kunteper
Member
YETERLİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini eleştirerek, “Türkiye bu istikrarsızlığı daha fazla taşıyamaz. Bu devlet krizini Türkiye daha fazla taşıyamaz” dedi.
Akşener, ‘İYİ Kalkınma Kongresi 2. Oturumu’nda yaptığı konuşmada özetle şunları söylemiş oldu:
İSTİKRAR MUMLA ARANIYOR: Milletimizin sesini duymazdan gelen, Cumhuriyet kazanımlarını reddeden bir garip idare anlayışıyla karşı karşıyayız. Devlet idaresinde ciddiyetsizlik ve liyakatsızlığın karar sürdüğü, yoksulluk derinleştiği, istikrarın mumla arandığı bir gerçeğini yaşıyoruz. Bu arkadaşlar 2017 yılında Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemini anlatırken ‘İstikrar olacaktı’ diyorlardı. Memleketin uçacağını, kaçacağını, Türkiye’nin şaha kalkacağını söylüyorlardı. En temel sorunlarımızdan biri istikrarsızlık oldu. Memleketin hayati mevzularının hiç birinde istikrar sağlanamadı.
BU DEVLET KRİZİ TAŞINAMAZ: Türkiye bu istikrarsızlığı daha fazla taşıyamaz. Bu devlet krizini Türkiye daha fazla taşıyamaz. Bugün ülkemiz dünyada en yüksek enflasyona sahip 5 ülkeden biri oldu. Değersizleşen Türk Lirası dış ticaret açığını son 10 yılın en yüksek düzeyine çıkardı. Bu ekonomik kriz ortamında Merkez Bankası itibarsızlaştırıldı. Sanayicilerimiz günlerce elektriksiz ve doğalgazsız kaldı. Kayıtdışı istihdam artarken, minimum fiyat daha birinci ayın sonunda açlık hudut altında kaldı.
HEM BORÇLANDIK HEM BÜYÜYEMEDİK: İçerisinde bulunduğumuz bu ekonomik enkazın tek niçini son dönemki siyasetler değil. AK Parti iktidarında düşük faiz ortamına karşın Türkiye dikkate bedel büyüme öyküsü yazamadı. AK Parti iktidarındaki ekonomik büyüme, tasarruf açığı kapatılamadığı için sermaye akışlarına maruz kaldı. Kamu bankaları finansal istikrar için tehdit haline geldi. Kredi genişlemesiyle ekonomik büyüme içindeki alaka zayıfladı. Hem borçlandık hem büyüyemedik. Direkt yabancı yatırımlar epey düşük düzeylerde gerçekleşti. Bugün 2001 kriziden daha vahim bir tablo oluştu.
O SANDIK ENİNDE SONUNDA GELECEK: Bugün iki başka oturumumuz olacak, birincisinde makro ekonomik istikrarı nasıl sağladığımızı anlatacağız. Bu vesileyle Türkiye’de yoksulluğu bitirmek için nasıl adımlar atacağımızdan bahsedeceğiz. Merkez Bankası’nın bağımsızlığını nasıl sağlayacağımızı anlatacağız. Rezerv kondisyonunu nasıl güçlendireceğimizden bahsedeceğiz. Kur muhafazalı mevduat sisteminden nasıl çıkacağımızdan bahsedeceğiz. İkinci kongremizde ise bozulan çalışanın üstündeki vergi yükünün artırılmasının, çarpık vergi sisteminin artık siyasi bir tercih haline geldiğini anlatacağız. Sıfır tabanlı bütçe anlayışımızı anlatacağız. Büyük yatırım projeleri için nasıl bütçe geliştireceğimizi anlatacağız. Kamu mali idaresi vizyonumuz çerçevesinde kamu bazlı bir maliye siyasetini nasıl geliştireceğimizi, ziraî takviyesi nasıl sağlayacağımızı, projeye değil ranta karşı olduğumuzu anlatacağız. Unutmayın ki, GÜZEL Parti’nin önceliğinde adalet var. Vizyonunda kuvvetli, güçlü ve memnun bir Türkiye var. Hiç merak etmeyin, biz hazırız, biz çözeriz. O sandık eninde sonunda gelecek. (HABER MERKEZİ)
Akşener, ‘İYİ Kalkınma Kongresi 2. Oturumu’nda yaptığı konuşmada özetle şunları söylemiş oldu:
İSTİKRAR MUMLA ARANIYOR: Milletimizin sesini duymazdan gelen, Cumhuriyet kazanımlarını reddeden bir garip idare anlayışıyla karşı karşıyayız. Devlet idaresinde ciddiyetsizlik ve liyakatsızlığın karar sürdüğü, yoksulluk derinleştiği, istikrarın mumla arandığı bir gerçeğini yaşıyoruz. Bu arkadaşlar 2017 yılında Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemini anlatırken ‘İstikrar olacaktı’ diyorlardı. Memleketin uçacağını, kaçacağını, Türkiye’nin şaha kalkacağını söylüyorlardı. En temel sorunlarımızdan biri istikrarsızlık oldu. Memleketin hayati mevzularının hiç birinde istikrar sağlanamadı.
BU DEVLET KRİZİ TAŞINAMAZ: Türkiye bu istikrarsızlığı daha fazla taşıyamaz. Bu devlet krizini Türkiye daha fazla taşıyamaz. Bugün ülkemiz dünyada en yüksek enflasyona sahip 5 ülkeden biri oldu. Değersizleşen Türk Lirası dış ticaret açığını son 10 yılın en yüksek düzeyine çıkardı. Bu ekonomik kriz ortamında Merkez Bankası itibarsızlaştırıldı. Sanayicilerimiz günlerce elektriksiz ve doğalgazsız kaldı. Kayıtdışı istihdam artarken, minimum fiyat daha birinci ayın sonunda açlık hudut altında kaldı.
HEM BORÇLANDIK HEM BÜYÜYEMEDİK: İçerisinde bulunduğumuz bu ekonomik enkazın tek niçini son dönemki siyasetler değil. AK Parti iktidarında düşük faiz ortamına karşın Türkiye dikkate bedel büyüme öyküsü yazamadı. AK Parti iktidarındaki ekonomik büyüme, tasarruf açığı kapatılamadığı için sermaye akışlarına maruz kaldı. Kamu bankaları finansal istikrar için tehdit haline geldi. Kredi genişlemesiyle ekonomik büyüme içindeki alaka zayıfladı. Hem borçlandık hem büyüyemedik. Direkt yabancı yatırımlar epey düşük düzeylerde gerçekleşti. Bugün 2001 kriziden daha vahim bir tablo oluştu.
O SANDIK ENİNDE SONUNDA GELECEK: Bugün iki başka oturumumuz olacak, birincisinde makro ekonomik istikrarı nasıl sağladığımızı anlatacağız. Bu vesileyle Türkiye’de yoksulluğu bitirmek için nasıl adımlar atacağımızdan bahsedeceğiz. Merkez Bankası’nın bağımsızlığını nasıl sağlayacağımızı anlatacağız. Rezerv kondisyonunu nasıl güçlendireceğimizden bahsedeceğiz. Kur muhafazalı mevduat sisteminden nasıl çıkacağımızdan bahsedeceğiz. İkinci kongremizde ise bozulan çalışanın üstündeki vergi yükünün artırılmasının, çarpık vergi sisteminin artık siyasi bir tercih haline geldiğini anlatacağız. Sıfır tabanlı bütçe anlayışımızı anlatacağız. Büyük yatırım projeleri için nasıl bütçe geliştireceğimizi anlatacağız. Kamu mali idaresi vizyonumuz çerçevesinde kamu bazlı bir maliye siyasetini nasıl geliştireceğimizi, ziraî takviyesi nasıl sağlayacağımızı, projeye değil ranta karşı olduğumuzu anlatacağız. Unutmayın ki, GÜZEL Parti’nin önceliğinde adalet var. Vizyonunda kuvvetli, güçlü ve memnun bir Türkiye var. Hiç merak etmeyin, biz hazırız, biz çözeriz. O sandık eninde sonunda gelecek. (HABER MERKEZİ)