Venole
Active member
Ömür alanları
Maske ve toplumsal uzaklık kural: Virüs ve bakterilerin bulaşmalarını önlemek için kapalı alanlarda maske kullanmaya itina gösterin, başka beşerlerle aranızdaki 1.5 metre arayı kesinlikle koruyun.
Hijyen çok değerli: Kirli ortamlarda virüs ve bakterilerin bulaşma riskinin artması niçiniyle ömür alanınız pak ve sistemli olsun.
Odanızı havalandırın: Odayı havalandırmak, ortamdaki oksijen konsantrasyonunu artırarak, anaerob organizmaların, yani oksijen olmayan ortamlarda hücresel teneffüs yapan bakterilerin yok olmasını sağlıyor. ötürüsıyla bulunduğunuz odayı her gün 2 sefer 10 dakika müddetle havalandırın.
Kalabalık ortamlarda bulunmayın: Virüs ve bakteriler kolaylıkla bulaşabildikleri için kalabalık ortamlarda vakit geçirmekten kaçının.
Gözlerinizi ovuşturmayın: Virüs ve bakteriler; ağız, burun ile göz yoluyla bedenimize giriyor. ötürüsıyla bir yere dokunduktan daha sonra ellerinizle; ağız ve burnunuzu ellemeyin, gözlerinizi ovuşturmayın.
şahsi hijyen
Ellerinizi kesinlikle yıkayın: Ellerinizi dışardan gelir gelmez, tuvaleti kullandıktan daha sonra, yemek yemeden ve yiyecek hazırlamadan evvel, 20 saniye boyunca düzgünce yıkayın.
Sık sık dezenfekte edin: Tuvaletlerinizi sık sık dezenfektanlarla temizleyin. Ayrıyeten kapı kollarını, mutfak tezgahını, giriş kapısındaki antreyi ve başka sık dokunulan yüzeyleri de sistemli olarak dezenfekte edin.
Dışarıdan gelince duş alın: Dışarıda yüzünüze, ellerinize, gövdenize ve saçlarınıza biroldukca mikroorganizma ile artık bulaşıyor. Bu niçinle dışarıda vakit geçirdikten daha sonra, meskeninizde kesinlikle duş alın.
Sıcak – tuzlu suyla gargara yapın: Boğazda biriken makûs mukuslar, yani salgılar tıkaçlar oluşturarak ya da uygun konak alanları yaratarak hastalanmamıza niye oluyor. Berbat mukustan kurtulmak için günde 2 defa sıcak-tuzlu suyla gargara yapmanızda yarar var. Hastalandığınızda da birebir süreci yinelamanız, çabuk iyileşmenize yardımcı olacaktır.
Tuzlu su spreyi kullanın: Burnumuzun nemi, soluma havasındaki mikroorganizmaları bir tuzak üzere yakalıyor. Tuzlu su spreyleriyle burnunuzu nemli tutun. Bu süreci, sonbahar ve kış mevsimlerinde, her gün, sabah ve akşam yapabilirsiniz.
Beslenme alışkanlığı
C vitamini kaide: C vitamininin en değerli özelliği, bağışıklık sistemini güçlendirmesi. Portakal, limon, mandalina, nar, kuşburnu, yeşilbiber, maydanoz, roka, ıspanak ve karnabahar üzere C vitamininden güçlü zerzevat ile meyveleri nizamlı olarak tüketin.
Suyunuz soğuk değil, ılık olsun: Mukoza, teneffüs ile sindirim sisteminin iç yüzeyini döşeyen ve mukus salgılayan zara benzeyen bir yapıdır. Salgıladığı IgA tipi antikorlarıyla enfeksiyonlara karşı savaşmak üzere kıymetli bir fonksiyonu var. Teneffüs yollarındaki mukozanın direncini düşürdükleri için soğuk su ve meşrubat içmekten kaçının. Sıcak ve ılık sıvılar ise mukozanızın direncini düşürmezler.
Sık sık sıvı tüketin: Teneffüs yolu mukozasının salgıları, mikroorganizmaların bu alanlara yerleşmelerine mahzur olan peptit, bir öteki deyişle protein yapıda biroldukça husus salgılıyor. Bu unsurların teneffüs yolunda ince bir sinema katman halinde yer almaları, savunma düzeneklerini güçlendiriyor. Fakat, yetersiz sıvı almak peptit yapıdaki hususların kalınlaşmalarına yol açıyor ve bunun kararında mukozanın savunma fonksiyonları bozuluyor. Bu niçinle her gün bol sıvı tüketerek, mesela günde en az 2 litre su içerek, bu bölgelerdeki salgıların ince kalmalarını sağlayın.
Alerjiye dikkat: Alerjiler, önemli bir sıhhat tehdidi olmayan toz ve polen üzere hususların bağışıklık sistemimizi boş yere meşgul ettiği hastalıklardır. Bağışıklık sisteminizi nitekim tehdit olmayan mevzularla meşgul etmemek için alerjiniz olan yiyecekleri yemekten kaçının.
Balığı düzgünce pişirin: Erişkin ve çocuklarda gelişen ishallerin kıymetli bir kısmının sorumlusu olan norovirüs 60 santigrat dereceye kadar sıcaklıklarda hayatta kalabiliyor. Bilhassa pişirilmemiş deniz eserleri (sushi gibi) bu virüs için bir konakçı bakılırsavi gorebiliyor. Bu niçinle deniz mamüllerini uygunca pişirmeye ihtimam gösterin.
Besin takviyeleri ve vitaminler
Çayınıza bal koyun: Çayı, içine bal ekleyerek içmek bağışıklığınızı destekliyor ve güç veriyor. Günde bir bardak ballı çay içebilirsiniz. Bir tatlı kaşığı bal 15 kcal içeriyor ve diyabet hastası iseniz ‘gerçek bal’ olması şartıyla, bu ölçüde bal tüketebilirsiniz.
Bitkisel çaylardan faydalanın: Bir fincan sıcak rezene otu bağışıklığınıza yardımcı olabiliyor. Ayrıyeten kuşburnu, kara mürver ve ekinezyanın viral hastalıkları önlemede faal olduğu tabir ediliyor.
C, D vitamini ve çinko değerli: C ve D vitaminleri ile çinko bağışıklığımızı destekledikleri için Covid-19 pandemisi mühletince sistemli olarak bu üçlüyü almanızda yarar var.
Hayat şekli
Kâfi ve istikrarlı beslenin: Bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasında kâfi ve istikrarlı beslenme ‘kilit’ rol üstleniyor.
Gerilimden arının: Bağışıklık sistemimizi zayıflatan kıymetli bir etkenlerden biri olduğu için gerilim düzeyinizi düşük tutun.
Uykuya dikkat: Bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasında nizamlı uyku son derece kıymetli bir role sahip. Yapılan çalışmalara göre; günde 6 saatten az uyuyan şahısların 7 saatten çok uyuyan bireylere nazaran soğuk algınlığına yakalanma riskleri yaklaşık 4 kat fazla oluyor.
Ortaklaşa kullanmayın: Virüs ve bakterilerin bulaşmalarını önlemek için bilhassa hasta bireylerle içecek, yiyecek ve mutfak eşyanızı paylaşmayın.
Sigarayı çabucak bırakın: Sigaranın ortasındaki hususlar ve dumanı hava yolundaki hami katmanda hasar oluşturuyor. Bunun kararında da virüs ve bakteriler bu hasarlı yerlerden bedenimize çarçabuk girebiliyor. Sigarayı bırakın, içilen ortamlardan uzak durun.
Çok katlı giyinin: Soğuk havalarda, kalın yahut epeyce katlı giyinmeye ihtimam gösterin. Tek katlı kalın bir kazağa nazaran, üst üste giyilmiş 2 gömlek soğuk havadan daha fazlaca koruyor. Bunun sebebi ise gömleklerin içinde bulunan havanın epey yeterli bir yalıtım sağlaması.
Aşılar
Mevsimsel grip aşısını ihmal etmeyin. 65 yaşın üzerindeyseniz kesinlikle mevsimsel grip aşısı, 5 yılda bir zatürre aşısı yaptırmalısınız. Covid-19 enfeksiyonundan korunmak için Sıhhat Bakanlığı’nın talimatlarına nazaran aşınızı da kesinlikle yaptırın.
Maske ve toplumsal uzaklık kural: Virüs ve bakterilerin bulaşmalarını önlemek için kapalı alanlarda maske kullanmaya itina gösterin, başka beşerlerle aranızdaki 1.5 metre arayı kesinlikle koruyun.
Hijyen çok değerli: Kirli ortamlarda virüs ve bakterilerin bulaşma riskinin artması niçiniyle ömür alanınız pak ve sistemli olsun.
Odanızı havalandırın: Odayı havalandırmak, ortamdaki oksijen konsantrasyonunu artırarak, anaerob organizmaların, yani oksijen olmayan ortamlarda hücresel teneffüs yapan bakterilerin yok olmasını sağlıyor. ötürüsıyla bulunduğunuz odayı her gün 2 sefer 10 dakika müddetle havalandırın.
Kalabalık ortamlarda bulunmayın: Virüs ve bakteriler kolaylıkla bulaşabildikleri için kalabalık ortamlarda vakit geçirmekten kaçının.
Gözlerinizi ovuşturmayın: Virüs ve bakteriler; ağız, burun ile göz yoluyla bedenimize giriyor. ötürüsıyla bir yere dokunduktan daha sonra ellerinizle; ağız ve burnunuzu ellemeyin, gözlerinizi ovuşturmayın.
şahsi hijyen
Ellerinizi kesinlikle yıkayın: Ellerinizi dışardan gelir gelmez, tuvaleti kullandıktan daha sonra, yemek yemeden ve yiyecek hazırlamadan evvel, 20 saniye boyunca düzgünce yıkayın.
Sık sık dezenfekte edin: Tuvaletlerinizi sık sık dezenfektanlarla temizleyin. Ayrıyeten kapı kollarını, mutfak tezgahını, giriş kapısındaki antreyi ve başka sık dokunulan yüzeyleri de sistemli olarak dezenfekte edin.
Dışarıdan gelince duş alın: Dışarıda yüzünüze, ellerinize, gövdenize ve saçlarınıza biroldukca mikroorganizma ile artık bulaşıyor. Bu niçinle dışarıda vakit geçirdikten daha sonra, meskeninizde kesinlikle duş alın.
Sıcak – tuzlu suyla gargara yapın: Boğazda biriken makûs mukuslar, yani salgılar tıkaçlar oluşturarak ya da uygun konak alanları yaratarak hastalanmamıza niye oluyor. Berbat mukustan kurtulmak için günde 2 defa sıcak-tuzlu suyla gargara yapmanızda yarar var. Hastalandığınızda da birebir süreci yinelamanız, çabuk iyileşmenize yardımcı olacaktır.
Tuzlu su spreyi kullanın: Burnumuzun nemi, soluma havasındaki mikroorganizmaları bir tuzak üzere yakalıyor. Tuzlu su spreyleriyle burnunuzu nemli tutun. Bu süreci, sonbahar ve kış mevsimlerinde, her gün, sabah ve akşam yapabilirsiniz.
Beslenme alışkanlığı
C vitamini kaide: C vitamininin en değerli özelliği, bağışıklık sistemini güçlendirmesi. Portakal, limon, mandalina, nar, kuşburnu, yeşilbiber, maydanoz, roka, ıspanak ve karnabahar üzere C vitamininden güçlü zerzevat ile meyveleri nizamlı olarak tüketin.
Suyunuz soğuk değil, ılık olsun: Mukoza, teneffüs ile sindirim sisteminin iç yüzeyini döşeyen ve mukus salgılayan zara benzeyen bir yapıdır. Salgıladığı IgA tipi antikorlarıyla enfeksiyonlara karşı savaşmak üzere kıymetli bir fonksiyonu var. Teneffüs yollarındaki mukozanın direncini düşürdükleri için soğuk su ve meşrubat içmekten kaçının. Sıcak ve ılık sıvılar ise mukozanızın direncini düşürmezler.
Sık sık sıvı tüketin: Teneffüs yolu mukozasının salgıları, mikroorganizmaların bu alanlara yerleşmelerine mahzur olan peptit, bir öteki deyişle protein yapıda biroldukça husus salgılıyor. Bu unsurların teneffüs yolunda ince bir sinema katman halinde yer almaları, savunma düzeneklerini güçlendiriyor. Fakat, yetersiz sıvı almak peptit yapıdaki hususların kalınlaşmalarına yol açıyor ve bunun kararında mukozanın savunma fonksiyonları bozuluyor. Bu niçinle her gün bol sıvı tüketerek, mesela günde en az 2 litre su içerek, bu bölgelerdeki salgıların ince kalmalarını sağlayın.
Alerjiye dikkat: Alerjiler, önemli bir sıhhat tehdidi olmayan toz ve polen üzere hususların bağışıklık sistemimizi boş yere meşgul ettiği hastalıklardır. Bağışıklık sisteminizi nitekim tehdit olmayan mevzularla meşgul etmemek için alerjiniz olan yiyecekleri yemekten kaçının.
Balığı düzgünce pişirin: Erişkin ve çocuklarda gelişen ishallerin kıymetli bir kısmının sorumlusu olan norovirüs 60 santigrat dereceye kadar sıcaklıklarda hayatta kalabiliyor. Bilhassa pişirilmemiş deniz eserleri (sushi gibi) bu virüs için bir konakçı bakılırsavi gorebiliyor. Bu niçinle deniz mamüllerini uygunca pişirmeye ihtimam gösterin.
Besin takviyeleri ve vitaminler
Çayınıza bal koyun: Çayı, içine bal ekleyerek içmek bağışıklığınızı destekliyor ve güç veriyor. Günde bir bardak ballı çay içebilirsiniz. Bir tatlı kaşığı bal 15 kcal içeriyor ve diyabet hastası iseniz ‘gerçek bal’ olması şartıyla, bu ölçüde bal tüketebilirsiniz.
Bitkisel çaylardan faydalanın: Bir fincan sıcak rezene otu bağışıklığınıza yardımcı olabiliyor. Ayrıyeten kuşburnu, kara mürver ve ekinezyanın viral hastalıkları önlemede faal olduğu tabir ediliyor.
C, D vitamini ve çinko değerli: C ve D vitaminleri ile çinko bağışıklığımızı destekledikleri için Covid-19 pandemisi mühletince sistemli olarak bu üçlüyü almanızda yarar var.
Hayat şekli
Kâfi ve istikrarlı beslenin: Bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasında kâfi ve istikrarlı beslenme ‘kilit’ rol üstleniyor.
Gerilimden arının: Bağışıklık sistemimizi zayıflatan kıymetli bir etkenlerden biri olduğu için gerilim düzeyinizi düşük tutun.
Uykuya dikkat: Bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasında nizamlı uyku son derece kıymetli bir role sahip. Yapılan çalışmalara göre; günde 6 saatten az uyuyan şahısların 7 saatten çok uyuyan bireylere nazaran soğuk algınlığına yakalanma riskleri yaklaşık 4 kat fazla oluyor.
Ortaklaşa kullanmayın: Virüs ve bakterilerin bulaşmalarını önlemek için bilhassa hasta bireylerle içecek, yiyecek ve mutfak eşyanızı paylaşmayın.
Sigarayı çabucak bırakın: Sigaranın ortasındaki hususlar ve dumanı hava yolundaki hami katmanda hasar oluşturuyor. Bunun kararında da virüs ve bakteriler bu hasarlı yerlerden bedenimize çarçabuk girebiliyor. Sigarayı bırakın, içilen ortamlardan uzak durun.
Çok katlı giyinin: Soğuk havalarda, kalın yahut epeyce katlı giyinmeye ihtimam gösterin. Tek katlı kalın bir kazağa nazaran, üst üste giyilmiş 2 gömlek soğuk havadan daha fazlaca koruyor. Bunun sebebi ise gömleklerin içinde bulunan havanın epey yeterli bir yalıtım sağlaması.
Aşılar
Mevsimsel grip aşısını ihmal etmeyin. 65 yaşın üzerindeyseniz kesinlikle mevsimsel grip aşısı, 5 yılda bir zatürre aşısı yaptırmalısınız. Covid-19 enfeksiyonundan korunmak için Sıhhat Bakanlığı’nın talimatlarına nazaran aşınızı da kesinlikle yaptırın.