dalbaş, hasta yoğunluğuna dayanamayarak kalp krizi geçirdi.
Edinilen bilgi ve elde edilen nöbet tutanağına göre nöbetçi iki hekim 973 çocuk hastaya baktı. Sabaha karşı 04.25 sıralarında şeker hastası Alabaş, hastalığı için kullandığı insülin ilacını kendisine uyguladı.
Ancak hasta yoğunluğu niçiniyle yemek yemeye fırsat bulamadı. Kan şekeri olağan bedellerinin altına fikir de, hasta muayenesi sırasında şuurunu kaybedip, bayılarak yere düştü.
Sözcü’den Latif Sansür’ün haberine bakılırsa doktor arkadaşının müdahale ettiği Dr. Uğur Alabaş’ın kalp krizi geçirdiği belirlindi. Alabaş, çağrılan ambulans ile Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderilerek tedavi altına alındı.
REKOR SAYIDA HASTA BAKILIYOR
İki tabibin bakılırsavli olduğu Çocuk Acil Servisi Nöbet Notuna nazaran, Dr. Uğur Alabaş ile tabip arkadaşı 10’u isimli olay, 973 çocuk hastaya müdahale etti. Ortopedi, Yenidoğan, Çocuk Cerrahi, Bayan Doğum, Göz, KBB, Çocuk Servisi ve Çocuk Enfeksiyon kısmında 23 konsültasyona katıldı.
İki doktor dinlenme, yemek yeme yahut öbür gereksinimlerine vakit bulamadı. Doktor arkadaşları maddelere göre şeker hastası Alabaş’ın gece nöbetine, üstelik bu biçimde bir yoğunlukla başbaşa bırakılmaması gerektiğini söylemiş oldu.
“iŞ KAZASI SAYILMALI”
Şeker hastası doktorun gece nöbetine bırakılmasının maddelere muhalif olduğunu belirten Dr. Eren Yağcı, “Dahiliye uzmanıyım, işyerlerinden görüş sorulduğunda ‘gece nöbet tutması vardiyalı çalışması uygun değildir’ halinde kanaat belirtiyorum. Bu olay hem de iş kazası olarak değerlendirilmeli” derken, öbür bir tabip ise , “Bu insanlık dışı çalışma temposuna acil tahlil bulunmalı” sözlerini kullandı.
“BUNUN İSMİ MOBBİNG!”
Hasta yoğunluğu ve mobbing tehdidinin şifa dağıtması gereken tabipleri hasta ettiğini belirten doktorlar yaşananlara teki gösterdi. Hekimler, ağır hasta yükünü az sayıda doktor ile karşılamak zorunda kaldıklarını, işler dönsün mantığı ile sıhhatlerini kaybettiklerini, en küçük dinlenme yahut yemek içinde bile Sıhhat Müdürlüğü, Sıhhat Bakanlığı ve CİMER’e şikayet edildiklerini söylemiş oldu.