Venole
Active member
Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, lenf bezlerinin çocukluk çağında ekseriyetle üst teneffüs yolu enfeksiyonu niçiniyle büyüdüğünü belirterek, “Ancak büyüyen bezeler sıradan ve süreksiz hastalıkların bulgusu olabildiği üzere, lösemi ve lenfoma üzere makus huylu ve süratle ilerleyen çocukluk çağı kanserine de işaret edebiliyor. Bu niçinle çocuklarda büyüyen lenf bezlerinde kesinlikle tabibe başvurulmalı” dedi.
TEMEL VAZİFESİ ENFEKSİYONLA SAVAŞMAK!
Bedenimizin bir hayli yerinde lenf bezleri bulunuyor. Çocuklarda lenfatik sistem 10 yaşına kadar gelişmenini sürdürüyor ve erişkinlere nazaran daha etkin çalışıyor. Lenf bezleri en sık baş-boyun bölgesinde olmak üzere ensede, kulak önü ve gerisinde, çene altında, koltuk altlarında, dirsekte, göğüs boşluğunda, karın ortasında, kasıklarda ve diz ardında yer alıyorlar. Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, lenf bezlerinde bol bol lenfosit denilen bağışıklık hücrelerinin yer aldığına işaret ederek, “Kemik iliğinde bulunan kök hücreler tarafınca üretilen bu lenfositler, bedene girmiş olan bakteri ile virüsleri, tümör hücrelerini ve yabancı hususları yakalayarak yok etmek, bir öteki deyişle bedenimizde oluşan enfeksiyon ve kansere karşı savaşmak üzere son derece değerli bir fonksiyona sahipler” diye konuştu.
LENF BEZLERİ niye ŞİŞER?
Lenf bezleri olağanda fazla büyük olmasa da kimi durumlarda bariz hale gelebiliyor. En sık üst teneffüs yolu enfeksiyonu olmak üzere bir fazlaca etken lenf bezlerinin büyümelerine yol açabiliyor. Prof. Dr. Aziz Polat, çocuklarda lenf bezi büyümesine sebep olan etkenleri şöyleki sıraladı:
– Bademcik, farenjit, nezle, grip, otit ve sinüzit üzere üst teneffüs yolu enfeksiyonları
– Diş ve dişeti iltihapları
– Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, 5. ve 6.hastalık üzere çocukluk çağı hastalıkları
– Bakteri ve virüslerın sebep olduğu kızıl, brusella, kedi tırmığı hastalığı, CMV (sitomegali virus), EBV (Ebstein Barr virus)
– İdrar yolu enfeksiyonları
– Lenf bezlerinin iltihabı
– Lösemi ve lenfoma üzere hematolojik kanserler
NE VAKİT TEHLİKELİ?
Aşağıda yer alan belirtiler lösemi ve lenfomanın habercisi olabiliyor. Bu yakınmalarda vakit kaybetmeden tabibe başvurmanız yaşamsal kıymet taşıyor.
– Enfeksiyon geçtikten daha sonra 6-8 hafta ortasında küçülmeyen bezeler
– Enfeksiyon bulgusu olmadan giderek büyüyen bezeler
– Ağrısız, lastik kıvamında yahut sert olup yapışık olan bezeler
– Köprücük kemiği üzerinde beliren bezeler
– Birkaç bezenin birleşerek büyümüş olmaları
– Göğüs boşluğunda yahut karın ortasında olan büyümüş bezeler
– Bezelere ateş, kilo kaybı, gece terlemesi, iştahsızlık üzere semptomların eşlik etmesi
TEDAVİ BAHTI YÜZDE 90’LARA YÜKSELİYOR
Lösemi ve lenfoma çocuklarda en sık görülen kanser cinslerini oluşturuyor. O denli ki ülkemizde her yıl yaklaşık 3 bin 500 çocuğa kanser tanısı konuyor. Bu çocukların yüzde 30-35’ini lösemi, yüzde 20’sini de lenfoma hastaları oluşturuyor. Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, lösemi ve lenfomada erken teşhisin son derece kıymetli olduğuna dikkat çekerek, “Bu kanserler ne kadar erken teşhis edilirse tedavi talihi da o kadar yüksek oluyor. Bilhassa son senelerda çıkan yeni ilaçlarla tedavide kıymetli gelişmeler sağlanıyor. Örneğin yan tesirleri daha az olan ve maksada yönelik olup kanserli hücreleri yok eden ilaçlar kullanılıyor. Tıp dünyasında atılan bu tıp kıymetli adımlar yardımıyla tedavi bahtı hastalığın tipi ve yaygınlığına bakılırsa yüzde 80-90’lara kadar yükselebiliyor” açıklamasında bulundu.
TEMEL VAZİFESİ ENFEKSİYONLA SAVAŞMAK!
Bedenimizin bir hayli yerinde lenf bezleri bulunuyor. Çocuklarda lenfatik sistem 10 yaşına kadar gelişmenini sürdürüyor ve erişkinlere nazaran daha etkin çalışıyor. Lenf bezleri en sık baş-boyun bölgesinde olmak üzere ensede, kulak önü ve gerisinde, çene altında, koltuk altlarında, dirsekte, göğüs boşluğunda, karın ortasında, kasıklarda ve diz ardında yer alıyorlar. Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, lenf bezlerinde bol bol lenfosit denilen bağışıklık hücrelerinin yer aldığına işaret ederek, “Kemik iliğinde bulunan kök hücreler tarafınca üretilen bu lenfositler, bedene girmiş olan bakteri ile virüsleri, tümör hücrelerini ve yabancı hususları yakalayarak yok etmek, bir öteki deyişle bedenimizde oluşan enfeksiyon ve kansere karşı savaşmak üzere son derece değerli bir fonksiyona sahipler” diye konuştu.
LENF BEZLERİ niye ŞİŞER?
Lenf bezleri olağanda fazla büyük olmasa da kimi durumlarda bariz hale gelebiliyor. En sık üst teneffüs yolu enfeksiyonu olmak üzere bir fazlaca etken lenf bezlerinin büyümelerine yol açabiliyor. Prof. Dr. Aziz Polat, çocuklarda lenf bezi büyümesine sebep olan etkenleri şöyleki sıraladı:
– Bademcik, farenjit, nezle, grip, otit ve sinüzit üzere üst teneffüs yolu enfeksiyonları
– Diş ve dişeti iltihapları
– Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, 5. ve 6.hastalık üzere çocukluk çağı hastalıkları
– Bakteri ve virüslerın sebep olduğu kızıl, brusella, kedi tırmığı hastalığı, CMV (sitomegali virus), EBV (Ebstein Barr virus)
– İdrar yolu enfeksiyonları
– Lenf bezlerinin iltihabı
– Lösemi ve lenfoma üzere hematolojik kanserler
NE VAKİT TEHLİKELİ?
Aşağıda yer alan belirtiler lösemi ve lenfomanın habercisi olabiliyor. Bu yakınmalarda vakit kaybetmeden tabibe başvurmanız yaşamsal kıymet taşıyor.
– Enfeksiyon geçtikten daha sonra 6-8 hafta ortasında küçülmeyen bezeler
– Enfeksiyon bulgusu olmadan giderek büyüyen bezeler
– Ağrısız, lastik kıvamında yahut sert olup yapışık olan bezeler
– Köprücük kemiği üzerinde beliren bezeler
– Birkaç bezenin birleşerek büyümüş olmaları
– Göğüs boşluğunda yahut karın ortasında olan büyümüş bezeler
– Bezelere ateş, kilo kaybı, gece terlemesi, iştahsızlık üzere semptomların eşlik etmesi
TEDAVİ BAHTI YÜZDE 90’LARA YÜKSELİYOR
Lösemi ve lenfoma çocuklarda en sık görülen kanser cinslerini oluşturuyor. O denli ki ülkemizde her yıl yaklaşık 3 bin 500 çocuğa kanser tanısı konuyor. Bu çocukların yüzde 30-35’ini lösemi, yüzde 20’sini de lenfoma hastaları oluşturuyor. Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, lösemi ve lenfomada erken teşhisin son derece kıymetli olduğuna dikkat çekerek, “Bu kanserler ne kadar erken teşhis edilirse tedavi talihi da o kadar yüksek oluyor. Bilhassa son senelerda çıkan yeni ilaçlarla tedavide kıymetli gelişmeler sağlanıyor. Örneğin yan tesirleri daha az olan ve maksada yönelik olup kanserli hücreleri yok eden ilaçlar kullanılıyor. Tıp dünyasında atılan bu tıp kıymetli adımlar yardımıyla tedavi bahtı hastalığın tipi ve yaygınlığına bakılırsa yüzde 80-90’lara kadar yükselebiliyor” açıklamasında bulundu.