kunteper
Member
CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, tutuklu olan eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala’nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sonucuna karşın özgür bırakılmamasına ait, “Taahhütlerinizi ve sözlerinizi yerine getirmek zorundasınız. Bu kelamlardan biri de AİHM kararlarına uymaktır. Kavala ve Demirtaş’ın bırakılması, bizim iç hukuk tertibimiz açısından da gerekli bir noktaya gelmiştir” diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komitesi Üyesi Abdüllatif Şener, kurulda Dışişleri Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri devam ederken ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.
Kurulda sunum yapan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Taliban ile basamaklı angajman, insani konularda dayanak ve memleketler arası alanda faal diplomasi izliyoruz. Tanıma konusunda ise sabırsız değiliz” kelamlarını kıymetlendiren Şener, “ABD çekilirken Afganistan’da Taliban iktidara oturdu. Dünya ülkeleri, ‘Taliban ile nasıl bağlantıları yasallaştırırız, nasıl kurarız’ peşindeler. Bütün ülkeler görüşüyor. Herkes, oradaki stratejik ve ekonomik çıkarlarını muhafaza konusunda hassasiyet gösteriyor. Taliban’a kızıyoruz. ‘Suudi Arabistan ile Taliban içinde ne fark var’ desem fazlaca fazla bir şey söylemez kimse” sözlerini kullandı.
‘SURİYE SİYASETİNDE TÜRKİYE DAİMA KAYBETTİ’
Çavuşoğlu’nun “Suriye’de terör koridoru oluşmasına mahzur olunduğu ve siyasi sürecin önünün açıldığını” açıklamaları ve Suriye’ye yönelik siyasetleri eleştiren Şener, şunları söylemiş oldu:
“Suriye siyaseti, Sayın Erdoğan’ın siyasetidir birinci günden beri ve yanlış bir siyasettir. 2011’den bugüne Türkiye’nin hiç bir çıkarı olmamıştır, Türkiye daima kaybetmiştir. Hudutlarımız terör örgütleriyle dolmuştur. Kendi ürettiği canavarı kendi şikayet etmeye kalkıyor. bu biçimde bir siyaset olmaz. Türkiye’ye 5 milyon göç gelmiştir, başlı başına meseledir. Bu da Erdoğan’ın yanlış Suriye ve Orta Doğu siyasetinden kaynaklanan hadisedir. Kendi ürettikleri yanlışları telafi ediyor üzere sözler kullanmaları, yalnızca yaptıkları yanlışları pekiştiren bir hadisedir. İzah edilir tarafı yok. O koridorlar eserinizdir.”
‘AİHM KARARLARINA UYMAK ZORUNDASINIZ’
Abdüllatif Şener, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP’nin tutuklu eski eş genel lideri Selahattin Demirtaş ile tutuklu iş insanı Osman Kavala hakkındaki kararları, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin hür bırakılmaları tarafındaki talepleri ve Türkiye-AB bağlantılarının nasıl olacağına ait şöyleki konuştu:
“Türkiye, AİHM’in kararlarını kabul edeceğini söz etmiş, gerekli muahedeleri yapmış bir ülkedir. Milletlerarası taahhüdün altındasınız ve yargı süreçleri biten hususlar, AİHM’ye ferdi müracaat hakkı kullanmak suretiyle gidebilir. Bu bir yasal haktır. AİHM kararlarına da devlet olarak uymak zorundasınız. AİHM, bir karar veriyor Kavala hakkında, Demirtaş hakkında. Hükümet, ‘ben bunu uygulamam’ diyor. Uygulamadığınız vakit AB ile bağlantılarınızda zorluklar çıkar, yaptırımlar karşınıza gelir. Taahhütlerinizi ve sözlerinizi yerine getirmek zorundasınız. Kavala ve Demirtaş’ın bırakılması, bizim iç hukuk nizamımız açısından da gerekli bir noktaya gelmiştir. Ancak bunu, hükümetin kendine bakılırsa bir vakit içindema içerisinde yapmayı düşündüğünü zannediyorum.”
‘ERDOĞAN VE AİLESİNİN MAL VARLIĞI, ULUSAL GÜVENLİK SORUNU HALİNE GELDİ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Lideri Joe Biden’la yaptığı görüşmenin akabinde yapılan açıklamalara da değinen Şener, “ABD’ye yönelik halinin, temposunun yüksek olması, kendisine yönelik olumsuz bir şeyin gelmeyeceğine yahut gelecek yansımaları yönetilebileceğini hesaplamış olmasındandır” dedi.
“Mal varlığı ve Halkbank davası niçiniyle Biden’ı kendi ferdî kaygılarından kurtaracak noktaya getirme gayreti arasında” diyen Şener, “Seçildiği günden bugüne Biden’ı bu noktaya getirmek için alttan alıyor, yumuşak davranıyor. ötürüsıyla Erdoğan ve ailesinin mal varlığı, Türkiye açısından ulusal güvenlik sorunu haline gelmiştir” halinde konuştu. (ANKA)
TBMM Plan ve Bütçe Komitesi Üyesi Abdüllatif Şener, kurulda Dışişleri Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri devam ederken ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.
Kurulda sunum yapan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Taliban ile basamaklı angajman, insani konularda dayanak ve memleketler arası alanda faal diplomasi izliyoruz. Tanıma konusunda ise sabırsız değiliz” kelamlarını kıymetlendiren Şener, “ABD çekilirken Afganistan’da Taliban iktidara oturdu. Dünya ülkeleri, ‘Taliban ile nasıl bağlantıları yasallaştırırız, nasıl kurarız’ peşindeler. Bütün ülkeler görüşüyor. Herkes, oradaki stratejik ve ekonomik çıkarlarını muhafaza konusunda hassasiyet gösteriyor. Taliban’a kızıyoruz. ‘Suudi Arabistan ile Taliban içinde ne fark var’ desem fazlaca fazla bir şey söylemez kimse” sözlerini kullandı.
‘SURİYE SİYASETİNDE TÜRKİYE DAİMA KAYBETTİ’
Çavuşoğlu’nun “Suriye’de terör koridoru oluşmasına mahzur olunduğu ve siyasi sürecin önünün açıldığını” açıklamaları ve Suriye’ye yönelik siyasetleri eleştiren Şener, şunları söylemiş oldu:
“Suriye siyaseti, Sayın Erdoğan’ın siyasetidir birinci günden beri ve yanlış bir siyasettir. 2011’den bugüne Türkiye’nin hiç bir çıkarı olmamıştır, Türkiye daima kaybetmiştir. Hudutlarımız terör örgütleriyle dolmuştur. Kendi ürettiği canavarı kendi şikayet etmeye kalkıyor. bu biçimde bir siyaset olmaz. Türkiye’ye 5 milyon göç gelmiştir, başlı başına meseledir. Bu da Erdoğan’ın yanlış Suriye ve Orta Doğu siyasetinden kaynaklanan hadisedir. Kendi ürettikleri yanlışları telafi ediyor üzere sözler kullanmaları, yalnızca yaptıkları yanlışları pekiştiren bir hadisedir. İzah edilir tarafı yok. O koridorlar eserinizdir.”
‘AİHM KARARLARINA UYMAK ZORUNDASINIZ’
Abdüllatif Şener, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP’nin tutuklu eski eş genel lideri Selahattin Demirtaş ile tutuklu iş insanı Osman Kavala hakkındaki kararları, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin hür bırakılmaları tarafındaki talepleri ve Türkiye-AB bağlantılarının nasıl olacağına ait şöyleki konuştu:
“Türkiye, AİHM’in kararlarını kabul edeceğini söz etmiş, gerekli muahedeleri yapmış bir ülkedir. Milletlerarası taahhüdün altındasınız ve yargı süreçleri biten hususlar, AİHM’ye ferdi müracaat hakkı kullanmak suretiyle gidebilir. Bu bir yasal haktır. AİHM kararlarına da devlet olarak uymak zorundasınız. AİHM, bir karar veriyor Kavala hakkında, Demirtaş hakkında. Hükümet, ‘ben bunu uygulamam’ diyor. Uygulamadığınız vakit AB ile bağlantılarınızda zorluklar çıkar, yaptırımlar karşınıza gelir. Taahhütlerinizi ve sözlerinizi yerine getirmek zorundasınız. Kavala ve Demirtaş’ın bırakılması, bizim iç hukuk nizamımız açısından da gerekli bir noktaya gelmiştir. Ancak bunu, hükümetin kendine bakılırsa bir vakit içindema içerisinde yapmayı düşündüğünü zannediyorum.”
‘ERDOĞAN VE AİLESİNİN MAL VARLIĞI, ULUSAL GÜVENLİK SORUNU HALİNE GELDİ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Lideri Joe Biden’la yaptığı görüşmenin akabinde yapılan açıklamalara da değinen Şener, “ABD’ye yönelik halinin, temposunun yüksek olması, kendisine yönelik olumsuz bir şeyin gelmeyeceğine yahut gelecek yansımaları yönetilebileceğini hesaplamış olmasındandır” dedi.
“Mal varlığı ve Halkbank davası niçiniyle Biden’ı kendi ferdî kaygılarından kurtaracak noktaya getirme gayreti arasında” diyen Şener, “Seçildiği günden bugüne Biden’ı bu noktaya getirmek için alttan alıyor, yumuşak davranıyor. ötürüsıyla Erdoğan ve ailesinin mal varlığı, Türkiye açısından ulusal güvenlik sorunu haline gelmiştir” halinde konuştu. (ANKA)