Venole
Active member
KOMBİNE KORUNMA ile ESKİ DOST DÜŞMAN OLMAZ,
Güneşlenmeyi evvelden sıhhat kaynağı sanırdık. Fakat güneş bugün bizlere eskisinden farklı davranıyor. Delinen ozon katmanı niçiniyle daha fazla UV atmosfere giriyor ve canlılara eskisine bakılırsa daha fazlaca ziyan veriyor.
Evvelden yalnızca yazın korunmayı kâfi sanırdık. Artık kışın bile korunmak zorunda olduğumuzu biliyoruz.
Evvelce sırf açık havada iken direkt güneş ışınlarından korunmaya çalışırdık, artık kapalı ofis yerlerinde bile UV kaynakları bizi yakından etkiliyor, biliyoruz.
Bugünlerde yaza girmenin sevinci içimizi doldururken, dışarıdan ise güneş parlak ve sıcak ışınları ile vücudumuzu yalıyor.
her neyse ki güneşin yaşlandıran, yıpratan ziyanlı tesirlerini azaltmak için kullandığımız güneş koruyucular var. Güneş koruyucular hakkında ayrıntılarımız de yıllar ortasında değişti. Muhafaza faktörü arttıkça daha epeyce korunduğumuza inanırken, koruyuculuğun SPF ile paralel artmadığını gördük.
Öbür yandan filtrelerin içerikleri ile ilgili bilinmeyenleri de vakit içinde öğrendik. Kimyasal filtrelerin hormon reseptörleri ile etkileştiği ve anne sütüne geçtiği ortaya çıktı. Uluslar ortası Kanser, Androloji ve Toksikoloji mecmualarında bu mevzuda çıkan yazıların bir kısmı basından da duyuruldu. daha sonradan kullanıma sunulan fizikî filtreler bu niçinle alternatif yarattı ise de, titanyum ve çinko oksit üzere fizikî filtrelerin de üretilirken nano-partikül olmalarına rağmen, kullanıcıya ulaşana kadar küçük nano-partiküllerin birbirleri ile birleşerek büyük parçacıklar oluşturduğu ve esirgeyici yüzey kaplayıcılığının azaldığı ortaya çıktı. Pekala çaresiz miyiz?
Temel cilt bakımını “Yeni Nesil” cilt bakım eserleri ile yaparsak güneşin zararlarına karşı çaresiz değiliz. esasen tertipli olarak yapmamız gereken gözetici, yapılandırıcı ve onarıcı “Temel Cilt Bakımı” nı AC-11 içeren “Yeni Nesil” cilt bakım eserleri ile yaparsak, DNA tamirini destekleyen tesiri, UV filtrasyonu ile birleştiğinde, cilt için koruyuculuk yaklaşık 6 kat artıyor. Buna karşılık AC-11 içeren ACTIVAR üzere bir cilt bakım kremi ile kullanılan daha düşük SPF’li koruyucular yardımıyla kimyasal ve hormonal tesir azalır ya da fizikî filtrelerin tesirine katkıda bulunurken, AC-11 içeren ACTIVAR üzere “Yeni Nesil” cilt bakım eseri ile güneş lekesi oluşumu da besbelli olarak azalıyor.
Günümüzde şaşırtan biçimde yaygın bulunan D Vitamini yetmezliğinin, UV’den çok korunmaya bağlı olduğu düşünülmektedir. Cildimizin D vitamini üretmesine müsaade verecek yeterlilikte UV filtresi ile bir arada DNA tamiratının desteklenmesi üzere kombine gözetici bir yaklaşım daha inançlı bir tahlil olarak görünüyor. Bu sayede cildimiz, daha fazla D Vitamini üreterek hem erken yaşlarda osteoporoz gelişmenine tıpkı vakitte D Vitamini eksikliği ile paralel olan göğüs ve endometriyum kanseri riskine karşı korunmayı en doğal yolla artırabilecektir.
Kış boyunca cilt lekelerini tedavi ettirmeye çalışan bir epey kişinin yaz güneşiyle bir daha lekelenmemek için arayış ortasında bulunduğunu göz önüne alırsak, UV filtrasyonu ve DNA tamirat takviyesi kombinasyonu ile bir yandan güneşin zararlarından daha fazla korunurken, başka yandan da D vitamini eksikliğinin yol açtığı sakıncalara karşı da tedbir almış oluruz.
DNA tamiratını artırıcı “Yeni Nesil” cilt bakım eseri ile güneş muhafaza mamüllerinin “KOMBİNE KORUNMA”sı yardımıyla, yaz uzunluğu kâfi D Vitaminini alırken, cildin kendini doğal muhafaza metodu olan bronzlaşmaya da müsaade verilecek, hem daha güzel bir bakım birebir vakitte daha az yaşlanmak için de faal bir yardımcı olacaktır. Yeni Kuşak cilt bakım eserleri yalnız epeyce yeterli bir temel cilt bakımı ve tesirli bir anti-aging tesir sağlamak değil, hem de onarıcı tesire de sahip olmak için geliştirildiğinden, bilhassa yaşlandıran güneşli yaz günlerinde akıllarda kalması ve yaz boyunca uygulanması cilt sıhhati ve lekelerden korunma için yararlı olacaktır.
Güneşlenmeyi evvelden sıhhat kaynağı sanırdık. Fakat güneş bugün bizlere eskisinden farklı davranıyor. Delinen ozon katmanı niçiniyle daha fazla UV atmosfere giriyor ve canlılara eskisine bakılırsa daha fazlaca ziyan veriyor.
Evvelden yalnızca yazın korunmayı kâfi sanırdık. Artık kışın bile korunmak zorunda olduğumuzu biliyoruz.
Evvelce sırf açık havada iken direkt güneş ışınlarından korunmaya çalışırdık, artık kapalı ofis yerlerinde bile UV kaynakları bizi yakından etkiliyor, biliyoruz.
Bugünlerde yaza girmenin sevinci içimizi doldururken, dışarıdan ise güneş parlak ve sıcak ışınları ile vücudumuzu yalıyor.
her neyse ki güneşin yaşlandıran, yıpratan ziyanlı tesirlerini azaltmak için kullandığımız güneş koruyucular var. Güneş koruyucular hakkında ayrıntılarımız de yıllar ortasında değişti. Muhafaza faktörü arttıkça daha epeyce korunduğumuza inanırken, koruyuculuğun SPF ile paralel artmadığını gördük.
Öbür yandan filtrelerin içerikleri ile ilgili bilinmeyenleri de vakit içinde öğrendik. Kimyasal filtrelerin hormon reseptörleri ile etkileştiği ve anne sütüne geçtiği ortaya çıktı. Uluslar ortası Kanser, Androloji ve Toksikoloji mecmualarında bu mevzuda çıkan yazıların bir kısmı basından da duyuruldu. daha sonradan kullanıma sunulan fizikî filtreler bu niçinle alternatif yarattı ise de, titanyum ve çinko oksit üzere fizikî filtrelerin de üretilirken nano-partikül olmalarına rağmen, kullanıcıya ulaşana kadar küçük nano-partiküllerin birbirleri ile birleşerek büyük parçacıklar oluşturduğu ve esirgeyici yüzey kaplayıcılığının azaldığı ortaya çıktı. Pekala çaresiz miyiz?
Temel cilt bakımını “Yeni Nesil” cilt bakım eserleri ile yaparsak güneşin zararlarına karşı çaresiz değiliz. esasen tertipli olarak yapmamız gereken gözetici, yapılandırıcı ve onarıcı “Temel Cilt Bakımı” nı AC-11 içeren “Yeni Nesil” cilt bakım eserleri ile yaparsak, DNA tamirini destekleyen tesiri, UV filtrasyonu ile birleştiğinde, cilt için koruyuculuk yaklaşık 6 kat artıyor. Buna karşılık AC-11 içeren ACTIVAR üzere bir cilt bakım kremi ile kullanılan daha düşük SPF’li koruyucular yardımıyla kimyasal ve hormonal tesir azalır ya da fizikî filtrelerin tesirine katkıda bulunurken, AC-11 içeren ACTIVAR üzere “Yeni Nesil” cilt bakım eseri ile güneş lekesi oluşumu da besbelli olarak azalıyor.
Günümüzde şaşırtan biçimde yaygın bulunan D Vitamini yetmezliğinin, UV’den çok korunmaya bağlı olduğu düşünülmektedir. Cildimizin D vitamini üretmesine müsaade verecek yeterlilikte UV filtresi ile bir arada DNA tamiratının desteklenmesi üzere kombine gözetici bir yaklaşım daha inançlı bir tahlil olarak görünüyor. Bu sayede cildimiz, daha fazla D Vitamini üreterek hem erken yaşlarda osteoporoz gelişmenine tıpkı vakitte D Vitamini eksikliği ile paralel olan göğüs ve endometriyum kanseri riskine karşı korunmayı en doğal yolla artırabilecektir.
Kış boyunca cilt lekelerini tedavi ettirmeye çalışan bir epey kişinin yaz güneşiyle bir daha lekelenmemek için arayış ortasında bulunduğunu göz önüne alırsak, UV filtrasyonu ve DNA tamirat takviyesi kombinasyonu ile bir yandan güneşin zararlarından daha fazla korunurken, başka yandan da D vitamini eksikliğinin yol açtığı sakıncalara karşı da tedbir almış oluruz.
DNA tamiratını artırıcı “Yeni Nesil” cilt bakım eseri ile güneş muhafaza mamüllerinin “KOMBİNE KORUNMA”sı yardımıyla, yaz uzunluğu kâfi D Vitaminini alırken, cildin kendini doğal muhafaza metodu olan bronzlaşmaya da müsaade verilecek, hem daha güzel bir bakım birebir vakitte daha az yaşlanmak için de faal bir yardımcı olacaktır. Yeni Kuşak cilt bakım eserleri yalnız epeyce yeterli bir temel cilt bakımı ve tesirli bir anti-aging tesir sağlamak değil, hem de onarıcı tesire de sahip olmak için geliştirildiğinden, bilhassa yaşlandıran güneşli yaz günlerinde akıllarda kalması ve yaz boyunca uygulanması cilt sıhhati ve lekelerden korunma için yararlı olacaktır.