kunteper
Member
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Lideri Sebahat Tuncel ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eş Lideri Gültan Kışanak hakkında “Örgüt propagandası yapmak” savıyla tefrik edilen davanın 3’üncü duruşması Malatya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Örgüt üyeliği” ve “Örgüt yöneticiliği” argümanları kapsamı ile Kobane davası olarak bilinen HDP MYK’nın yargılandığı dava ile birleştirilen evrakın, “propaganda” kısmı Malatya’da yürütülüyor. Kobanê evrakı kapsamında tutuklu bulunan Sebahat Tuncel, Sincan Kapalı Cezaevi’nden; Gültan Kışanak ise tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Manzaralı Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Sebahat Tuncel’in anne ve babası ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Malatya yöneticileri de duruşmaya katıldı.
‘YARGILAMALAR SİYASİDİR’
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere bakılırsa, kimlik tespitiyle başlayan duruşmada konuşan sav makamı, evrakta yer alan suçlama mevzularının örgüt üyeliği kapsamında olduğunu ve bunun için daha evvel ayrılarak Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın temel hakkındaki mütalaasının beklenmesini talep etti.
Ardından konuşan DBP eski Eş Genel Lideri Sebahat Tuncel, “Daha öncede yargının siyasallaştığını lisana getirmiştik. Sizin yargılamalarınız siyasaldır. Türkiye’deki atmosfer tek adam rejimini olgunlaştırıyor. Yargı da aldığı kararla bu tek adam rejimini pekiştiriyor. Son olarak Ekrem İmamoğlu’nun davasında verilen kararda bunu bir kere daha gördük. İmamoğlu’nun kullandığı sözcük rastgele bir cezai durum gerektirmezken birilerinin onu kendine rakip görmesi ve bunun için önünü kapatmak ismine bu biçimde bir karar çıktı. Tıpkı şeyi şu an Türkiye’nin gündeminde olan 6 yaşındaki bir kız çocuğunun durumunda da gördük. 2 yıl boyunca rastgele bir yargılama yapmadılar. Olay kamuoyuna yansıyınca, yargı iktidarın talimatıyla tutuklama sonucu verdi” dedi.
‘MÜCADELEYİ HER YERDE SÜRDÜRECEĞİM’
Tuncel konuşmasına şöyleki devam etti: “Söz konusu Kürtler olunca bu hukuksuzluklar daha da artıyor. Kürtler, yurttaşlıktan çıkarılmış üzere bir muamele ile karşı karşıyadır. Yapılan yargılamalar da bunun göstergesidir. Anayasal hakları Kürtler kullanınca kabahat sayılıyor fakat AKP kullanınca hak sayılıyor.”
“Yargının birçok AKP’nin militanlığını yapıyor” diyen Tuncel, “Şu an yargılandığımız belgede da ceza oluşturacak bir şey yok. Yalnızca ceza vermek için bir kılıf arıyorlar. Türkiye’deki hukukun geldiği durum herkes tarafınca görülüyor. Hukuk, katlediliyor. Şayet yürekli adımlar atılmazsa demokrasiyi sağlayamayız. Bir adım atarken iktidarın değişmesini beklemek gerçek değil. Hamasetli adım atmak gerekiyor. Ben halkımızın demokratik ve özgürlük uğraşını her yerde sürdüreceğim” sözlerini kullandı.
‘SİYASALLAŞMIŞ YARGI KISKACI’
DBB eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak ise, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yinelenmiş yargılamalarının devam ettiğini hatırlatarak, “Suçun delilini sunmak zorunda olan savcılar, bizim suçsuzluğumuzu ispat etmemizi bekliyorlar. Siyasallaşmış yargı kıskacı altındaki bir ülkede yaşıyoruz. Bir ülke, lakin bu kadar siyasallaştırılabilir. Siyasi iktidar bizi yargı üzerinden yargılıyor” dedi.
Mahkeme heyeti, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamanın beklenmesine karar vererek duruşmayı 31 Mart’ta erteledi. (HABER MERKEZİ)
‘YARGILAMALAR SİYASİDİR’
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere bakılırsa, kimlik tespitiyle başlayan duruşmada konuşan sav makamı, evrakta yer alan suçlama mevzularının örgüt üyeliği kapsamında olduğunu ve bunun için daha evvel ayrılarak Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın temel hakkındaki mütalaasının beklenmesini talep etti.
Ardından konuşan DBP eski Eş Genel Lideri Sebahat Tuncel, “Daha öncede yargının siyasallaştığını lisana getirmiştik. Sizin yargılamalarınız siyasaldır. Türkiye’deki atmosfer tek adam rejimini olgunlaştırıyor. Yargı da aldığı kararla bu tek adam rejimini pekiştiriyor. Son olarak Ekrem İmamoğlu’nun davasında verilen kararda bunu bir kere daha gördük. İmamoğlu’nun kullandığı sözcük rastgele bir cezai durum gerektirmezken birilerinin onu kendine rakip görmesi ve bunun için önünü kapatmak ismine bu biçimde bir karar çıktı. Tıpkı şeyi şu an Türkiye’nin gündeminde olan 6 yaşındaki bir kız çocuğunun durumunda da gördük. 2 yıl boyunca rastgele bir yargılama yapmadılar. Olay kamuoyuna yansıyınca, yargı iktidarın talimatıyla tutuklama sonucu verdi” dedi.
‘MÜCADELEYİ HER YERDE SÜRDÜRECEĞİM’
Tuncel konuşmasına şöyleki devam etti: “Söz konusu Kürtler olunca bu hukuksuzluklar daha da artıyor. Kürtler, yurttaşlıktan çıkarılmış üzere bir muamele ile karşı karşıyadır. Yapılan yargılamalar da bunun göstergesidir. Anayasal hakları Kürtler kullanınca kabahat sayılıyor fakat AKP kullanınca hak sayılıyor.”
“Yargının birçok AKP’nin militanlığını yapıyor” diyen Tuncel, “Şu an yargılandığımız belgede da ceza oluşturacak bir şey yok. Yalnızca ceza vermek için bir kılıf arıyorlar. Türkiye’deki hukukun geldiği durum herkes tarafınca görülüyor. Hukuk, katlediliyor. Şayet yürekli adımlar atılmazsa demokrasiyi sağlayamayız. Bir adım atarken iktidarın değişmesini beklemek gerçek değil. Hamasetli adım atmak gerekiyor. Ben halkımızın demokratik ve özgürlük uğraşını her yerde sürdüreceğim” sözlerini kullandı.
‘SİYASALLAŞMIŞ YARGI KISKACI’
DBB eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak ise, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yinelenmiş yargılamalarının devam ettiğini hatırlatarak, “Suçun delilini sunmak zorunda olan savcılar, bizim suçsuzluğumuzu ispat etmemizi bekliyorlar. Siyasallaşmış yargı kıskacı altındaki bir ülkede yaşıyoruz. Bir ülke, lakin bu kadar siyasallaştırılabilir. Siyasi iktidar bizi yargı üzerinden yargılıyor” dedi.
Mahkeme heyeti, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamanın beklenmesine karar vererek duruşmayı 31 Mart’ta erteledi. (HABER MERKEZİ)