kunteper
Member
Habertürk müellifi Fatih Altaylı, “AK Parti’den ÂLÂ Parti’ye derin transfer” başlıklı yazısında, AKP’nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kampanyalarını yapan Faruk Acar’ın bundan daha sonra DÜZGÜN Parti’yle çalışacağını aktardı.
“PARTİNİN SEÇİM VE İDARE STRATEJİLERİNİ OLUŞTURAN BİR İSİMDİ”
Altaylı yazısında şu sözleri kullandı:
“Siyasette epeyce kıymetli bir transferi anlatmak istiyorum bugün size. Partilerarası transferler, bir parti ile özdeşleşmiş bir ismin bir öteki partiye geçişi vilayetle de milletvekili seviyesinde olması gereken bir olay değildir.
kimi vakit milletvekili olmayan lakin bir parti için bir milletvekilinden epeyce daha fazla mana söz eden isimler bir partiden başkasına geçerler. Bugün size aktaracağım da işte bu biçimde bir geçiş hikayesi.
Kelam konusu kişi kuruluşundan bu yana AK Parti ortasında misyon alan lakin milletvekili olmaktansa art planda, partinin liderliğine yakın durarak partinin seçim ve idare stratejilerini oluşturan bir isimdi.
“2016’DA OLÇOK’UN VEFATINDAN daha sonra TEK KALMIŞTI”
15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında öldürülen Erol Ololdukca’la bir arada AK Parti’nin seçim periyodu stratejilerinin en değerli ismiydi.
Evvel araştırmalarla partinin alandaki durumunu, algısını ölçerler ve bir swot tahlili yaptıktan daha sonra da strateji ve sloganlarını bulup daha sonra da bunu bir kampanyaya çevirirlerdi.
Partinin kuruluşundan beri misyonları bu idi. Daima sahne gerisinde kalmayı tercih etmişlerdi. 2016’da Ololdukca’un vefatından daha sonra tek kalmıştı.
ABDULLAH GÜL VE ERDOĞAN’IN SEÇİM KAMPANYASINI YÜRÜTTÜ
2018 Referandumu ve genel seçiminde AK Parti’nin kampanya stratejisini belirlemiş ve yönetmişti. Ve Ololdukça ile birlikte genel lidere seçim kampanyaları ve yaklaşımlar konusunda itiraz yöneltebilen iki bireyden bir tanesiydi.
Evvel Abdullah Gül, daha sonra da Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası yürütmüştü. Siyasette negatif kampanyaya değil olumlu kampanyaya inanırdı.
Durumu görüp, 2019 mahallî seçimlerindilk evvel parti idaresine ‘Bütün büyükşehirleri kaybediyoruz’ diyen tek kişiydi. Bu açık tutumu ile parti ortasındaki ‘yeni’ odakların maksadı olmuştu.
O seçimlerde Ankara’daki kampanyayı o yürüttü. İstanbul’daki seçim kampanyasına karışmadı.
“PARTİDEKİ YENİ OLUŞUMLARLA DA ORTASI UYGUN DEĞİLDİ”
Sonuçta onun evvelinde uyardığı tüm vilayetler kaybedilince güya kaybın sebebi onun evvelinde uyarması imiş üzere parti ortasında gaye haline getirildi.
esasen partideki yeni oluşumlarla da ortası yeterli değildi. Ve kenara çekildi.
Erdoğan ile eskiye dayanan yakınlığına güvenerek vakit zaman yaptığı ihtarların parti ortasında lakin bilhassa Beştepe Sosyetesi’nde güzel karşılanmadığını görür görmez uzak durmaya karar verdi.
“‘BOŞA NEFES TÜKETMEYE GEREK YOK’ DİYORDU”
daha sonra yavaş yavaş tenkitlerini yüksek sesle lisana getirmeye, gördüğü yanlışları açıkça söylemeye başladı. Hatta benimle bir arada televizyona çıkmaya ve iktidar eleştirisi yapmaya başladı.
Partiden kopmaya başladığı artık aşikardı. Beştepe’nin davetlerine icabet etmiyor, ‘Boşa nefes tüketmeye gerek yok’ diyordu.
Hal bu biçimde olunca öbür partilerden teklifler gelmeye başladı.
Bir büyük partiden gelen teklifi ‘Sizin beyefendiliğinize epey hürmet duyarım ancak sizinle birlikte olmam siyasi mantık olarak imkansız. İnandırıcı olamayız, birbirimize ziyan veririz’ diye reddetti.
BABACAN’A HAYIR DEDİ AKŞENER’İ KABUL ETTİ
Çok evvelden beri tanıdığı, bir arada çalıştığı Ali Babacan’ın teklifine “AK Partili küskünler” üzere görünmemek için hayır dedi.
Fakat sonunda Meral Akşener’in “bir arada çalışalım” teklifini kabul etti.
Evet, kelamını ettiğim kişi AK Parti’nin kuruluşundan bu yana tam göbeğinde olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la 20 yıldır bilhassa seçim periyotlarında en yakın çalışan isimlerin başında gelen, partinin stratejilerini belirlemede en ehil 3 isimden biri olan Faruk Acar artık AK Parti’de değil.
“EROL OLÇOK’UN VEFATI AK PARTİ İÇİN ÖNEMLİ BİR KAYIPTI FARUK ACAR’IN AYRILMASI İSE 2. BÜYÜK DARBE OLACAK”
Bundan bu biçimde Meral Akşener’in ve ÂLÂ Parti’nin seçim stratejilerini belirleyecek. İnanmakta zorlandığım bu gelişmeyi duyar duymaz evvela epey şaşırdım, kendisini aradım. ‘Doğru’ dedi. ‘Zor olmadı mı ayrılmak. Tayyip Beyefendi nasıl karşıladı?’ dedim.
‘Kendisi ile konuşmadım lakin haber verdim’ dedi.
‘Çok eleştirileceksin, epey komplo teorisi olacak. Bazıları partiyi sattığını, gemiyi terk ettiğini söyleyecek, komplo teorisyenleri ise AK Parti ile ÂLÂ Parti’nin ortasını yapmak istediğini argüman edecek’ dedim.
‘Hepsini varsayım ediyorum lakin ne dedikleri değerli değil’ dedi. Erol Ololdukca’un vefatı AK Parti için önemli bir kayıptı. Faruk Acar’ın ayrılması ise 2. büyük darbe olacak bence. sonuçlarını daima bir arada bakılırsaceğiz.”
“PARTİNİN SEÇİM VE İDARE STRATEJİLERİNİ OLUŞTURAN BİR İSİMDİ”
Altaylı yazısında şu sözleri kullandı:
“Siyasette epeyce kıymetli bir transferi anlatmak istiyorum bugün size. Partilerarası transferler, bir parti ile özdeşleşmiş bir ismin bir öteki partiye geçişi vilayetle de milletvekili seviyesinde olması gereken bir olay değildir.
kimi vakit milletvekili olmayan lakin bir parti için bir milletvekilinden epeyce daha fazla mana söz eden isimler bir partiden başkasına geçerler. Bugün size aktaracağım da işte bu biçimde bir geçiş hikayesi.
Kelam konusu kişi kuruluşundan bu yana AK Parti ortasında misyon alan lakin milletvekili olmaktansa art planda, partinin liderliğine yakın durarak partinin seçim ve idare stratejilerini oluşturan bir isimdi.
“2016’DA OLÇOK’UN VEFATINDAN daha sonra TEK KALMIŞTI”
15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında öldürülen Erol Ololdukca’la bir arada AK Parti’nin seçim periyodu stratejilerinin en değerli ismiydi.
Evvel araştırmalarla partinin alandaki durumunu, algısını ölçerler ve bir swot tahlili yaptıktan daha sonra da strateji ve sloganlarını bulup daha sonra da bunu bir kampanyaya çevirirlerdi.
Partinin kuruluşundan beri misyonları bu idi. Daima sahne gerisinde kalmayı tercih etmişlerdi. 2016’da Ololdukca’un vefatından daha sonra tek kalmıştı.
ABDULLAH GÜL VE ERDOĞAN’IN SEÇİM KAMPANYASINI YÜRÜTTÜ
2018 Referandumu ve genel seçiminde AK Parti’nin kampanya stratejisini belirlemiş ve yönetmişti. Ve Ololdukça ile birlikte genel lidere seçim kampanyaları ve yaklaşımlar konusunda itiraz yöneltebilen iki bireyden bir tanesiydi.
Evvel Abdullah Gül, daha sonra da Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası yürütmüştü. Siyasette negatif kampanyaya değil olumlu kampanyaya inanırdı.
Durumu görüp, 2019 mahallî seçimlerindilk evvel parti idaresine ‘Bütün büyükşehirleri kaybediyoruz’ diyen tek kişiydi. Bu açık tutumu ile parti ortasındaki ‘yeni’ odakların maksadı olmuştu.
O seçimlerde Ankara’daki kampanyayı o yürüttü. İstanbul’daki seçim kampanyasına karışmadı.
“PARTİDEKİ YENİ OLUŞUMLARLA DA ORTASI UYGUN DEĞİLDİ”
Sonuçta onun evvelinde uyardığı tüm vilayetler kaybedilince güya kaybın sebebi onun evvelinde uyarması imiş üzere parti ortasında gaye haline getirildi.
esasen partideki yeni oluşumlarla da ortası yeterli değildi. Ve kenara çekildi.
Erdoğan ile eskiye dayanan yakınlığına güvenerek vakit zaman yaptığı ihtarların parti ortasında lakin bilhassa Beştepe Sosyetesi’nde güzel karşılanmadığını görür görmez uzak durmaya karar verdi.
“‘BOŞA NEFES TÜKETMEYE GEREK YOK’ DİYORDU”
daha sonra yavaş yavaş tenkitlerini yüksek sesle lisana getirmeye, gördüğü yanlışları açıkça söylemeye başladı. Hatta benimle bir arada televizyona çıkmaya ve iktidar eleştirisi yapmaya başladı.
Partiden kopmaya başladığı artık aşikardı. Beştepe’nin davetlerine icabet etmiyor, ‘Boşa nefes tüketmeye gerek yok’ diyordu.
Hal bu biçimde olunca öbür partilerden teklifler gelmeye başladı.
Bir büyük partiden gelen teklifi ‘Sizin beyefendiliğinize epey hürmet duyarım ancak sizinle birlikte olmam siyasi mantık olarak imkansız. İnandırıcı olamayız, birbirimize ziyan veririz’ diye reddetti.
BABACAN’A HAYIR DEDİ AKŞENER’İ KABUL ETTİ
Çok evvelden beri tanıdığı, bir arada çalıştığı Ali Babacan’ın teklifine “AK Partili küskünler” üzere görünmemek için hayır dedi.
Fakat sonunda Meral Akşener’in “bir arada çalışalım” teklifini kabul etti.
Evet, kelamını ettiğim kişi AK Parti’nin kuruluşundan bu yana tam göbeğinde olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la 20 yıldır bilhassa seçim periyotlarında en yakın çalışan isimlerin başında gelen, partinin stratejilerini belirlemede en ehil 3 isimden biri olan Faruk Acar artık AK Parti’de değil.
“EROL OLÇOK’UN VEFATI AK PARTİ İÇİN ÖNEMLİ BİR KAYIPTI FARUK ACAR’IN AYRILMASI İSE 2. BÜYÜK DARBE OLACAK”
Bundan bu biçimde Meral Akşener’in ve ÂLÂ Parti’nin seçim stratejilerini belirleyecek. İnanmakta zorlandığım bu gelişmeyi duyar duymaz evvela epey şaşırdım, kendisini aradım. ‘Doğru’ dedi. ‘Zor olmadı mı ayrılmak. Tayyip Beyefendi nasıl karşıladı?’ dedim.
‘Kendisi ile konuşmadım lakin haber verdim’ dedi.
‘Çok eleştirileceksin, epey komplo teorisi olacak. Bazıları partiyi sattığını, gemiyi terk ettiğini söyleyecek, komplo teorisyenleri ise AK Parti ile ÂLÂ Parti’nin ortasını yapmak istediğini argüman edecek’ dedim.
‘Hepsini varsayım ediyorum lakin ne dedikleri değerli değil’ dedi. Erol Ololdukca’un vefatı AK Parti için önemli bir kayıptı. Faruk Acar’ın ayrılması ise 2. büyük darbe olacak bence. sonuçlarını daima bir arada bakılırsaceğiz.”