kunteper
Member
ANKARA – Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, HDP’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı müracaatın kabul edilmesiyle yargı süreci resmen başladı. Halkların Demokratik Partisi, (HDP) ‘siyasi intikam’ olarak nitelendirdiği kapatma davası başta olmak üzere Ankara’da devam eden Kobanî Davası’nın tüzel çalışmalarını yürütmek gayesiyle kurduğu ‘Hukuk Bürosu’ çalışmaları sürat kazandı.
HDP Eş Genel Lideri Mithat Sancar, yürütülen çalışmaları incelemek için Hukuk Bürosu’nu ziyaret etti. Ziyaretin akabinde basın açıklaması yapan Sancar, HDP’ye yönelik açılan kapatma davasının siyasi bir kampanya olduğunu söylemiş oldu. Sancar, kelamlarını şöyle sürdürdü:
TÜREL SÜRECİ CİDDİYE ALIYORUZ: Anayasa Mahkemesi’nin ikinci iddianameyi kabul ederken titiz bir çalışma yapmadığının kararınu bu süreçten rahatlıkla çıkarabiliriz. Anayasa Mahkemesi’nin iddianameyi bize resmî olarak bildiri etmesini bekliyoruz. Bu iddianameyi hukuk üzerinden tartışmak sorunun özünü gözden kaçırma kararınu doğuracaktır lakin önümüzde bir müddetç var; bunun da tüzel bir boyutu var. Biz de bu tüzel süreci ciddiye alıyoruz. Anayasa Mahkemesi üyelerini de bu süreçte ikna etmek için bir kederimiz vardır. Bu davadan bir kapatma sonucu çıkmaması gerekir.
BU İDDİANAME BİR SİYASİ BİLDİRİDİR: İddianame hazırlanırken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da amaca konuldu. Bu dava siyasi bir kampanyanın kararında açılmıştır. Anayasa Mahkemesi, nitekim üniversal hukuk normlarını ve AİHM içtihatlarını göz önüne alsaydı iddianameyi reddetmesi gerekirdi. AYM bu biçimde yapsaydı geleceğe dair bir umut olacaktı ancak yapmadı. AYM şayet kozmik hukuk pahalarını, şu berbat Anayasayı dikkate alsaydı taraf olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uysaldı bu iddianameyi tereddütsüz reddederdi. Bu iddianame derme çatma, çöp bidonu halinde hazırlanan bir siyasi bildiridir.
ÇOK GÜÇLÜ BİR SAVUNMA YAPACAĞIZ: Benim bir konuşmamada Selahattin Demirtaş’ı saf göstermem, kapatma münasebetleri içinde gösterilmiş. O süreçte Demirtaş hakkında bir yargı sonucu yoktu. Ayrıyeten elbette temizdir; benim için bugün de paktır. Yargı kararlarının bu masumiyeti ortadan kaldırdığını olağan olarak düşünmüyoruz. Şayet geçmişte karar gitmiş birileriyle ilgili yapılan açıklamalar parti kapatma davasına münasebet gösterilecekse mecliste kümesi bulunan neredeyse tüm partilere kapatma davası açılması gerekecektir. Biz tüzel çalışmayı ciddiye alıyoruz. Kamuoyunun şuuruna, tarihî hafızaya sağlam bir doküman hazırlamak istiyoruz. Çok kuvvetli bir savunma yapacağız. Hala 2013-2015’de yürütülen tahlil sürecindeki görüşme notları da bir kapatma öne sürülen nedeni olarak sayılmıştır. Bunlar kapatma sebebi öne sürülerek o süreci yöneten partiyi de bu davaya dahil etsinler. Biz parti kapatmaya karşıyız.
BU DAVANIN AVUKATLARI HALKTIR: Cumhuriyet Başsavcısına buradan sesleniyorum: Hangi ülkede yaşadığını bir düşünsün. İçinde cinayetler, tecavüzler, kara para aklama, uyuşturucu ticarileri ithamı varken söyleyeceği bir şey yok mu? Şayet kendini bu davanın savcısı olarak görüyorsa karşılığını mahkemede vereceğiz. Bu davanın gerçek savcıları iktidar ve küçük ortağıdır. Bu davanın gerçek avukatı ise halktır. Bu davaya yanıtı halk verecek. Nasıl verecek? HDP’ye yöneltilen bu kirli taarruzları halk, takviyesini daha da büyüterek göğüsleyecek ve geri püskürtecek. Bizim davetimiz HDP’ye dayanışma daveti yapmak değil, bizim davetimiz demokrasi, özgürlük, adalet konusunda ufacık bir kaygısı ve istediği olan bireylerin sorumluluğunu yerine getirme davetidir. Biz HDP’yi yaşayacağız, yolumuza büyüyerek devam edeceğiz.
HDP OYLARI ÜZERİNDEN HESAP YAPAN var ise VAZGEÇSİN: Bu dava üzerinden HDP tabanının oylarına dair bir hesap yapan var ise uyarıyorum: Vakit geçirmeksizin bundan vazgeçsinler. HDP oyları şuraya buraya masraf hesabı yapan var ise fazlaca büyük yanılacaktır, ağır utanacaktır. Parti kapatılmayacaktır, kapattırmayacağız. Şayet HDP kapatılırsa bu biçimde en başta seçimlerde Türkiye’nin geleceğini belirleyecek biçimde tartımızı etkimizi ve gücümü en net biçimde ortaya koyacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. (DUVAR)
HDP Eş Genel Lideri Mithat Sancar, yürütülen çalışmaları incelemek için Hukuk Bürosu’nu ziyaret etti. Ziyaretin akabinde basın açıklaması yapan Sancar, HDP’ye yönelik açılan kapatma davasının siyasi bir kampanya olduğunu söylemiş oldu. Sancar, kelamlarını şöyle sürdürdü:
TÜREL SÜRECİ CİDDİYE ALIYORUZ: Anayasa Mahkemesi’nin ikinci iddianameyi kabul ederken titiz bir çalışma yapmadığının kararınu bu süreçten rahatlıkla çıkarabiliriz. Anayasa Mahkemesi’nin iddianameyi bize resmî olarak bildiri etmesini bekliyoruz. Bu iddianameyi hukuk üzerinden tartışmak sorunun özünü gözden kaçırma kararınu doğuracaktır lakin önümüzde bir müddetç var; bunun da tüzel bir boyutu var. Biz de bu tüzel süreci ciddiye alıyoruz. Anayasa Mahkemesi üyelerini de bu süreçte ikna etmek için bir kederimiz vardır. Bu davadan bir kapatma sonucu çıkmaması gerekir.
BU İDDİANAME BİR SİYASİ BİLDİRİDİR: İddianame hazırlanırken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da amaca konuldu. Bu dava siyasi bir kampanyanın kararında açılmıştır. Anayasa Mahkemesi, nitekim üniversal hukuk normlarını ve AİHM içtihatlarını göz önüne alsaydı iddianameyi reddetmesi gerekirdi. AYM bu biçimde yapsaydı geleceğe dair bir umut olacaktı ancak yapmadı. AYM şayet kozmik hukuk pahalarını, şu berbat Anayasayı dikkate alsaydı taraf olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uysaldı bu iddianameyi tereddütsüz reddederdi. Bu iddianame derme çatma, çöp bidonu halinde hazırlanan bir siyasi bildiridir.
ÇOK GÜÇLÜ BİR SAVUNMA YAPACAĞIZ: Benim bir konuşmamada Selahattin Demirtaş’ı saf göstermem, kapatma münasebetleri içinde gösterilmiş. O süreçte Demirtaş hakkında bir yargı sonucu yoktu. Ayrıyeten elbette temizdir; benim için bugün de paktır. Yargı kararlarının bu masumiyeti ortadan kaldırdığını olağan olarak düşünmüyoruz. Şayet geçmişte karar gitmiş birileriyle ilgili yapılan açıklamalar parti kapatma davasına münasebet gösterilecekse mecliste kümesi bulunan neredeyse tüm partilere kapatma davası açılması gerekecektir. Biz tüzel çalışmayı ciddiye alıyoruz. Kamuoyunun şuuruna, tarihî hafızaya sağlam bir doküman hazırlamak istiyoruz. Çok kuvvetli bir savunma yapacağız. Hala 2013-2015’de yürütülen tahlil sürecindeki görüşme notları da bir kapatma öne sürülen nedeni olarak sayılmıştır. Bunlar kapatma sebebi öne sürülerek o süreci yöneten partiyi de bu davaya dahil etsinler. Biz parti kapatmaya karşıyız.
BU DAVANIN AVUKATLARI HALKTIR: Cumhuriyet Başsavcısına buradan sesleniyorum: Hangi ülkede yaşadığını bir düşünsün. İçinde cinayetler, tecavüzler, kara para aklama, uyuşturucu ticarileri ithamı varken söyleyeceği bir şey yok mu? Şayet kendini bu davanın savcısı olarak görüyorsa karşılığını mahkemede vereceğiz. Bu davanın gerçek savcıları iktidar ve küçük ortağıdır. Bu davanın gerçek avukatı ise halktır. Bu davaya yanıtı halk verecek. Nasıl verecek? HDP’ye yöneltilen bu kirli taarruzları halk, takviyesini daha da büyüterek göğüsleyecek ve geri püskürtecek. Bizim davetimiz HDP’ye dayanışma daveti yapmak değil, bizim davetimiz demokrasi, özgürlük, adalet konusunda ufacık bir kaygısı ve istediği olan bireylerin sorumluluğunu yerine getirme davetidir. Biz HDP’yi yaşayacağız, yolumuza büyüyerek devam edeceğiz.
HDP OYLARI ÜZERİNDEN HESAP YAPAN var ise VAZGEÇSİN: Bu dava üzerinden HDP tabanının oylarına dair bir hesap yapan var ise uyarıyorum: Vakit geçirmeksizin bundan vazgeçsinler. HDP oyları şuraya buraya masraf hesabı yapan var ise fazlaca büyük yanılacaktır, ağır utanacaktır. Parti kapatılmayacaktır, kapattırmayacağız. Şayet HDP kapatılırsa bu biçimde en başta seçimlerde Türkiye’nin geleceğini belirleyecek biçimde tartımızı etkimizi ve gücümü en net biçimde ortaya koyacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. (DUVAR)