kunteper
Member
Yılın birinci 6 ayında RTÜK muhalif kanallara 22 farklı ceza karşılığı 5 milyon lira idari para cezası keserken, iktidara yakın kanallara ise kesilen ceza sayısı sıfır olarak kayıtlara geçti.
RTÜK’ün Türkiye yayıncılığı için öncelikli bir meseleye dönüştüğünü vurgulayan RTÜK üyesi İlhan Taşcı, “RTÜK, 1780 televizyonu ikiye ayırmıştır, iktidarı ve sarayı sevenler; eleştirenler. Eleştirenleri susturabilmek için de Ebubekir Şahin her yolu deniyor, cezaya boğuyor” dedi.
CHP kontenjanından Üye olan İlhan Taşcı, RTÜK’ün 1 Ocak ila 30 Haziran 2021 tarihli yaptırım ve cezalarını inceledi.
Buna göre, RTÜK; Ocak ile Haziran ayı içinde en hayli cezayı 9 başka yaptırımla Halk TV’ye kesti. Kanala bu yaptırımlar karşılığında verilen idari para cezası ise 254 bin lira olarak hesaplandı.
MUHALİFE 5 MİLYON LİRA, YANDAŞA SIFIR
Bu yayıncıyı 6 cezayla TELE 1 Kanalı izledi. Tele 1, 6 ceza karşılığında 169 bin 429 lira para cezası ödemek zorunda kaldı.
Eleştirel yayınlarıyla bilinen KRT kanalına 4 farklı ceza kesildi, kanal bunun karşılığında 112 bin 952 lira ceza ödeyecek.
RTÜK’ün sık sık gayesi haline gelen Fox TV’ye de 3 farklı yaptırım uyguladı. Kanalın ödemesi gereken idari para cezası 4.5 milyon liraya dayandı. Öteki kanallara göre bu kanalın ceza fiyatının yüksek olmasının sebebi öteki kanallara nazaran reklam gelirinin daha yüksek olması.
İlhan Taşcı’ya bakılırsa, RTÜK, iktidarı ve sarayı eleştiren kanallara neredeyse her hafta ceza keserken, yandaş kanalların hiç birisine yılın birinci 6 ayında ne bir yaptırım sonucu aldı, ne de idari para cezası uyguladı. Taşcı’nın verdiği bilgiye nazaran, iktidara yakınlığıyla bilinen ATV, A Haber, Ülke TV, Kanal 7, TV Net ve TGRT Haber’e uygulanan yaptırım sayısı sıfır, kesilen idari para cezası sıfır.
“İKTİDARI VE SARAYI SEVENLER, ÖVENLER, ELEŞTİRENLER”
RTÜK’ün 1780 radyo ve televizyonu “iktidarı ve sarayı sevenler, övenler, eleştirenler” olarak ikiye ayırdığını vurgulayan İlhan Taşcı, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İktidarı sorgulayan, eleştiren kanallara 22 başka cezayı kesip, 5 milyon lira ceza kesilirken, saraya yakın kanalların her türlü yayın ihlaline rağmen tek bir yaptırım sonucu alınmıyor, tek kuruş ceza kesilmiyor. Haklarında en epeyce şikayet gelen kanallar sıralamasında rekor şikayet sayıları da iktidara yakın olan bu kanallar. Ancak hepsi Ebubekir Şahin’in kanatlarının altında, korunup kollanıyorlar. Eleştirel yayıncılığa kesilen cezaların pek birçok, sadece iktidarı eleştirdikleri için neredeyse gözünün üstünde kaş var denilerek verilen tipten. Ebubekir Şahin, RTÜK’ün lideri üzere değil, iktidarın ve sarayın ekran komiseri üzere davranıyor. Saray kanalları yasaya karşıt yayınları yapabilme hamasetini de Şahin’den alıyor. Şahin de iktidardan, saraydan gelen talimatları buyruk telakki ederek başkanlık yapıyor.”
RTÜK ARTIK BİR YAYINCILIK SORUNU
RTÜK’ün yayıncılık dünyasındaki rekabet ortamını sağlama nazaranvi de bulunduğu vurgulayan Taşcı, “Gelinen noktada RTÜK yayıncılığın gelişmesine bırakın katkıda bulunmayı, tam bilakis yayıncılığa köstek olmaya başlamıştır. RTÜK artık Türkiye yayıncılığı için öncelikli bir problemdir. Zira maddede yazılan onca sorumluluğa misyona rağmen Ebubekir Şahin başkanlığındaki RTÜK’ün tek gayesi; iktidarı ve sarayı özgür ve özgün yayıncıların tenkitlerinden müdafaaya çalışmak; iktidarı eleştirebilenleri de susturmak” diye konuştu.
Yüzlerce kanala rağmen RTÜK’ün yalnızca 5 kanala radarını çevirdiğini söyleyen Taşcı, şu belirlemelerde bulundu:
“RTÜK, basın, tabir özgürlüğünün önündeki en büyük pürüzdür. Para cezaları ve yaptırımlarla aşikâr yayıncılar, baskı altına alınmaya, hatta susturulmaya çalışılıyor. Ebubekir Şahin’in 6 ay boyunca bu kanallara tek bir yaptırım uygulanmamasını hatta onu da geçtik tek bir belgenin dahi Üst Heyet gündemine almamasını izah etmesi gerekir. Bu yayıncılar yayın ihlali mi yapmamıştır, yoksa izlemekle nazaranvli işçi süresiz müsaadeye mi çıkarılmıştır ki, bu kanallarla ilgili tek bir rapor dahi hazırlanmıyor?”
RTÜK’ün Türkiye yayıncılığı için öncelikli bir meseleye dönüştüğünü vurgulayan RTÜK üyesi İlhan Taşcı, “RTÜK, 1780 televizyonu ikiye ayırmıştır, iktidarı ve sarayı sevenler; eleştirenler. Eleştirenleri susturabilmek için de Ebubekir Şahin her yolu deniyor, cezaya boğuyor” dedi.
CHP kontenjanından Üye olan İlhan Taşcı, RTÜK’ün 1 Ocak ila 30 Haziran 2021 tarihli yaptırım ve cezalarını inceledi.
Buna göre, RTÜK; Ocak ile Haziran ayı içinde en hayli cezayı 9 başka yaptırımla Halk TV’ye kesti. Kanala bu yaptırımlar karşılığında verilen idari para cezası ise 254 bin lira olarak hesaplandı.
MUHALİFE 5 MİLYON LİRA, YANDAŞA SIFIR
Bu yayıncıyı 6 cezayla TELE 1 Kanalı izledi. Tele 1, 6 ceza karşılığında 169 bin 429 lira para cezası ödemek zorunda kaldı.
Eleştirel yayınlarıyla bilinen KRT kanalına 4 farklı ceza kesildi, kanal bunun karşılığında 112 bin 952 lira ceza ödeyecek.
RTÜK’ün sık sık gayesi haline gelen Fox TV’ye de 3 farklı yaptırım uyguladı. Kanalın ödemesi gereken idari para cezası 4.5 milyon liraya dayandı. Öteki kanallara göre bu kanalın ceza fiyatının yüksek olmasının sebebi öteki kanallara nazaran reklam gelirinin daha yüksek olması.
İlhan Taşcı’ya bakılırsa, RTÜK, iktidarı ve sarayı eleştiren kanallara neredeyse her hafta ceza keserken, yandaş kanalların hiç birisine yılın birinci 6 ayında ne bir yaptırım sonucu aldı, ne de idari para cezası uyguladı. Taşcı’nın verdiği bilgiye nazaran, iktidara yakınlığıyla bilinen ATV, A Haber, Ülke TV, Kanal 7, TV Net ve TGRT Haber’e uygulanan yaptırım sayısı sıfır, kesilen idari para cezası sıfır.
“İKTİDARI VE SARAYI SEVENLER, ÖVENLER, ELEŞTİRENLER”
RTÜK’ün 1780 radyo ve televizyonu “iktidarı ve sarayı sevenler, övenler, eleştirenler” olarak ikiye ayırdığını vurgulayan İlhan Taşcı, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İktidarı sorgulayan, eleştiren kanallara 22 başka cezayı kesip, 5 milyon lira ceza kesilirken, saraya yakın kanalların her türlü yayın ihlaline rağmen tek bir yaptırım sonucu alınmıyor, tek kuruş ceza kesilmiyor. Haklarında en epeyce şikayet gelen kanallar sıralamasında rekor şikayet sayıları da iktidara yakın olan bu kanallar. Ancak hepsi Ebubekir Şahin’in kanatlarının altında, korunup kollanıyorlar. Eleştirel yayıncılığa kesilen cezaların pek birçok, sadece iktidarı eleştirdikleri için neredeyse gözünün üstünde kaş var denilerek verilen tipten. Ebubekir Şahin, RTÜK’ün lideri üzere değil, iktidarın ve sarayın ekran komiseri üzere davranıyor. Saray kanalları yasaya karşıt yayınları yapabilme hamasetini de Şahin’den alıyor. Şahin de iktidardan, saraydan gelen talimatları buyruk telakki ederek başkanlık yapıyor.”
RTÜK ARTIK BİR YAYINCILIK SORUNU
RTÜK’ün yayıncılık dünyasındaki rekabet ortamını sağlama nazaranvi de bulunduğu vurgulayan Taşcı, “Gelinen noktada RTÜK yayıncılığın gelişmesine bırakın katkıda bulunmayı, tam bilakis yayıncılığa köstek olmaya başlamıştır. RTÜK artık Türkiye yayıncılığı için öncelikli bir problemdir. Zira maddede yazılan onca sorumluluğa misyona rağmen Ebubekir Şahin başkanlığındaki RTÜK’ün tek gayesi; iktidarı ve sarayı özgür ve özgün yayıncıların tenkitlerinden müdafaaya çalışmak; iktidarı eleştirebilenleri de susturmak” diye konuştu.
Yüzlerce kanala rağmen RTÜK’ün yalnızca 5 kanala radarını çevirdiğini söyleyen Taşcı, şu belirlemelerde bulundu:
“RTÜK, basın, tabir özgürlüğünün önündeki en büyük pürüzdür. Para cezaları ve yaptırımlarla aşikâr yayıncılar, baskı altına alınmaya, hatta susturulmaya çalışılıyor. Ebubekir Şahin’in 6 ay boyunca bu kanallara tek bir yaptırım uygulanmamasını hatta onu da geçtik tek bir belgenin dahi Üst Heyet gündemine almamasını izah etmesi gerekir. Bu yayıncılar yayın ihlali mi yapmamıştır, yoksa izlemekle nazaranvli işçi süresiz müsaadeye mi çıkarılmıştır ki, bu kanallarla ilgili tek bir rapor dahi hazırlanmıyor?”