kunteper
Member
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu 29 Mayıs’ta altılı masa toplantılarından birine konut sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Bu hafta önderler tipine çıkacak olan Ahmet Davutoğlu, Karar Gazetesi’nden Osman Sert’e Seçim güvenliği ve SADAT ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Ahmet Davutoğlu şunları söylemiş oldu:
“Seçim güvenliği konusunda çalışma kümemizde hayli âlâ bir ortam oluştu, epeyce deneyimli arkadaşlar var. Seçim güvenliğinin teminatı bu altılı masa. Biz 6 önder seçimin objektif koşullarda yapılması için her türlü çabayı seçim öncesinde, sürecinde, sandık başında ve daha sonrasında oy sayımında göstereceğiz, kimse tereddüt etmesin. Türkiye’de objektif ve muteber bir seçim yapılacak. Kimse bunu engelleyemeyecek. Şeffaf olmayan kamu kontrolüne açık olmayan hiç bir yapı demokratik hukuk devletinde faaliyet gösteremez. Şayet birtakım tezler var ise bu savların şeffaf biçimde tartışılması, konuşulması, başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bütün devlet kurumlarının da gerekli ayrıntıları kamuoyuyla paylaşması lazım. hiç bir güç, hiç bir yapı o denli yahut bu biçimde devreye girerek Türkiye’de kamu nizamı yahut seçim güvenliği konusunda faaliyet gösterdiği argümanında bulunamaz, faaliyet gösteremez. SADAT denilen bir yapıya gelince… Benim dönemimde içeride yahut dışarıda devlet ismine faaliyet gösteren bu biçimde bir yapı kelam konusu değildi. Şunu da ayırt edelim yalnız… Büyük ülkelerin tümünde güvenlik şirketleri vardır. Bunda rastgele bir sakınca yok. Buradaki sorun şeffaflığın olmaması. Bunlar meclis kontrolüne, tüzel kontrole açık olmalı. SADAT’la ilgili kuşkuları ortadan kaldıran bir yaklaşım benimsenmeli. Lakin Cumhurbaşkanının şu kelamları kuşkuları artırıyor; benim kendileriyle hiç bir hukukum yok diyor. Hâlbuki kurucusu, cumhurbaşkanı başdanışmanlığı yapmış.”
Ahmet Davutoğlu şunları söylemiş oldu:
“Seçim güvenliği konusunda çalışma kümemizde hayli âlâ bir ortam oluştu, epeyce deneyimli arkadaşlar var. Seçim güvenliğinin teminatı bu altılı masa. Biz 6 önder seçimin objektif koşullarda yapılması için her türlü çabayı seçim öncesinde, sürecinde, sandık başında ve daha sonrasında oy sayımında göstereceğiz, kimse tereddüt etmesin. Türkiye’de objektif ve muteber bir seçim yapılacak. Kimse bunu engelleyemeyecek. Şeffaf olmayan kamu kontrolüne açık olmayan hiç bir yapı demokratik hukuk devletinde faaliyet gösteremez. Şayet birtakım tezler var ise bu savların şeffaf biçimde tartışılması, konuşulması, başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bütün devlet kurumlarının da gerekli ayrıntıları kamuoyuyla paylaşması lazım. hiç bir güç, hiç bir yapı o denli yahut bu biçimde devreye girerek Türkiye’de kamu nizamı yahut seçim güvenliği konusunda faaliyet gösterdiği argümanında bulunamaz, faaliyet gösteremez. SADAT denilen bir yapıya gelince… Benim dönemimde içeride yahut dışarıda devlet ismine faaliyet gösteren bu biçimde bir yapı kelam konusu değildi. Şunu da ayırt edelim yalnız… Büyük ülkelerin tümünde güvenlik şirketleri vardır. Bunda rastgele bir sakınca yok. Buradaki sorun şeffaflığın olmaması. Bunlar meclis kontrolüne, tüzel kontrole açık olmalı. SADAT’la ilgili kuşkuları ortadan kaldıran bir yaklaşım benimsenmeli. Lakin Cumhurbaşkanının şu kelamları kuşkuları artırıyor; benim kendileriyle hiç bir hukukum yok diyor. Hâlbuki kurucusu, cumhurbaşkanı başdanışmanlığı yapmış.”