'Didim’in değerlerini ranta kurban ettirmeyeceğiz'
Aralarında çevre dernekleri, eğitim ve turizm dernekleri ile farlı sivil toplum kuruluşlarının yer aldığı Didim Sivil Gelişim Platformu üyeleri, Manastır Koyu’nun imar planlarına dava açtı. Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanan imar planlarına yönelik açılan davayla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ülkemizin sahip olduğu doğal değerler, ne yazık ki son dönemlerde artan bir ivme ile sermayenin kar hırsı karşısında bir talan ile karşı karşıyadır. Özellikle kentsel topraklardan elde edilen rant gelirleri altında doğal kaynaklarımız, en önemli çevre sorunlarını yaşamaktadır. Gün geçmiyor ki ülkemizin değişik yöresinde halkın, bu doğa talanlarına karşı birliktelik oluşturduğu haberi gelmesin. Ülkenin pek çok alanında halkın yaşam alanlarını korumaya çalışmasına tanık oluyoruz. Kısıtlı imkanlarına rağmen durumun ciddiyetinin farkında olan kişiler, ellerinde ne varsa, sadece anayasanın kendisine verdiği yetki ile örgütlenerek doğasını, suyunu, toprağını koruma mücadelesi veriyor. Bugün İkizdere’de, Artvin’de, Kaz Dağları’nda, Kuzey Ormanları’nda, Aydın’da, Muğla’da ve daha pek çok yaşam alanında, halkın örgütlenerek yürüttüğü yaşam alanlarını koruma mücadelelerine tanık oluyoruz. Çoğu zaman halkın yargıya taşıdığı ilgili projelerin mahkemelerce iptal edildiğini görüyoruz. Halkın yaşam alanlarına sahip çıkma değeri, tarihe bıraktıkları bu mücadele örnekleri ile doludur. Halkın örgütlenmesinin değeri, ülkemiz doğal değerlerinin talan edilmemesi, yarınlara sağlıkla taşınmasının temelini oluşturmaktadır.” “DİDİM KISKACA ALINDI”Açıklamada, “Ülkemizin pek çok yerinde yaşanan bu ranta dayalı plan ve projeler ne yazık ki ilçemiz Didim’i de kıskacına almıştır. Özellikle tüm dünyanın ilgisini çeken eşsiz denizimiz, sahil alanlarımız, topraklarımız, sözde kamu yararı adına, gelişme adına planlama yoluyla, sermayenin hizmetine vahşice sunulmaktadır. Yürürlükteki plan kararıları hiçe sayılmakta, kentin gelişimi ortaya konulan ana kararlar göz ardı edilmektedir. Didim’in değerlerinin tek tek, parsel parsel satıldığını ve geriye kalanların da satılmak üzere adımlar atıldığını üzülerek gün be gün öğreniyoruz. Bu talanın en son örneği ilçemizin en değerli koylarından biri olan Manasır Koyu’nda yaşanmaktadır. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan ve koyun büyük bir bölümünü kapsayan alanda parsel bazında rant amaçlı imar planı kararı yürürlüğe konulmak istenmektedir. Bu plan kararları kabul edilemez. İlçemizin sahip olduğu kamusal kaynakların, doğal ve kültürel değerlerin sözde “planlama” aracılığıyla sermayenin kar hırsına karşı korumak amacıyla Didim halkı olarak karşı çıkıyor ve hakkımızı, kentimiz adına geri talep ediyoruz. Hakkımız olanı geri almak için de 6 Nisan 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3771 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararında belirtilen “Aydın ili, Didim ilçesi, Çamlık Mahallesi’nde yer alan; 875 ada 3 ve 4 parseller ile 1676 ada 47 parsele ilişkin olarak Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği; 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğinin iptali yönünde dava açtığımızı kamuoyu paylaşmak isteriz.” ifadelerine yer verildi.
ALINTIDIR
Aralarında çevre dernekleri, eğitim ve turizm dernekleri ile farlı sivil toplum kuruluşlarının yer aldığı Didim Sivil Gelişim Platformu üyeleri, Manastır Koyu’nun imar planlarına dava açtı. Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanan imar planlarına yönelik açılan davayla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ülkemizin sahip olduğu doğal değerler, ne yazık ki son dönemlerde artan bir ivme ile sermayenin kar hırsı karşısında bir talan ile karşı karşıyadır. Özellikle kentsel topraklardan elde edilen rant gelirleri altında doğal kaynaklarımız, en önemli çevre sorunlarını yaşamaktadır. Gün geçmiyor ki ülkemizin değişik yöresinde halkın, bu doğa talanlarına karşı birliktelik oluşturduğu haberi gelmesin. Ülkenin pek çok alanında halkın yaşam alanlarını korumaya çalışmasına tanık oluyoruz. Kısıtlı imkanlarına rağmen durumun ciddiyetinin farkında olan kişiler, ellerinde ne varsa, sadece anayasanın kendisine verdiği yetki ile örgütlenerek doğasını, suyunu, toprağını koruma mücadelesi veriyor. Bugün İkizdere’de, Artvin’de, Kaz Dağları’nda, Kuzey Ormanları’nda, Aydın’da, Muğla’da ve daha pek çok yaşam alanında, halkın örgütlenerek yürüttüğü yaşam alanlarını koruma mücadelelerine tanık oluyoruz. Çoğu zaman halkın yargıya taşıdığı ilgili projelerin mahkemelerce iptal edildiğini görüyoruz. Halkın yaşam alanlarına sahip çıkma değeri, tarihe bıraktıkları bu mücadele örnekleri ile doludur. Halkın örgütlenmesinin değeri, ülkemiz doğal değerlerinin talan edilmemesi, yarınlara sağlıkla taşınmasının temelini oluşturmaktadır.” “DİDİM KISKACA ALINDI”Açıklamada, “Ülkemizin pek çok yerinde yaşanan bu ranta dayalı plan ve projeler ne yazık ki ilçemiz Didim’i de kıskacına almıştır. Özellikle tüm dünyanın ilgisini çeken eşsiz denizimiz, sahil alanlarımız, topraklarımız, sözde kamu yararı adına, gelişme adına planlama yoluyla, sermayenin hizmetine vahşice sunulmaktadır. Yürürlükteki plan kararıları hiçe sayılmakta, kentin gelişimi ortaya konulan ana kararlar göz ardı edilmektedir. Didim’in değerlerinin tek tek, parsel parsel satıldığını ve geriye kalanların da satılmak üzere adımlar atıldığını üzülerek gün be gün öğreniyoruz. Bu talanın en son örneği ilçemizin en değerli koylarından biri olan Manasır Koyu’nda yaşanmaktadır. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan ve koyun büyük bir bölümünü kapsayan alanda parsel bazında rant amaçlı imar planı kararı yürürlüğe konulmak istenmektedir. Bu plan kararları kabul edilemez. İlçemizin sahip olduğu kamusal kaynakların, doğal ve kültürel değerlerin sözde “planlama” aracılığıyla sermayenin kar hırsına karşı korumak amacıyla Didim halkı olarak karşı çıkıyor ve hakkımızı, kentimiz adına geri talep ediyoruz. Hakkımız olanı geri almak için de 6 Nisan 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3771 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararında belirtilen “Aydın ili, Didim ilçesi, Çamlık Mahallesi’nde yer alan; 875 ada 3 ve 4 parseller ile 1676 ada 47 parsele ilişkin olarak Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği; 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğinin iptali yönünde dava açtığımızı kamuoyu paylaşmak isteriz.” ifadelerine yer verildi.
ALINTIDIR