kunteper
Member
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Lideri Hüseyin Baş, iktisat ve Tarım Kredi marketlerinde indirimli eser satılması hakkında konuştu.
İktidarın özelleştirmelerini eleştiren Baş,
“Devlet fabrika açamaz, devlet fabrika işletemez diye diye her yeri özelleştirdiler artık devlet bakkallık yapıyor. Cumhurbaşkanı çıkıp eser liste fiyatları açıklıyor” dedi.
BTP önderi Hüseyin Baş şu sözleri kullandı:
“Gıda krizi diye bir şey temelinde yoktur. Zira toprak vermeyi hiç bir vakit bırakmaz, ekersiniz ve karşılığını alırsınız. Ne vardır, çiftçiyi desteklememek, zorda bırakmak üzere siyasetler vardır. Bu siyasetlerin kararı olarak kriz yaşarsınız. Türkiye’de yaşanan da budur. Türkiye yılda 2,5 milyar dolarlık hububat ithalatı yapıyor. Ne diye ithal ediyoruz, buğday mı yetişmiyor bizde? daha sonra cari açığın peşine düşüyorlar ve ‘biz ihracata dayalı iktisat yapacağız’ diyorlar ancak ithalat rekor kırıyor. Temelinde hiç bir biçimde kabul edilemeyecek saçma sapan işler dönüyor.
Devlet fabrika açamaz, devlet fabrika işletemez diye diye her yeri özelleştirdiler artık devlet bakkallık yapıyor. Cumhurbaşkanı çıkıp eser liste meblağları açıklıyor. Güya indirimden bahsediyorlar. İndirim mindirim yok! Bir de indirimin referans noktası neresi, nereden indirim? Yüzde 20-25 indirim var diyorsun, referans ne? Geçen yılın yüzde yüz fazlası var. Sen referans olarak 3 gün önceyi alıyorsan bu ticaretteki klasik kalem oyunudur. Evvel indirim, daha sonra bindirim! Bu, uyanık her tüccarın yaptığı bir iş. Bu kalem oyunlarıyla, kandırmacalarla bizi uyutmaya çalışıyorlar.”
Odatv.com
İktidarın özelleştirmelerini eleştiren Baş,
“Devlet fabrika açamaz, devlet fabrika işletemez diye diye her yeri özelleştirdiler artık devlet bakkallık yapıyor. Cumhurbaşkanı çıkıp eser liste fiyatları açıklıyor” dedi.
BTP önderi Hüseyin Baş şu sözleri kullandı:
“Gıda krizi diye bir şey temelinde yoktur. Zira toprak vermeyi hiç bir vakit bırakmaz, ekersiniz ve karşılığını alırsınız. Ne vardır, çiftçiyi desteklememek, zorda bırakmak üzere siyasetler vardır. Bu siyasetlerin kararı olarak kriz yaşarsınız. Türkiye’de yaşanan da budur. Türkiye yılda 2,5 milyar dolarlık hububat ithalatı yapıyor. Ne diye ithal ediyoruz, buğday mı yetişmiyor bizde? daha sonra cari açığın peşine düşüyorlar ve ‘biz ihracata dayalı iktisat yapacağız’ diyorlar ancak ithalat rekor kırıyor. Temelinde hiç bir biçimde kabul edilemeyecek saçma sapan işler dönüyor.
Devlet fabrika açamaz, devlet fabrika işletemez diye diye her yeri özelleştirdiler artık devlet bakkallık yapıyor. Cumhurbaşkanı çıkıp eser liste meblağları açıklıyor. Güya indirimden bahsediyorlar. İndirim mindirim yok! Bir de indirimin referans noktası neresi, nereden indirim? Yüzde 20-25 indirim var diyorsun, referans ne? Geçen yılın yüzde yüz fazlası var. Sen referans olarak 3 gün önceyi alıyorsan bu ticaretteki klasik kalem oyunudur. Evvel indirim, daha sonra bindirim! Bu, uyanık her tüccarın yaptığı bir iş. Bu kalem oyunlarıyla, kandırmacalarla bizi uyutmaya çalışıyorlar.”
Odatv.com