kunteper
Member
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Lideri Mustafa Sarıgül, Kocaeli’de; “Milli görüş gömleğini artık euro ve dolara astılar. Çin işi gömlek giymeye kalktılar. Personeller karın tokluğuna çalışacak, sendikal hak ve özgürlük olmayacak, toplumsal devlet olmayacak, demokrasi olmayacak, hukuk olmayacak, insan haklarına hürmet olmayacak. Çocuklarımız, özgür bir ortamda büyümeyecek, Türkiye bu biçimde mi kalkınacak? Kim için kalkınacak? Bu kalkınmanın kime ne yararı olacak? Kimse bize Çin gömleği giydiremez” açıklamasını yaptı.
Ulusal görüş gömleğini euro ve dolara astılar. Çin işi gömlek giymeye kalktılar. Çalışanlar karın tokluğuna çalışacak, sendikal hak ve özgürlük olmayacak. Toplumsal devlet olmayacak. Demokrasi olmayacak, hukuk olmayacak, insan haklarına hürmet olmayacak. Çocuklarımız, özgür bir ortamda büyümeyecek, Türkiye kalkınacak o denli mi? Kim için kalkınacak? Bu kalkınmanın kime ne yararı olacak?” dedi.
TDP Genel Lideri Mustafa Sarıgül, İzmit’te bir otelde, basın toplantısı düzenledi. Sarıgül, özetle şunları söylemiş oldu:
“GARİP BİR SİYASET ANLAYIŞLARI VAR”
Türkiye iktisadı uçuşa geçmişti, Amerika, Avrupa bizi kıskanıyordu. Sayın Erdoğan, iktisadın kitabını yazmıştı. daha sonra ne olduysa kendimizi birden ekonomik kurtuluş savaşının ortasında bulduk. AKP takımlarının artık hayli garip bir siyaset anlayışları var. AKP’yi eleştirmek düşmanlık oluyor. İktidardan gitmelerini istemek, ‘artık bırakın’, ‘iktidarlar mevsim üzeredir, vakti gelince değişir’ dediğimiz vakit hatalı oluyoruz.
Bugünlerde sorumluluk almayı da hiç sevmiyorlar. Yatırımlar artmayınca iş dünyası; fiyatlar yükselince stokçular, döviz yükselince dış güçleri suçlamaya devam ediyor. Niçin bunu yaptı, dış güçler 19 yıldır yok muydu? Ülkemizi 20 yıldır AK Parti yönetmiyor mu? Dış güçler mi size söylemiş oldu, 128 milyar doları satın diye? Dış güçler mi size dedi, bir yılda üç sefer, gece yarısı operasyonları ile Merkez Bankası liderlerini değiştirin?
Unutmayın merhum Ecevit, Özal, Süleyman Demirel devrinde; Hazine’ye hiç kimse karışmazdı. Hangi siyasi parti iktidar olursa olsun Hazine özgürdü. O niçinle siz iktisada inanç vermezseniz, iktisada siyaseti karıştırırsanız, ülkemizin geldiği nokta budur? Dış güçler mi dedi size köprülerin, otoyolların ihalesini dolarla, euroyla yapın diye. Dış güçler mi dedi size; 120 milyar dolarlık tarım ithalatı yapın diye.”
“KİMSE BİZİ ÇİN’E DÖNDÜREMEZ”
Yeni bir ekonomik model diye, Türkiye’ye harika bir şey sunduklarını söylüyorlar. Ulusal görüş gömleğini artık euro ve dolara astılar. Çin işi gömlek giymeye kalktılar. Personeller karın tokluğuna çalışacak, sendikal hak ve özgürlük olmayacak, toplumsal devlet olmayacak, demokrasi olmayacak, hukuk olmayacak, insan haklarına hürmet olmayacak. Çocuklarımız, özgür bir ortamda büyümeyecek, Türkiye bu biçimde mi kalkınacak? Kim için kalkınacak? Bu kalkınmanın kime ne yararı olacak? Kimse bize Çin gömleği giydiremez. Bizim istikametimiz muhakkaktır. Türkiye Değişim Partisi’nin yolu, Atatürk’ün açtığı yoldur. Bizim istikametimiz, refahı ve kalkınmayı insan haklarına dayalı, demokratik, laik, toplumsal bir hukuk devleti ortasında sağlamaktır. Ülke iktisadı epeyce güç günlerden geçiyor. İğniçin ipliğe her şeye neredeyse saat başı artırım geliyor. Ülkeyi yönetenler ve AKP milletvekilleri, ya her şey fazlaca yeterli, bolluk var diyorlar ya da az yiyin, kombiyi kısın, şükredin diyorlar ancak kendileri beş altı yerden maaş almaktan geri durmuyorlar.”
“84 MİLYONUN HAKKINI 84 BİREYE YEDİRMEYECEĞİZ”
AKP’nin milletten uzaklaştığını ve milletten uzaklaşan her siyasi partinin tarihin tozlu sayfalarında yer alacağını belirten Sarıgül, “Buna öncülük edecek olan, bunu sağlayacak olan parti de TDP olacaktır. TDP, ne yapacağını, nasıl yapacağını bilen, maharetli ve vicdanlı takımlardır. İş başına geleceğiz ve problemleri biz çözeceğiz. Ülkeyi hukukun üstünlüğü ve demokrasi ortasında yöneteceğiz. Üretim iktisadına döneceğiz. Ekonomiyi ehil ellere teslim edeceğiz. Yolsuzluk, israf ve şatafatı bitireceğiz. Hiç kimse hiç bir biçimde, iki, üç yerden, beş yerden maaş alamayacak. Devletteki lüks araçları, uçakları satacağız. Bütçe disiplini sağlayacağız. Yatırım ortamını canlandıracağız” dedi.
Özel kesimin girmediği alanlara ve bölgelere devlet yatırımı yapacaklarını söyleyen Sarıgül şöyleki devam etti:
“Vergiyi fakirin sofrasından değil, ayrıcalıklı şirketlerden alacağız. 84 milyonun hakkını 84 şahsa yedirmeyeceğiz. Türkiye Değişim Partisi iktidarıyla ülkemizde yeni bir yapılanma, uzlaşma ve atılım periyodu başlayacak. Ülkemize varlık, bolluk, rahmet gelecek. Türkiye, geniş bir nefes alacak, rahata kavuşacak.”
Basın mensuplarının sorularına cevap veren Sarıgül; “TDP, sorumluluğun şuurunda olan bir partidir. Ülke yansın bitsin, biz yarın sabah iktidara gelelim diyen bir parti değiliz. Evvel ülkemiz değerlidir. Öğrenciler karnelerini her sene siyaset adamları ise 5 senede bir alır. Seçimlerin erken yapılmasını yanlışsız bulmayız. Seçimler vaktinde yanlışsız yapılsın ki politikler mazeret bulamasın. Benim daha vaktim vardı demesin. Ayrıyeten seçimlere dışarıdan müdahale yapılmasını hakikat bulmayız. TDP, tarafsız Cumhurbaşkanı, kuvvetli bir parlemento ve bağımsız bir yargı ister. Bizim iktidarımızda dışarıdan Bakan ataması yapılmayacak” dedi.
“BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HAKİKAT BULMUYORUZ”
Sarıgül, şunları söylemiş oldu:
“TDP, hususlarına ve dersine en düzgün çalışan partidir. Öteki siyasi partiler bizi taklit ediyorlar. Biz Esnaf Bakanlığı dedik artık onlar onu diyorlar. Biz genel liderini partiye kayıtlı üyeler seçecek dedik. Artık kimi partiler de onu söylüyor. Biz kendimize güveniyoruz. Hatay, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize son ikramıdır. Hatay’a lisan uzatamazlar. Atatürk’ün askerleri hala burada. TDP, ofsayata düşmez. Biz artık geçim derdini, yoksulluğu, ekonomiyi konuşalım. Gençler üniversiteyi kazanmışlar yurt bulamıyorlar, üniversiteyi bitirenler iş bulamıyorlar. Biz Türkiye’nin problemlerini konuşacağız. Artık ittifak konuşamayız. Biz parlamenter sistemden yanayız. Tarafsız Cumhurbaşkanı olsun istiyoruz. Başkanlık sistemini yanlışsız bulmuyoruz. Ortak akıldan yanayız.”
“YÜZDE 4’Ü YAKALAMAMIZ LAZIM”
67 vilayette teşkilatlarını kurduklarını ve artık oy pusulasında yer aldıklarını belirten Sarıgül, “Kalbinizin sesini dinleyip oyunuzu kullanacaksınız. Mührü kalbin tam ortasına vurun. Türkiye’nin dört bir yanında anketleri gördüm. Gittiğim her yerde sevgiyi gördüm. Şu anda anketlerimiz yüzde 1 ile yüzde 3 içinde değişiyor. Daha fazla iştirak ile yapsak sonuçlara değişiyor. Yılbaşından daha sonra daha faal bir siyasete geçiyoruz. Kamuoyu yoklamalarında yüzde 4 oranını yakalamamız lazım. Dağlar ne kadar yüksek olursa olsun güneşin doğuşunu kimse engelleyemez. Ampulleri değiştirmenin vakti geldi” dedi.
ESNAF KEDER YANDI
Sarıgül, basın açıklamalarının akabinde esnaf ziyareti gerçekleştirdi. İzmit’te esnaf ziyaretleri yapan Sarıgül, İzmit esnafından Kemal Kavalcı’nın dükkanına uğradı. Telefon ve teknoloji alım satımı yapan Kavalcı, Sarıgül’e keder yandı. Kavalcı; “Maalesef krizden etkilendik. Şu anda 26-27 bin liraya aygıt satıyorum. Sattığım malı yerine koyamıyorum. Karaborsa var. 4 ay daha sonrasına mal için gün veriyorlar. Çok güç durumdayız” dedi.
Ulusal görüş gömleğini euro ve dolara astılar. Çin işi gömlek giymeye kalktılar. Çalışanlar karın tokluğuna çalışacak, sendikal hak ve özgürlük olmayacak. Toplumsal devlet olmayacak. Demokrasi olmayacak, hukuk olmayacak, insan haklarına hürmet olmayacak. Çocuklarımız, özgür bir ortamda büyümeyecek, Türkiye kalkınacak o denli mi? Kim için kalkınacak? Bu kalkınmanın kime ne yararı olacak?” dedi.
TDP Genel Lideri Mustafa Sarıgül, İzmit’te bir otelde, basın toplantısı düzenledi. Sarıgül, özetle şunları söylemiş oldu:
“GARİP BİR SİYASET ANLAYIŞLARI VAR”
Türkiye iktisadı uçuşa geçmişti, Amerika, Avrupa bizi kıskanıyordu. Sayın Erdoğan, iktisadın kitabını yazmıştı. daha sonra ne olduysa kendimizi birden ekonomik kurtuluş savaşının ortasında bulduk. AKP takımlarının artık hayli garip bir siyaset anlayışları var. AKP’yi eleştirmek düşmanlık oluyor. İktidardan gitmelerini istemek, ‘artık bırakın’, ‘iktidarlar mevsim üzeredir, vakti gelince değişir’ dediğimiz vakit hatalı oluyoruz.
Bugünlerde sorumluluk almayı da hiç sevmiyorlar. Yatırımlar artmayınca iş dünyası; fiyatlar yükselince stokçular, döviz yükselince dış güçleri suçlamaya devam ediyor. Niçin bunu yaptı, dış güçler 19 yıldır yok muydu? Ülkemizi 20 yıldır AK Parti yönetmiyor mu? Dış güçler mi size söylemiş oldu, 128 milyar doları satın diye? Dış güçler mi size dedi, bir yılda üç sefer, gece yarısı operasyonları ile Merkez Bankası liderlerini değiştirin?
Unutmayın merhum Ecevit, Özal, Süleyman Demirel devrinde; Hazine’ye hiç kimse karışmazdı. Hangi siyasi parti iktidar olursa olsun Hazine özgürdü. O niçinle siz iktisada inanç vermezseniz, iktisada siyaseti karıştırırsanız, ülkemizin geldiği nokta budur? Dış güçler mi dedi size köprülerin, otoyolların ihalesini dolarla, euroyla yapın diye. Dış güçler mi dedi size; 120 milyar dolarlık tarım ithalatı yapın diye.”
“KİMSE BİZİ ÇİN’E DÖNDÜREMEZ”
Yeni bir ekonomik model diye, Türkiye’ye harika bir şey sunduklarını söylüyorlar. Ulusal görüş gömleğini artık euro ve dolara astılar. Çin işi gömlek giymeye kalktılar. Personeller karın tokluğuna çalışacak, sendikal hak ve özgürlük olmayacak, toplumsal devlet olmayacak, demokrasi olmayacak, hukuk olmayacak, insan haklarına hürmet olmayacak. Çocuklarımız, özgür bir ortamda büyümeyecek, Türkiye bu biçimde mi kalkınacak? Kim için kalkınacak? Bu kalkınmanın kime ne yararı olacak? Kimse bize Çin gömleği giydiremez. Bizim istikametimiz muhakkaktır. Türkiye Değişim Partisi’nin yolu, Atatürk’ün açtığı yoldur. Bizim istikametimiz, refahı ve kalkınmayı insan haklarına dayalı, demokratik, laik, toplumsal bir hukuk devleti ortasında sağlamaktır. Ülke iktisadı epeyce güç günlerden geçiyor. İğniçin ipliğe her şeye neredeyse saat başı artırım geliyor. Ülkeyi yönetenler ve AKP milletvekilleri, ya her şey fazlaca yeterli, bolluk var diyorlar ya da az yiyin, kombiyi kısın, şükredin diyorlar ancak kendileri beş altı yerden maaş almaktan geri durmuyorlar.”
“84 MİLYONUN HAKKINI 84 BİREYE YEDİRMEYECEĞİZ”
AKP’nin milletten uzaklaştığını ve milletten uzaklaşan her siyasi partinin tarihin tozlu sayfalarında yer alacağını belirten Sarıgül, “Buna öncülük edecek olan, bunu sağlayacak olan parti de TDP olacaktır. TDP, ne yapacağını, nasıl yapacağını bilen, maharetli ve vicdanlı takımlardır. İş başına geleceğiz ve problemleri biz çözeceğiz. Ülkeyi hukukun üstünlüğü ve demokrasi ortasında yöneteceğiz. Üretim iktisadına döneceğiz. Ekonomiyi ehil ellere teslim edeceğiz. Yolsuzluk, israf ve şatafatı bitireceğiz. Hiç kimse hiç bir biçimde, iki, üç yerden, beş yerden maaş alamayacak. Devletteki lüks araçları, uçakları satacağız. Bütçe disiplini sağlayacağız. Yatırım ortamını canlandıracağız” dedi.
Özel kesimin girmediği alanlara ve bölgelere devlet yatırımı yapacaklarını söyleyen Sarıgül şöyleki devam etti:
“Vergiyi fakirin sofrasından değil, ayrıcalıklı şirketlerden alacağız. 84 milyonun hakkını 84 şahsa yedirmeyeceğiz. Türkiye Değişim Partisi iktidarıyla ülkemizde yeni bir yapılanma, uzlaşma ve atılım periyodu başlayacak. Ülkemize varlık, bolluk, rahmet gelecek. Türkiye, geniş bir nefes alacak, rahata kavuşacak.”
Basın mensuplarının sorularına cevap veren Sarıgül; “TDP, sorumluluğun şuurunda olan bir partidir. Ülke yansın bitsin, biz yarın sabah iktidara gelelim diyen bir parti değiliz. Evvel ülkemiz değerlidir. Öğrenciler karnelerini her sene siyaset adamları ise 5 senede bir alır. Seçimlerin erken yapılmasını yanlışsız bulmayız. Seçimler vaktinde yanlışsız yapılsın ki politikler mazeret bulamasın. Benim daha vaktim vardı demesin. Ayrıyeten seçimlere dışarıdan müdahale yapılmasını hakikat bulmayız. TDP, tarafsız Cumhurbaşkanı, kuvvetli bir parlemento ve bağımsız bir yargı ister. Bizim iktidarımızda dışarıdan Bakan ataması yapılmayacak” dedi.
“BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HAKİKAT BULMUYORUZ”
Sarıgül, şunları söylemiş oldu:
“TDP, hususlarına ve dersine en düzgün çalışan partidir. Öteki siyasi partiler bizi taklit ediyorlar. Biz Esnaf Bakanlığı dedik artık onlar onu diyorlar. Biz genel liderini partiye kayıtlı üyeler seçecek dedik. Artık kimi partiler de onu söylüyor. Biz kendimize güveniyoruz. Hatay, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize son ikramıdır. Hatay’a lisan uzatamazlar. Atatürk’ün askerleri hala burada. TDP, ofsayata düşmez. Biz artık geçim derdini, yoksulluğu, ekonomiyi konuşalım. Gençler üniversiteyi kazanmışlar yurt bulamıyorlar, üniversiteyi bitirenler iş bulamıyorlar. Biz Türkiye’nin problemlerini konuşacağız. Artık ittifak konuşamayız. Biz parlamenter sistemden yanayız. Tarafsız Cumhurbaşkanı olsun istiyoruz. Başkanlık sistemini yanlışsız bulmuyoruz. Ortak akıldan yanayız.”
“YÜZDE 4’Ü YAKALAMAMIZ LAZIM”
67 vilayette teşkilatlarını kurduklarını ve artık oy pusulasında yer aldıklarını belirten Sarıgül, “Kalbinizin sesini dinleyip oyunuzu kullanacaksınız. Mührü kalbin tam ortasına vurun. Türkiye’nin dört bir yanında anketleri gördüm. Gittiğim her yerde sevgiyi gördüm. Şu anda anketlerimiz yüzde 1 ile yüzde 3 içinde değişiyor. Daha fazla iştirak ile yapsak sonuçlara değişiyor. Yılbaşından daha sonra daha faal bir siyasete geçiyoruz. Kamuoyu yoklamalarında yüzde 4 oranını yakalamamız lazım. Dağlar ne kadar yüksek olursa olsun güneşin doğuşunu kimse engelleyemez. Ampulleri değiştirmenin vakti geldi” dedi.
ESNAF KEDER YANDI
Sarıgül, basın açıklamalarının akabinde esnaf ziyareti gerçekleştirdi. İzmit’te esnaf ziyaretleri yapan Sarıgül, İzmit esnafından Kemal Kavalcı’nın dükkanına uğradı. Telefon ve teknoloji alım satımı yapan Kavalcı, Sarıgül’e keder yandı. Kavalcı; “Maalesef krizden etkilendik. Şu anda 26-27 bin liraya aygıt satıyorum. Sattığım malı yerine koyamıyorum. Karaborsa var. 4 ay daha sonrasına mal için gün veriyorlar. Çok güç durumdayız” dedi.