kunteper
Member
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, daha epey milletvekili çıkarmak için altılı masadaki partilerin farklı ittifaklar kurmasını önerdi. Davutoğlu, tıpkı siyasi gelenekten olan Gelecek, DEVA ve Saadet partilerinin başka bir ittifak kurmasını, mümkünse ortak listeyle seçime girmesi fikrini savundu.
Davutoğlu, “Bunun işbirliği masası olarak sürmesi başkanlarca kabul goren bir görüş oldu. İşbirliği ittifakın önünü kapatmıyor. İki seçim var. Bir: Cumhurbaşkanlığı. İki: Milletvekili seçimi. Cumhurbaşkanlığında ortak aday belirlemede mutabıkız. Lakin son düzenleme ile milletvekili seçiminde ittifakın getirisi yok. Artık oylar ittifak ortasında dağıtılmadığı için partiler logolarıyla girdiği anda da tıpkı mantık işleyecek.
Tek başına cumhurbaşkanlığını kazanmak yetmez. Kıymetli olan, mecliste çoğunluğa sahip olmak. Yapıyı lakin o denli değiştirebilirsiniz. Onun için partilerin tekil hesaplardan daha fazlaca muhalefetin en çok nasıl milletvekili çıkaracağının hesabını yapması lazım.
ÖNYARGI OLMAKSIZIN PLANLAMAK LAZIM
Altılı işbirliği ortasında her opsiyona masayı açık tutmak lazım. İki yolu var. Ya farklı kitlelere hitap eden partiler bir ortaya gelerek, oyları maksimize edebilir. Ya da birebir kitleye hitap ettikleri için o kitleye inanç vererek maksimize edebilir. Önyargı olmaksızın, opsiyonları azaltmaksızın, tekil çıkarlar ortasında düşünmeksizin bunun planlanması lazım.
Üç partinin (Gelecek, DEVA, Saadet) AK Parti’ye oy verenlere inanç verecek ortak tavır içine gelmesi epey faydalı olur. Geçen sene temmuz ayında Temel Karamollaoğlu ve Ali Babacan’a şu teklifte bulundum: Erdoğan, muhafazakarları 28 Şubat’la tehdit ediyor. Gelin, üçümüz açıklama yapalım. “28 Şubat senaryolarını kim getirmek isterse istesin uğraş edeceğimizi, lakin 28 Şubat tehdidiyle yolsuzluklarına meşruiyet kazandırmak isteyen iktidara karşı da ortak gayret edeceğimizi beyan edelim” dedim. Maalesef mutabakat sağlanamadı. Sağlansa ileri ve gerçek bir adım olurdu. Bunu bu biçimde Kılıçdaroğlu ve Akşener’e de açtım. “Doğru olur, altılı işbirliğimizi bozmaz” dediler.
‘ÖNEMLİ OLAN MUHALEFETİN EN ÇOK MİLLETVEKİLİ SOKMASI’
Millet İttifakı kıymetli işler yaptı lakin seçimden daha sonra devam etmedi. Yapıların gözden geçirilmesi lazım. Şu an ne var elimizde? Altılı işbirliği. İşbirliğinin temel unsurlarından sapmadan alternatif modellerin düşünülmesi ve denenmesinde yanlışlık yok. Kıymetli olan, muhalefetin en çok milletvekilini meclise sokması.” (HABER MERKEZİ)
SÖYLEŞİNİN TAMAMI
Davutoğlu, “Bunun işbirliği masası olarak sürmesi başkanlarca kabul goren bir görüş oldu. İşbirliği ittifakın önünü kapatmıyor. İki seçim var. Bir: Cumhurbaşkanlığı. İki: Milletvekili seçimi. Cumhurbaşkanlığında ortak aday belirlemede mutabıkız. Lakin son düzenleme ile milletvekili seçiminde ittifakın getirisi yok. Artık oylar ittifak ortasında dağıtılmadığı için partiler logolarıyla girdiği anda da tıpkı mantık işleyecek.
Tek başına cumhurbaşkanlığını kazanmak yetmez. Kıymetli olan, mecliste çoğunluğa sahip olmak. Yapıyı lakin o denli değiştirebilirsiniz. Onun için partilerin tekil hesaplardan daha fazlaca muhalefetin en çok nasıl milletvekili çıkaracağının hesabını yapması lazım.
ÖNYARGI OLMAKSIZIN PLANLAMAK LAZIM
Altılı işbirliği ortasında her opsiyona masayı açık tutmak lazım. İki yolu var. Ya farklı kitlelere hitap eden partiler bir ortaya gelerek, oyları maksimize edebilir. Ya da birebir kitleye hitap ettikleri için o kitleye inanç vererek maksimize edebilir. Önyargı olmaksızın, opsiyonları azaltmaksızın, tekil çıkarlar ortasında düşünmeksizin bunun planlanması lazım.
Üç partinin (Gelecek, DEVA, Saadet) AK Parti’ye oy verenlere inanç verecek ortak tavır içine gelmesi epey faydalı olur. Geçen sene temmuz ayında Temel Karamollaoğlu ve Ali Babacan’a şu teklifte bulundum: Erdoğan, muhafazakarları 28 Şubat’la tehdit ediyor. Gelin, üçümüz açıklama yapalım. “28 Şubat senaryolarını kim getirmek isterse istesin uğraş edeceğimizi, lakin 28 Şubat tehdidiyle yolsuzluklarına meşruiyet kazandırmak isteyen iktidara karşı da ortak gayret edeceğimizi beyan edelim” dedim. Maalesef mutabakat sağlanamadı. Sağlansa ileri ve gerçek bir adım olurdu. Bunu bu biçimde Kılıçdaroğlu ve Akşener’e de açtım. “Doğru olur, altılı işbirliğimizi bozmaz” dediler.
‘ÖNEMLİ OLAN MUHALEFETİN EN ÇOK MİLLETVEKİLİ SOKMASI’
Millet İttifakı kıymetli işler yaptı lakin seçimden daha sonra devam etmedi. Yapıların gözden geçirilmesi lazım. Şu an ne var elimizde? Altılı işbirliği. İşbirliğinin temel unsurlarından sapmadan alternatif modellerin düşünülmesi ve denenmesinde yanlışlık yok. Kıymetli olan, muhalefetin en çok milletvekilini meclise sokması.” (HABER MERKEZİ)
SÖYLEŞİNİN TAMAMI