kunteper
Member
İZMİR – Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Vilayet Örgütü’nün 4’üncü olağan kongresi İzmir Fuarı’nda bulunan Celal Atik Spor Salonu’nda yapılıyor. “Umut ve hamasetle faşizme karşı örgütleniyor, özgürlüğe yürüyoruz” sloganıyla gerçekleştirilen kongreye, Ege Bölgesi vilayetlerinden ağır iştirak oldu. HDP milletvekilleri ile HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan da kongreye katılarak, konuşma yaptı.
Halaylarla başlayan kongrede salona, HDP İzmir Vilayet Binası’na düzenlenen silahlı atakta katledilen Deniz Poyraz’ın fotoğraflarının yanı sıra, Kürtçe Türkçe yazılı, “Denîzek biçe, hezar denîz bên” (Bir Deniz sarfiyat, bin Deniz gelir), “Aysel Tuğluk için adalet. Tüm hasta tutuklular için adalet”, “Savaşa, talana, ırkçılığa karşı bayanlar barışı savunuyor”, Tabiat ve kent talanına karşı ekolojik hayatı savunuyoruz” ve “Erkek-devlet şiddetine, savaşa, yoksulluğa karşı her yerdeyiz” pankartları asıldı. Kongre katledilen Deniz Poyraz’a atfedildi.
‘DENİZ POYRAZ’IN YOLDAŞLARININ KONGRESİDİR’
Kongrede, HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan’ın salona girişi coşkuyla karşılandı. Katledilen Deniz Poyraz’ın ailesinin de katıldığı kongrede barış, özgürlük ve demokrasi uğraşında vefat edenler anısına hürmet duruşunda bulunulurken, sık sık “Şehid namırın” sloganları atıldı. Divan ismine konuşan HDP Milletvekili Murat Çepni “Kongremiz Deniz Poyraz’ın yoldaşlarının kongresidir. Anısı önünde hürmetle eğiliyoruz” dedi.
Kongrede birinci vakit içinderda HDP Vilayet Eş Liderleri Besriye Tekgür ve Kadir Baydur konuştu. Tekgür, “Bugün burada yeni bir idaresi seçerken, geçmişimizi değerlendirip geleceğimizi nasıl öreceğimizi nazaranceğiz” dedi. Tekgür, Aysel Tuğluk başta olmak üzere tüm hasta tutuklular ile mahpustaki HDP milletvekilleri ve Selahattin Demirtaş’a selam gönderdi. “HDP bu ülkede ötekileştirilenlerin sesidir, kelamıdır. Tüm halklardır. HDP doğayı ve canlıların hayat hakkını savunanlardır. Bayan mücadelesidir” diyen Tekgür, nazaranvi çabayı daha ileriye taşıyacak olan arkadaşlarına bıraktıklarını söylemiş oldu. Tekgür, tüm iştirakçilere teşekkür etti.
Kadir Baydur ise yeni devirde nazaranv alacaklara muvaffakiyetler dileyerek, “Bu salonda yaratılan coşku gösterdi ki HDP diz çökmez bir geleneğin partisidir. 17 Haziran’da vilayet binamıza düzenlenen hücumda kaybettiğimiz Deniz Poyraz yoldaşımızı hürmetle anıyoruz” dedi.
‘DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE’Yİ EL BİRLİĞİ İLE VAR EDECEĞİZ’
Kongrede konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “Baskılara, faşizme nasıl direnilir bunun büyük bir meselai ortaya koyduk. Uygun ki Türkiye’de HDP var” diyerek, Deniz Poyraz’ı selamladı. HDP’nin tüm ezilenlerin, işçilerin ve ötekileştirilenlerin partisi olduğunu söz eden Kemalbay, şu biçimde devam etti: “Türkiye kritik bir momentten geçiyor ve yaratılmaya çalışına karanlık fakat ve lakin halklarımızın gayretiyle aşılabilir. Türkiye halklarının yazgısını bizler değiştireceğiz. Bunun burada bir defa daha kelamını veriyoruz. Bu faşist bloku el birliği ile göndereceğiz. Demokratik bir Türkiye’yi el birliği ile var edeceğiz. Daima birlikte kazanacağız.”
‘GÜN GEÇTİKÇE BÜYÜYOR VE GÜÇLENİYORUZ’
HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan ise Kürtçe ve Türkçe olarak kongreye katılanları selamladı. İki yıllık periyotta güçlü vazifesi üstüne alan vilayet yöneticilerine ve eş bakanlarına teşekkür eden Buldan, yeni devirde seçilecek olanlara ise muvaffakiyet diledi.
İzmir’in halklar bahçesi bir kent olduğunu söyleyen Buldan, “İzmir’e her geldiğimde sizlerin büyük bir umuduyla karşı karşıya geliyorum, sizlerin yüreğinizdeki cüreti, gözlerinizdeki parıltıyı görüyorum. İzmir halklar bahçesi bir kent. Türkü, Kürdü, Alevisi, Çerkesi, Lazıyla, Pomakıyla tüm inançlarıyla, kimlikleriyle Türkiye gayret tarihinin en kıymetli kentlerinden biridir. Onun için burada olmaktan büyük bir onur duyuyorum, memnunluk duyuyorum. Biz sizlerle kuvvetliyüz, gün geçtikçe daha da büyüyor ve güçleniyoruz” diye konuştu.
‘MECALİ KALMADI DİYENLER BU SALONA BAKSIN’
HDP’nin meydanlarda, sokaklarda, personellerin, bayanların, gençlerin yanında olduğunu vurgulayan Buldan konuşmasında şunları söylemiş oldu:
“HDP için ‘mecalleri kalmadı’ diyenler, ‘HDP artık bir kongre bile yapamayacak duruma gelmiştir’ diyenler, ‘HDP’yi artık sokaklarda meydanlarda nazaranmeyeceksiniz’ diyenler, gelin bu bu salona bakın. Mecalimiz var mı yok mu görsünler. Yalnızca kongrelerimiz değil elbette, meydanlarda, sokaklarda, personellerin, bayanların, gençlerin yanında duran bir HDP gerçekliği var. Yalnızca kongrelerde değil, 8 Martlarda, 21 Martlarda, Newrozlarda alanlara baksınlar, HDP var mı yok mu işte orada gorecekler. HDP her gün büyümeye devam ediyor, onlar siyaseten tükeniyorlar. Gümbür gümbür geliyoruz, demokrasiyi isteyenler, barışı haykıranlar, özgürlüğü isteyenler, Türkiye’nin demokratikleşmesini isteyenler yani HDP’liler geliyor. Asıl onların mecalleri kalmadı, tükendiler çöplüğe gidecekler haberleri olsun.”
‘KUMPAS PEŞİNDE OLANLAR BİLSİN Kİ KUMPASLARI TUTMAYACAK’
HDP’ye yönelik kapatma davası ve Kobane davasına da değinen Buldan, “HDP’ye karşı kumpas peşinde olanlar bilsin ki kumpasları asla tutmayacak. İki tane kumpas davası açtılar. Biri Kobani kumpas davası, bir oburu HDP kapatma davası, ikisi de ellerinde patladı, çöktü. Her ikisinde de ortaya koyacak bir kanıt bulamadılar, bulamıyorlar. Bu kumpas davalarını kurarlarken demokratik siyaseti engelleyebileceklerini sandılar. Bu kumpas davalarını ortaya koyarken HDP’yi bitireceklerini zannettiler. Demokratik siyaseti ortadan kaldırmaya gücünüz yetmeyecek. Bizlerin siyaset yapmasını , HDP’nin Türkiye siyaseti ve tarihinde var olmasını asla engelleyemeyeceksiniz. HDP’siz bir Türkiye siyasi ömrü ve parlamenontuyu amaçladığınızı güzel biliyoruz lakin bunu başaramayacaksınız zira halklarımız asla müsaade vermeyecek. HDP’siz Türkiye ve siyaset tutmadı, tutmayacak. Bunu bir defa daha onlara gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz” diye konuştu
‘DENİZ POYRAZ DAVASINI KAYSERİ’YE TAŞIYORLAR’
Deniz Poyraz davasının farklı bir ile taşınmak istendiğine dikkat çeken Buldan, şöyleki devam etti:
“HDP’li olmak bununla birlikte bu ülkenin geleceğine istikamet verme gücüne sahip olmak, kelam ve karar sahibi olmak demektir. Kürdüyle, Alevisiyle, Ezidiysiyel Lazıyla Çerkesiyle bu ülkede tüm lisanların tüm kimliklerin, inançların, hakların özgürce bir ortada yaşama fikriyatını ortaya koyan tek parti HDP’dir. Bunu yaptığımız için bu kadar taarruz altındayız. Deniz Poyraz arkadaşımızı katlettiler. İzmir’de Türkiye’nin 3. büyük vilayetinde, Türkiye’nin 3. partisinin vilayet başkanlığında yoldaşımız Deniz Poyraz’ı katlettiler. Katlettikten daha sonra bilhassa bu cinayeti örtbas etmeye çalışan bir anlayışın olduğunu epey yeterli biliyoruz. Deniz poyrazı kimin katlettiğini, gerisindeki örgütlü gücü fazlaca yeterli biliyoruz. Bu katil tek başına bir katil değildir, ardında organize bir güç vardır. Biz bu planın, örgütlerin, gücün kimler olduğunu biliyoruz. Biz bunu Çorum’dan, Maraş’tan, Sivas’tan, Roboski’den, Gazi’den, Ankara gardan, Suruç’tan ve buralarda işlenen katliamlardan fazlaca düzgün biliyoruz. Bu salondaki bu coşku ve beraberlik Deniz Poyraz’ın katledilmesine verilmesine verilen en büyük karşılıktır. Deniz Poyraz duruşmasını Kayseri’ye taşıma sonucu aldıkların öğrendik. Bu duruşmayı vilayet il kaçırabilirsiniz fakat hakikatin açığa çıkmasını asla engelleyemeyeceksiniz.”
‘YAPILAN ARTIRIMLAR SOYGUNDUR’
Konuşmasında ekonomik krize de dikkat çeken Buldan, “84 milyon insanın bilhassa AKP-MHP iktidarının yarattığı kara bir kışı geçirdiğini hepimiz görüyoruz. Halkın cebini, sofrasını, çarşısını, pazarını tam bir yangın yerine çeviren bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu iktidar toplumun üzerine çöken siyasi bir afettir. AKP- MHP iktidarını bu ülkeden göndermek bizim boynumuzun borcudur. Bugün tarihin en yüksek elektrik artırımlarıyla Türkiye’yi karanlığın içerisine sürüklediler. Türkiye bütün tarihi boyunca en büyük yoksulluk ve yolsuzluklarla karşı karşıya kaldığı bir periyodu yaşıyor. Yapılan artırımlar açıkça bir soygundur. Konutlara gelen yüksek faturalar haraç ve soygun faturasıdır. Tüm halk bunun şuurundadır. Bunlar için var ise yoksa saraydır, beşli çetedir, kendi yandaşlarıdır. Halk bunların umurunda değil. Bütün bunlar için milyonlarca genci işsiz bırakan bir anlayışla karşı karşıyayız. Kendilerine diğer ülkelerde ömür bulmak için ülkemizi terk ediyorlar. Bu ülkeyi bu hale getiren AKP- MHP iktidarının bütün bunları yapması kendi koltuklarını sağlama almak içindir. İktidara gelebilmek için seçtikleri bir yoldur. Biz bu yola müsaade vermeyeceğiz. Onları iktidardan biz düşüreceğiz” dedi.
‘TÜRKİYE HALKLARI AKP-MHP İKTİDARINA MECBUR DA DEĞİL, MAHKUM DA DEĞİL’
İktidarın ‘utanmadan sıkılmadan’ bu yaşanan ekonomik krizi düzelteceği tarafında açıklamalarda bulunduğunu belirten Buldan “Zannedersiniz ki muhalefette olan onlar, iktidarda olan diğerleri. Kaynaklar Türkiye halklarına harcanmadığı için faturası artık artırımlarla bir arada Türkiye halklarına geri dönüyor. Türkiye halkları AKP-MHP’ye mecbur da değil mahkum da değil. Bugüne kadar hiç bir sorunu çözmeyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu ülkede Kürt sorunu var. Alevi sorunu, bayan sorunu, açlık sorunu var. Tüm bu problemler orta yerde dururken biz bu meseleleri çözdük diyen zihniyetin palavralarını dinleyecek tek bir insan yok. Zira ortada duran onlarca sorun var. Bu sıkıntılar çözülmeden Türkiye krizlerden kurtulamaz, bunu hayli yeterli biliyoruz” açıklamasını yaptı.
AİHM’in dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili verdiği hak ihlali sonucunın uygulanması gerektiğini de söyleyen Buldan, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve başka vekillerin özgür bırakılması davetinde bulundu.
‘BİZİ TANIMAYANLARI BİZ HİÇ TANIMIYORUZ’
Son olarak üçüncü yol daveti yapan Buldan, şunları söylemiş oldu:
“Halkın iradesini tanımayan, belediyelere kayyum atayan, insanların özgürce oy kullanmalarını engelleyen bir iktidar var. Artık sandıklar kurulsun, o elimizden aldığınız belediyelerin hepsini tek tek sizden almazsak namerdiz. Bu ülkeyi İmralı’da Sayın Öcalan üzerinde uygulanan tecritle bir tecrit ülkesi haline getirdiler. İnsanları konutlarına hapsetmeye çalışan, emeğini sömüren bir iktidar var karşımızda. Bunların karşısında onları yenebilecek kuvvetli bir muhalefete de muhtaçlık var. Dün 6 siyasi partinin genel liderleri bir ortaya geldiler. Bu görüşmeden daha sonra toplumsal medyada kıyamet koptu. Niçin HDP yok diye soranlar oldu. Bizi tanımayanları biz hiç tanımıyoruz, bu da bu biçimde bilinsin. Bizi yok sayanları yeri geldiğinde biz de yok saymayı uygun biliriz. Biz kendi yolumuzda yürümeye devam edeceğiz. Yolumuz üçüncü yoldur. Bu üçüncü yola bir gün herkes muhtaç olacaktır. olağan olarakki biz demokratik bir muhalefeti, gayret iştirakini büyütmeye kararlıyız. Demokrasi ittifakı dediğimiz bu yol, bir uğraş iştirakidir. Bu güç birliği hem tarihî tıpkı vakitte toplumsal gereksinimdir. Bu umudu bir daha inşa ediyoruz. Türkiye’nin bu oldukçalu krizden çıkış yolu, en kuvvetli demokrasi ittifakında buluşmaktır. Bütün bu beraberliklerin sonunda Türkiye’nin bir barış, huzur ortamına ulaşabileceği yarınları daima birlikte getirebileceğimize kelam veriyoruz. Yeterki kararlı ve hamasetli olalım. Umut HDP’dir. Umut tüm Türkiye halklarındadır.”
Konuşmaların akabinde kongreye faaliyet raporu ve mali raporun okunmasıyla devam edildi. (DUVAR)
Halaylarla başlayan kongrede salona, HDP İzmir Vilayet Binası’na düzenlenen silahlı atakta katledilen Deniz Poyraz’ın fotoğraflarının yanı sıra, Kürtçe Türkçe yazılı, “Denîzek biçe, hezar denîz bên” (Bir Deniz sarfiyat, bin Deniz gelir), “Aysel Tuğluk için adalet. Tüm hasta tutuklular için adalet”, “Savaşa, talana, ırkçılığa karşı bayanlar barışı savunuyor”, Tabiat ve kent talanına karşı ekolojik hayatı savunuyoruz” ve “Erkek-devlet şiddetine, savaşa, yoksulluğa karşı her yerdeyiz” pankartları asıldı. Kongre katledilen Deniz Poyraz’a atfedildi.
‘DENİZ POYRAZ’IN YOLDAŞLARININ KONGRESİDİR’
Kongrede, HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan’ın salona girişi coşkuyla karşılandı. Katledilen Deniz Poyraz’ın ailesinin de katıldığı kongrede barış, özgürlük ve demokrasi uğraşında vefat edenler anısına hürmet duruşunda bulunulurken, sık sık “Şehid namırın” sloganları atıldı. Divan ismine konuşan HDP Milletvekili Murat Çepni “Kongremiz Deniz Poyraz’ın yoldaşlarının kongresidir. Anısı önünde hürmetle eğiliyoruz” dedi.
Kongrede birinci vakit içinderda HDP Vilayet Eş Liderleri Besriye Tekgür ve Kadir Baydur konuştu. Tekgür, “Bugün burada yeni bir idaresi seçerken, geçmişimizi değerlendirip geleceğimizi nasıl öreceğimizi nazaranceğiz” dedi. Tekgür, Aysel Tuğluk başta olmak üzere tüm hasta tutuklular ile mahpustaki HDP milletvekilleri ve Selahattin Demirtaş’a selam gönderdi. “HDP bu ülkede ötekileştirilenlerin sesidir, kelamıdır. Tüm halklardır. HDP doğayı ve canlıların hayat hakkını savunanlardır. Bayan mücadelesidir” diyen Tekgür, nazaranvi çabayı daha ileriye taşıyacak olan arkadaşlarına bıraktıklarını söylemiş oldu. Tekgür, tüm iştirakçilere teşekkür etti.
Kadir Baydur ise yeni devirde nazaranv alacaklara muvaffakiyetler dileyerek, “Bu salonda yaratılan coşku gösterdi ki HDP diz çökmez bir geleneğin partisidir. 17 Haziran’da vilayet binamıza düzenlenen hücumda kaybettiğimiz Deniz Poyraz yoldaşımızı hürmetle anıyoruz” dedi.
‘DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE’Yİ EL BİRLİĞİ İLE VAR EDECEĞİZ’
Kongrede konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “Baskılara, faşizme nasıl direnilir bunun büyük bir meselai ortaya koyduk. Uygun ki Türkiye’de HDP var” diyerek, Deniz Poyraz’ı selamladı. HDP’nin tüm ezilenlerin, işçilerin ve ötekileştirilenlerin partisi olduğunu söz eden Kemalbay, şu biçimde devam etti: “Türkiye kritik bir momentten geçiyor ve yaratılmaya çalışına karanlık fakat ve lakin halklarımızın gayretiyle aşılabilir. Türkiye halklarının yazgısını bizler değiştireceğiz. Bunun burada bir defa daha kelamını veriyoruz. Bu faşist bloku el birliği ile göndereceğiz. Demokratik bir Türkiye’yi el birliği ile var edeceğiz. Daima birlikte kazanacağız.”
‘GÜN GEÇTİKÇE BÜYÜYOR VE GÜÇLENİYORUZ’
HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan ise Kürtçe ve Türkçe olarak kongreye katılanları selamladı. İki yıllık periyotta güçlü vazifesi üstüne alan vilayet yöneticilerine ve eş bakanlarına teşekkür eden Buldan, yeni devirde seçilecek olanlara ise muvaffakiyet diledi.
İzmir’in halklar bahçesi bir kent olduğunu söyleyen Buldan, “İzmir’e her geldiğimde sizlerin büyük bir umuduyla karşı karşıya geliyorum, sizlerin yüreğinizdeki cüreti, gözlerinizdeki parıltıyı görüyorum. İzmir halklar bahçesi bir kent. Türkü, Kürdü, Alevisi, Çerkesi, Lazıyla, Pomakıyla tüm inançlarıyla, kimlikleriyle Türkiye gayret tarihinin en kıymetli kentlerinden biridir. Onun için burada olmaktan büyük bir onur duyuyorum, memnunluk duyuyorum. Biz sizlerle kuvvetliyüz, gün geçtikçe daha da büyüyor ve güçleniyoruz” diye konuştu.
‘MECALİ KALMADI DİYENLER BU SALONA BAKSIN’
HDP’nin meydanlarda, sokaklarda, personellerin, bayanların, gençlerin yanında olduğunu vurgulayan Buldan konuşmasında şunları söylemiş oldu:
“HDP için ‘mecalleri kalmadı’ diyenler, ‘HDP artık bir kongre bile yapamayacak duruma gelmiştir’ diyenler, ‘HDP’yi artık sokaklarda meydanlarda nazaranmeyeceksiniz’ diyenler, gelin bu bu salona bakın. Mecalimiz var mı yok mu görsünler. Yalnızca kongrelerimiz değil elbette, meydanlarda, sokaklarda, personellerin, bayanların, gençlerin yanında duran bir HDP gerçekliği var. Yalnızca kongrelerde değil, 8 Martlarda, 21 Martlarda, Newrozlarda alanlara baksınlar, HDP var mı yok mu işte orada gorecekler. HDP her gün büyümeye devam ediyor, onlar siyaseten tükeniyorlar. Gümbür gümbür geliyoruz, demokrasiyi isteyenler, barışı haykıranlar, özgürlüğü isteyenler, Türkiye’nin demokratikleşmesini isteyenler yani HDP’liler geliyor. Asıl onların mecalleri kalmadı, tükendiler çöplüğe gidecekler haberleri olsun.”
‘KUMPAS PEŞİNDE OLANLAR BİLSİN Kİ KUMPASLARI TUTMAYACAK’
HDP’ye yönelik kapatma davası ve Kobane davasına da değinen Buldan, “HDP’ye karşı kumpas peşinde olanlar bilsin ki kumpasları asla tutmayacak. İki tane kumpas davası açtılar. Biri Kobani kumpas davası, bir oburu HDP kapatma davası, ikisi de ellerinde patladı, çöktü. Her ikisinde de ortaya koyacak bir kanıt bulamadılar, bulamıyorlar. Bu kumpas davalarını kurarlarken demokratik siyaseti engelleyebileceklerini sandılar. Bu kumpas davalarını ortaya koyarken HDP’yi bitireceklerini zannettiler. Demokratik siyaseti ortadan kaldırmaya gücünüz yetmeyecek. Bizlerin siyaset yapmasını , HDP’nin Türkiye siyaseti ve tarihinde var olmasını asla engelleyemeyeceksiniz. HDP’siz bir Türkiye siyasi ömrü ve parlamenontuyu amaçladığınızı güzel biliyoruz lakin bunu başaramayacaksınız zira halklarımız asla müsaade vermeyecek. HDP’siz Türkiye ve siyaset tutmadı, tutmayacak. Bunu bir defa daha onlara gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz” diye konuştu
‘DENİZ POYRAZ DAVASINI KAYSERİ’YE TAŞIYORLAR’
Deniz Poyraz davasının farklı bir ile taşınmak istendiğine dikkat çeken Buldan, şöyleki devam etti:
“HDP’li olmak bununla birlikte bu ülkenin geleceğine istikamet verme gücüne sahip olmak, kelam ve karar sahibi olmak demektir. Kürdüyle, Alevisiyle, Ezidiysiyel Lazıyla Çerkesiyle bu ülkede tüm lisanların tüm kimliklerin, inançların, hakların özgürce bir ortada yaşama fikriyatını ortaya koyan tek parti HDP’dir. Bunu yaptığımız için bu kadar taarruz altındayız. Deniz Poyraz arkadaşımızı katlettiler. İzmir’de Türkiye’nin 3. büyük vilayetinde, Türkiye’nin 3. partisinin vilayet başkanlığında yoldaşımız Deniz Poyraz’ı katlettiler. Katlettikten daha sonra bilhassa bu cinayeti örtbas etmeye çalışan bir anlayışın olduğunu epey yeterli biliyoruz. Deniz poyrazı kimin katlettiğini, gerisindeki örgütlü gücü fazlaca yeterli biliyoruz. Bu katil tek başına bir katil değildir, ardında organize bir güç vardır. Biz bu planın, örgütlerin, gücün kimler olduğunu biliyoruz. Biz bunu Çorum’dan, Maraş’tan, Sivas’tan, Roboski’den, Gazi’den, Ankara gardan, Suruç’tan ve buralarda işlenen katliamlardan fazlaca düzgün biliyoruz. Bu salondaki bu coşku ve beraberlik Deniz Poyraz’ın katledilmesine verilmesine verilen en büyük karşılıktır. Deniz Poyraz duruşmasını Kayseri’ye taşıma sonucu aldıkların öğrendik. Bu duruşmayı vilayet il kaçırabilirsiniz fakat hakikatin açığa çıkmasını asla engelleyemeyeceksiniz.”
‘YAPILAN ARTIRIMLAR SOYGUNDUR’
Konuşmasında ekonomik krize de dikkat çeken Buldan, “84 milyon insanın bilhassa AKP-MHP iktidarının yarattığı kara bir kışı geçirdiğini hepimiz görüyoruz. Halkın cebini, sofrasını, çarşısını, pazarını tam bir yangın yerine çeviren bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu iktidar toplumun üzerine çöken siyasi bir afettir. AKP- MHP iktidarını bu ülkeden göndermek bizim boynumuzun borcudur. Bugün tarihin en yüksek elektrik artırımlarıyla Türkiye’yi karanlığın içerisine sürüklediler. Türkiye bütün tarihi boyunca en büyük yoksulluk ve yolsuzluklarla karşı karşıya kaldığı bir periyodu yaşıyor. Yapılan artırımlar açıkça bir soygundur. Konutlara gelen yüksek faturalar haraç ve soygun faturasıdır. Tüm halk bunun şuurundadır. Bunlar için var ise yoksa saraydır, beşli çetedir, kendi yandaşlarıdır. Halk bunların umurunda değil. Bütün bunlar için milyonlarca genci işsiz bırakan bir anlayışla karşı karşıyayız. Kendilerine diğer ülkelerde ömür bulmak için ülkemizi terk ediyorlar. Bu ülkeyi bu hale getiren AKP- MHP iktidarının bütün bunları yapması kendi koltuklarını sağlama almak içindir. İktidara gelebilmek için seçtikleri bir yoldur. Biz bu yola müsaade vermeyeceğiz. Onları iktidardan biz düşüreceğiz” dedi.
‘TÜRKİYE HALKLARI AKP-MHP İKTİDARINA MECBUR DA DEĞİL, MAHKUM DA DEĞİL’
İktidarın ‘utanmadan sıkılmadan’ bu yaşanan ekonomik krizi düzelteceği tarafında açıklamalarda bulunduğunu belirten Buldan “Zannedersiniz ki muhalefette olan onlar, iktidarda olan diğerleri. Kaynaklar Türkiye halklarına harcanmadığı için faturası artık artırımlarla bir arada Türkiye halklarına geri dönüyor. Türkiye halkları AKP-MHP’ye mecbur da değil mahkum da değil. Bugüne kadar hiç bir sorunu çözmeyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu ülkede Kürt sorunu var. Alevi sorunu, bayan sorunu, açlık sorunu var. Tüm bu problemler orta yerde dururken biz bu meseleleri çözdük diyen zihniyetin palavralarını dinleyecek tek bir insan yok. Zira ortada duran onlarca sorun var. Bu sıkıntılar çözülmeden Türkiye krizlerden kurtulamaz, bunu hayli yeterli biliyoruz” açıklamasını yaptı.
AİHM’in dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili verdiği hak ihlali sonucunın uygulanması gerektiğini de söyleyen Buldan, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve başka vekillerin özgür bırakılması davetinde bulundu.
‘BİZİ TANIMAYANLARI BİZ HİÇ TANIMIYORUZ’
Son olarak üçüncü yol daveti yapan Buldan, şunları söylemiş oldu:
“Halkın iradesini tanımayan, belediyelere kayyum atayan, insanların özgürce oy kullanmalarını engelleyen bir iktidar var. Artık sandıklar kurulsun, o elimizden aldığınız belediyelerin hepsini tek tek sizden almazsak namerdiz. Bu ülkeyi İmralı’da Sayın Öcalan üzerinde uygulanan tecritle bir tecrit ülkesi haline getirdiler. İnsanları konutlarına hapsetmeye çalışan, emeğini sömüren bir iktidar var karşımızda. Bunların karşısında onları yenebilecek kuvvetli bir muhalefete de muhtaçlık var. Dün 6 siyasi partinin genel liderleri bir ortaya geldiler. Bu görüşmeden daha sonra toplumsal medyada kıyamet koptu. Niçin HDP yok diye soranlar oldu. Bizi tanımayanları biz hiç tanımıyoruz, bu da bu biçimde bilinsin. Bizi yok sayanları yeri geldiğinde biz de yok saymayı uygun biliriz. Biz kendi yolumuzda yürümeye devam edeceğiz. Yolumuz üçüncü yoldur. Bu üçüncü yola bir gün herkes muhtaç olacaktır. olağan olarakki biz demokratik bir muhalefeti, gayret iştirakini büyütmeye kararlıyız. Demokrasi ittifakı dediğimiz bu yol, bir uğraş iştirakidir. Bu güç birliği hem tarihî tıpkı vakitte toplumsal gereksinimdir. Bu umudu bir daha inşa ediyoruz. Türkiye’nin bu oldukçalu krizden çıkış yolu, en kuvvetli demokrasi ittifakında buluşmaktır. Bütün bu beraberliklerin sonunda Türkiye’nin bir barış, huzur ortamına ulaşabileceği yarınları daima birlikte getirebileceğimize kelam veriyoruz. Yeterki kararlı ve hamasetli olalım. Umut HDP’dir. Umut tüm Türkiye halklarındadır.”
Konuşmaların akabinde kongreye faaliyet raporu ve mali raporun okunmasıyla devam edildi. (DUVAR)