Venole
Active member
Ani kalp durmasına yol açan en görülen niye, koroner arter hastalığı dediğimiz kalp damarlarındaki tıkanmalardan olan kalp krizleridir. Başka niçinler ise kalp kasının bozuklukları niçiniyle oluşan önemli aritmilerdir.
Daha az niçinler olarak doğumsal kalp damarlarındaki anomaliler, miyokardit (kalp kası iltihabı), Brugada sendromu (bir çeşit elektriki kalp problemi), uzun QT sendromları (doğumsal ya da ilaçlara bağlı olabilir), akciğere pıhtı atması sayılabilir.
Ani kalp durmasının belirtileri var mıdır?
Bilhassa önemli ritim bozuklukları evvelde hiçbir belirti vermeden birdenbire gelişebilir. Kalp damarlarında tıkanmadan kaynaklanıyorsa yahut kardiyomiyopati dediğimiz kalp kası işlev bozukluğu var ise göğüs ağrıları, nefes darlığı, çarpıntı hissi, bayılacak üzere olma yahut bayılma üzere şikayetler bize önemli bir durum olabileceğini gösteren belirteçlerdir.
Genetik olarak geçişi var mı?
Natürel ki ailesinde erken yaşta ani mevt gelişenlerde genetik bir yatkınlık olabileceği düşünülmelidir ve bu bireylere evvelde kardiyak muayene olunarak, tetkikler yaptırarak bu biçimde olumsuz bir durumdan kendilerini müdafaaları önerilir.
Ömür şekli ani mevte yol açabilir mi?
Bilhassa hareketsiz bir hayat üslubu ani mevt için riskli diyebiliriz. Hareketsizlik obeziteye yol açabilir, kan yağlarımızı yükseltebilir ve bu niçinle kalp damarlarımızda tıkanıklıklara yol açabilir.
Durağan hayat stili bacak toplar damarlarında pıhtı gelişmesine niye olarak akciğere pıhtı atmasına yol açabilir. Bilhassa pıhtılaşmaya eğilimi olan şahıslar bu durum için daha da risklidir.
“Pıhtılaşmaya eğilim kimlerde vardır?” diyecek olursak kimi pıhtılaşma bozukluğu yaratan genetik hastalıkları olanlar, obez olanlar, sigara içenler, fazlaca hareketsiz kalanlar, hamileler, Kovid-19 geçirenleri söyleyebiliriz.
Ani kalp durması yaşamamak için neler yapabiliriz?
1-Genetik yatkınlığımız var ise, ailede erken yaşta ölenler mevcutsa kesinlikle kardiyak muayeniçin geçmemiz ve aşikâr aralıklarla denetimlerimizi aksatmamamız gerekir.
2-Sigarayı bırakmalıyız.
3-Yeme, içme alışkanlığımıza dikkat ederek çok yağlı (özellikle katı yağlar) ve karbonhidratlı beslenmeden kaçınarak kilo almamaya dikkat etmeli ve sistemli olarak haftada en az 4-5 gün süratli yürüyüş üzere antrenmanlar yapmalıyız.
4-Özellikle yaz aylarında terlemeyle su ve elektrolit kayıpları olup kardiyak aritmiler tetiklenebilir. Bu niçinle elektrolit istikrarımızı sağlamak için her gün 20-50 gram badem yahut ceviz üzere kuru yemiş yememiz yeterli olabilir. Yaz aylarında 2,5-3 litre üzere günlük su gereksinimimiz olduğu unutulmamalı.
5-Tansiyonumuz yüksekse kesinlikle denetim altına almalıyız. Tansiyon yüksekliği denetimsiz bırakılırsa sinsice kalp yetersizliği yapabilir, kalp damarlarının sertleşmesine tıkanıklıklara yol açabilir. Bu niçinle tuz kısıtlaması yapmamız tansiyonumuzun denetimi için değerlidir.
6-Şeker hastalığımız var ise takipsiz bırakmamalıyız, kan şekerimizi yeterli denetim ederek kalp damar sıhhatimizi muhafazada büyük yol kat etmiş oluruz.
7-Özellikle erkeklerde 40, bayanlarda 45 yaşın üzerine geldiysek yıllık olarak kardiyak muayeniçin geçmemiz mevcut durumumuzu anlamamız ve gerekli önlemleri almamız için düzgün olacaktır.
Daha az niçinler olarak doğumsal kalp damarlarındaki anomaliler, miyokardit (kalp kası iltihabı), Brugada sendromu (bir çeşit elektriki kalp problemi), uzun QT sendromları (doğumsal ya da ilaçlara bağlı olabilir), akciğere pıhtı atması sayılabilir.
Ani kalp durmasının belirtileri var mıdır?
Bilhassa önemli ritim bozuklukları evvelde hiçbir belirti vermeden birdenbire gelişebilir. Kalp damarlarında tıkanmadan kaynaklanıyorsa yahut kardiyomiyopati dediğimiz kalp kası işlev bozukluğu var ise göğüs ağrıları, nefes darlığı, çarpıntı hissi, bayılacak üzere olma yahut bayılma üzere şikayetler bize önemli bir durum olabileceğini gösteren belirteçlerdir.
Genetik olarak geçişi var mı?
Natürel ki ailesinde erken yaşta ani mevt gelişenlerde genetik bir yatkınlık olabileceği düşünülmelidir ve bu bireylere evvelde kardiyak muayene olunarak, tetkikler yaptırarak bu biçimde olumsuz bir durumdan kendilerini müdafaaları önerilir.
Ömür şekli ani mevte yol açabilir mi?
Bilhassa hareketsiz bir hayat üslubu ani mevt için riskli diyebiliriz. Hareketsizlik obeziteye yol açabilir, kan yağlarımızı yükseltebilir ve bu niçinle kalp damarlarımızda tıkanıklıklara yol açabilir.
Durağan hayat stili bacak toplar damarlarında pıhtı gelişmesine niye olarak akciğere pıhtı atmasına yol açabilir. Bilhassa pıhtılaşmaya eğilimi olan şahıslar bu durum için daha da risklidir.
“Pıhtılaşmaya eğilim kimlerde vardır?” diyecek olursak kimi pıhtılaşma bozukluğu yaratan genetik hastalıkları olanlar, obez olanlar, sigara içenler, fazlaca hareketsiz kalanlar, hamileler, Kovid-19 geçirenleri söyleyebiliriz.
Ani kalp durması yaşamamak için neler yapabiliriz?
1-Genetik yatkınlığımız var ise, ailede erken yaşta ölenler mevcutsa kesinlikle kardiyak muayeniçin geçmemiz ve aşikâr aralıklarla denetimlerimizi aksatmamamız gerekir.
2-Sigarayı bırakmalıyız.
3-Yeme, içme alışkanlığımıza dikkat ederek çok yağlı (özellikle katı yağlar) ve karbonhidratlı beslenmeden kaçınarak kilo almamaya dikkat etmeli ve sistemli olarak haftada en az 4-5 gün süratli yürüyüş üzere antrenmanlar yapmalıyız.
4-Özellikle yaz aylarında terlemeyle su ve elektrolit kayıpları olup kardiyak aritmiler tetiklenebilir. Bu niçinle elektrolit istikrarımızı sağlamak için her gün 20-50 gram badem yahut ceviz üzere kuru yemiş yememiz yeterli olabilir. Yaz aylarında 2,5-3 litre üzere günlük su gereksinimimiz olduğu unutulmamalı.
5-Tansiyonumuz yüksekse kesinlikle denetim altına almalıyız. Tansiyon yüksekliği denetimsiz bırakılırsa sinsice kalp yetersizliği yapabilir, kalp damarlarının sertleşmesine tıkanıklıklara yol açabilir. Bu niçinle tuz kısıtlaması yapmamız tansiyonumuzun denetimi için değerlidir.
6-Şeker hastalığımız var ise takipsiz bırakmamalıyız, kan şekerimizi yeterli denetim ederek kalp damar sıhhatimizi muhafazada büyük yol kat etmiş oluruz.
7-Özellikle erkeklerde 40, bayanlarda 45 yaşın üzerine geldiysek yıllık olarak kardiyak muayeniçin geçmemiz mevcut durumumuzu anlamamız ve gerekli önlemleri almamız için düzgün olacaktır.