kunteper
Member
AK Parti Genel Lider Yardımcısı ve parti sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Kızılcahamam’da gerçekleştirdiği Belediye Liderleri İstişare ve Kıymetlendirme Toplantısı daha sonrası açıklamalarda bulundu. Döviz kurundaki düşüş ve kur muhafazalı TL mevduat uygulamasıyla ilgili konuşan Çelik, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun çiftçiye fiyatsız elektrik vaadine ait ise “Siyasi rüşvet manasına gelebilecek cümleler kurulması siyasetçiye yakışmaz. izleyicisi ne kadar bilmiyorum lakin senaryosu ve oyunculuğu makus bir dizi. bakılırsav yetkisi olmayan bir açıklama” sözlerini kullandı.
‘MAHCUP OLMASI GEREKEN İFADELER’
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Bize Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını verin, elektriği bütün çiftçilere parasız vereceğiz.’ üzere bir açıklaması olmuştu. Emsal bir açıklamayı da Adana’da yaptı. Bu bahiste değerlendirmeniz ne olur?” sorusu üzerine Çelik, şu cevabı verdi:
“Belediyelerin yetki ve bakılırsav alanında olmayan bir açıklama yapıyor. Bir de ‘Bu belediyeyi bize verirseniz biz size şu hizmetleri getiririz.’ gibisinden bir açıklama. Siyasi rüşvet ve siyasi siyasi şantaj içinde salınan, maalesef siyasi etikle epey bağdaştırılamayacak bir üslup. Şunu hiç bir vakit unutmamak gerekir, demokratik bir siyasette hepimizin amiri vatandaşımızdır. Vatandaşa gidip de koşullu bir biçimde bir pazarlıkla, siyasi rüşvet manasına gelebilecek, siyasi şantaj manasına gelebilecek cümleler kurulması, hiç bir siyasetçiye yakışmaz, bu yakışık almaz. ‘Siz bize belediyeyi verirseniz…’ ya da ‘Şu kadar oy verirseniz, biz de şu hizmeti getiririz…’ gibisinden bir şey, doğrusunu söylemek gerekirse siyasi açıdan asla kabul edilemeyecek, vatandaş önünde aslında bir siyasetçinin mahcup olması gereken tabirlerdir.”
‘TEMENNİ SİYASETİ DEVAM EDİYOR’
TBMM’deki açıklamasında, iktidara gelmeleri durumda yapacaklarına ait bahis başlıklarını sıraladığı hatırlatılarak bu mevzudaki değerlendirmesi sorulan Çelik, Kılıçdaroğlu’nun açıklamasında birtakım temennilerin yer aldığını söylemiş oldu. “Kılıçdaroğlu’nun temenni siyaseti devam ediyor.” diyen Çelik, açıklanan yedi maddeyi okuduğunu lisana getirdi. Çelik, şöyleki konuştu:
“Burada iki tane bahis var. Bir tanesi, alışılmış bu CHP geleneğinde, bakılırsavdeki cumhurbaşkanına talimat verme formunda bir alışkanlık vardı, vesayet alışkanlığı, artık bunun bir üst basamağa geçtiğini görüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, çabucak hemen nazaranvde olmayan ve seçilmiş cumhurbaşkanına da talimat vermeye başladı. Yani şu cümleyi şöyleki kursa, ‘Bir daha sonraki cumhurbaşkanı kendisinin olacağı’ndan bahsetse, ‘Ben de vazifeye gelirsem şunları yapacağım’ dese inandırıcı olmaz fakat en azından kendi içerisinde dengeli olur. Lakin kendisinin olacağından bahsetmiyor.”
‘DAHA ORTADA ADAY BİLE YOK’
Kılıçdaroğlu’nun, “13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı’ndan olacak” söylemiş olduğini ve cumhurbaşkanına ‘talimat verdiğini’ söyleyen Çelik, şunları kaydetti:
“Yani artık, en çok ‘diktatörlük’ diyenler bunlar, en hayli bu konularda ‘tek adam’ rejimi diyenler bunlar, legal cumhurbaşkanına, seçilmiş cumhurbaşkanına bu türlü saldıranlar bunlar lakin daha çabucak hemen ortada olmayan, seçilmemiş, bir cumhurbaşkanına ne yapacağına dair talimat veriyor. Diyor ki ‘Şu komiteyi kuracaksın, şu komiteyi kaldıracaksın, şöyleki bir genelge yayınlayacaksın, şöyle bir şey koyacaksın.’ Bu, vesayet zihniyeti açısından bence makûs manada bir düzey yükseltmedir. Çok merak ediyorum, şayet kendisi aday değilse ki aday olacağına dair epey sayıda sinyal veriyor, şayet o denli bir sinyal veriyorsa cümleyi bir daha sonraki cumhurbaşkanının kendisinin olacağını ve bunları yapacağı biçimde niye söylemiyor. Yok, oburu olacaksa o şahsa şimdiden talimat vermesini, o aday her kimse şimdiden içine nasıl sindirecek?
Bir öbür bahis da şu, daha ortada aday bile yok, adayın seçilmesi halinde neler yapabileceğine dair vesayeti bugünden üzerine yerleştirmiş oluyor. Bir siyasi lisan nasıl oluşturulur, siyasi üslup nasıl olmalıdır, bir demokratik siyasetin konuşma şekli nedir, açıklama biçimi nedir? Maalesef bir sefer daha bunlardan uzak bir yaklaşım. Olmayan bir cumhurbaşkanına, nazaranve geldiği takdirde ne yapacağına dair bir dayatmada bulunan maalesef vesayetçi mantığın bir daha tecelli ettiği yaklaşım.”
‘BİR GECEDE BÜTÜN TEZLERİ ÇÖKTÜ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu ekonomik önlemlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Çelik, şöyleki devam etti:
“Bu fırsat penceresine dair dün TOBB Lideri Rifat Hisarcıklıoğlu başta olmak üzere bir epey ilgili arkadaşımızdan olumlu değerlendirmeler ortaya konulmuştur. ötürüsıyla burada entegre bir siyaset kuvvetli bir biçimde yürütülecek. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu vizyon ve iradeyle dün de detaylı bir biçimde Hazine ve Maliye Bakanımız Nurettin Nebati deklare etti. ötürüsıyla bir gecede bütün tezleri çökenlerin, sonraki gün yeni tezlerle ortaya çıkmasını, fazlaca değerlendirmeye bahis bulmuyorum.”
‘STOKÇULUK KONUSUNDA GEREKEN ADIMLARI ATARIZ’
Fahiş fiyatlar konusunda da kontrollerin kuvvetli biçimde devam ettiğini, bu bahiste da düzenlemeler yapıldığını belirten Çelik, “Hem Ticaret Bakanlığı hem Hazine ve Maliye Bakanlığı kuvvetli bir biçimde bu mevzunun üzerine gidiyor. Şu an prestijiyle bu düşüşün gerçekleşmesi tarafındaki kontroller sıkı bir biçimde takip ediliyor. Şayet bununla ilgili olarak ileride öteki düzenleme gerekirse bu adımı da atmaktan çekinmeyecek bir siyasi anlayışımız var. Bu sayılara gelinmişken, stokçuluktan fahiş fiyata kadar direkt vatandaşa ziyan veren, haksız çıkar manasına gelen, alacakaranlık ortamı oluşturmaya çalışan hiç bir ekonomik spekülasyona, ekonomik fiyatlandırmaya müsaade etmeyecek bir takımız. Gereken adımları atarız” dedi. (HABER MERKEZİ)
‘MAHCUP OLMASI GEREKEN İFADELER’
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Bize Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını verin, elektriği bütün çiftçilere parasız vereceğiz.’ üzere bir açıklaması olmuştu. Emsal bir açıklamayı da Adana’da yaptı. Bu bahiste değerlendirmeniz ne olur?” sorusu üzerine Çelik, şu cevabı verdi:
“Belediyelerin yetki ve bakılırsav alanında olmayan bir açıklama yapıyor. Bir de ‘Bu belediyeyi bize verirseniz biz size şu hizmetleri getiririz.’ gibisinden bir açıklama. Siyasi rüşvet ve siyasi siyasi şantaj içinde salınan, maalesef siyasi etikle epey bağdaştırılamayacak bir üslup. Şunu hiç bir vakit unutmamak gerekir, demokratik bir siyasette hepimizin amiri vatandaşımızdır. Vatandaşa gidip de koşullu bir biçimde bir pazarlıkla, siyasi rüşvet manasına gelebilecek, siyasi şantaj manasına gelebilecek cümleler kurulması, hiç bir siyasetçiye yakışmaz, bu yakışık almaz. ‘Siz bize belediyeyi verirseniz…’ ya da ‘Şu kadar oy verirseniz, biz de şu hizmeti getiririz…’ gibisinden bir şey, doğrusunu söylemek gerekirse siyasi açıdan asla kabul edilemeyecek, vatandaş önünde aslında bir siyasetçinin mahcup olması gereken tabirlerdir.”
‘TEMENNİ SİYASETİ DEVAM EDİYOR’
TBMM’deki açıklamasında, iktidara gelmeleri durumda yapacaklarına ait bahis başlıklarını sıraladığı hatırlatılarak bu mevzudaki değerlendirmesi sorulan Çelik, Kılıçdaroğlu’nun açıklamasında birtakım temennilerin yer aldığını söylemiş oldu. “Kılıçdaroğlu’nun temenni siyaseti devam ediyor.” diyen Çelik, açıklanan yedi maddeyi okuduğunu lisana getirdi. Çelik, şöyleki konuştu:
“Burada iki tane bahis var. Bir tanesi, alışılmış bu CHP geleneğinde, bakılırsavdeki cumhurbaşkanına talimat verme formunda bir alışkanlık vardı, vesayet alışkanlığı, artık bunun bir üst basamağa geçtiğini görüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, çabucak hemen nazaranvde olmayan ve seçilmiş cumhurbaşkanına da talimat vermeye başladı. Yani şu cümleyi şöyleki kursa, ‘Bir daha sonraki cumhurbaşkanı kendisinin olacağı’ndan bahsetse, ‘Ben de vazifeye gelirsem şunları yapacağım’ dese inandırıcı olmaz fakat en azından kendi içerisinde dengeli olur. Lakin kendisinin olacağından bahsetmiyor.”
‘DAHA ORTADA ADAY BİLE YOK’
Kılıçdaroğlu’nun, “13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı’ndan olacak” söylemiş olduğini ve cumhurbaşkanına ‘talimat verdiğini’ söyleyen Çelik, şunları kaydetti:
“Yani artık, en çok ‘diktatörlük’ diyenler bunlar, en hayli bu konularda ‘tek adam’ rejimi diyenler bunlar, legal cumhurbaşkanına, seçilmiş cumhurbaşkanına bu türlü saldıranlar bunlar lakin daha çabucak hemen ortada olmayan, seçilmemiş, bir cumhurbaşkanına ne yapacağına dair talimat veriyor. Diyor ki ‘Şu komiteyi kuracaksın, şu komiteyi kaldıracaksın, şöyleki bir genelge yayınlayacaksın, şöyle bir şey koyacaksın.’ Bu, vesayet zihniyeti açısından bence makûs manada bir düzey yükseltmedir. Çok merak ediyorum, şayet kendisi aday değilse ki aday olacağına dair epey sayıda sinyal veriyor, şayet o denli bir sinyal veriyorsa cümleyi bir daha sonraki cumhurbaşkanının kendisinin olacağını ve bunları yapacağı biçimde niye söylemiyor. Yok, oburu olacaksa o şahsa şimdiden talimat vermesini, o aday her kimse şimdiden içine nasıl sindirecek?
Bir öbür bahis da şu, daha ortada aday bile yok, adayın seçilmesi halinde neler yapabileceğine dair vesayeti bugünden üzerine yerleştirmiş oluyor. Bir siyasi lisan nasıl oluşturulur, siyasi üslup nasıl olmalıdır, bir demokratik siyasetin konuşma şekli nedir, açıklama biçimi nedir? Maalesef bir sefer daha bunlardan uzak bir yaklaşım. Olmayan bir cumhurbaşkanına, nazaranve geldiği takdirde ne yapacağına dair bir dayatmada bulunan maalesef vesayetçi mantığın bir daha tecelli ettiği yaklaşım.”
‘BİR GECEDE BÜTÜN TEZLERİ ÇÖKTÜ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu ekonomik önlemlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Çelik, şöyleki devam etti:
“Bu fırsat penceresine dair dün TOBB Lideri Rifat Hisarcıklıoğlu başta olmak üzere bir epey ilgili arkadaşımızdan olumlu değerlendirmeler ortaya konulmuştur. ötürüsıyla burada entegre bir siyaset kuvvetli bir biçimde yürütülecek. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu vizyon ve iradeyle dün de detaylı bir biçimde Hazine ve Maliye Bakanımız Nurettin Nebati deklare etti. ötürüsıyla bir gecede bütün tezleri çökenlerin, sonraki gün yeni tezlerle ortaya çıkmasını, fazlaca değerlendirmeye bahis bulmuyorum.”
‘STOKÇULUK KONUSUNDA GEREKEN ADIMLARI ATARIZ’
Fahiş fiyatlar konusunda da kontrollerin kuvvetli biçimde devam ettiğini, bu bahiste da düzenlemeler yapıldığını belirten Çelik, “Hem Ticaret Bakanlığı hem Hazine ve Maliye Bakanlığı kuvvetli bir biçimde bu mevzunun üzerine gidiyor. Şu an prestijiyle bu düşüşün gerçekleşmesi tarafındaki kontroller sıkı bir biçimde takip ediliyor. Şayet bununla ilgili olarak ileride öteki düzenleme gerekirse bu adımı da atmaktan çekinmeyecek bir siyasi anlayışımız var. Bu sayılara gelinmişken, stokçuluktan fahiş fiyata kadar direkt vatandaşa ziyan veren, haksız çıkar manasına gelen, alacakaranlık ortamı oluşturmaya çalışan hiç bir ekonomik spekülasyona, ekonomik fiyatlandırmaya müsaade etmeyecek bir takımız. Gereken adımları atarız” dedi. (HABER MERKEZİ)